Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

25 Ekim '16

 
Kategori
Söyleşi
 

"Kooperatifçiliğe adanmış bir ömür : Prof. Dr. Ayhan Çıkın”- I

"Kooperatifçiliğe adanmış bir ömür : Prof. Dr. Ayhan Çıkın”- I
 

“İyi bir kooperatifçi lider, yerellikten kopmadan bölgeselliği, bölgesellikten kopmadan ulusallığı, ulusallıktan kopmadan küreselliği kucaklayabilmelidir.”


HASATTÜRK SORDU, PROF. ÇIKIN YANITLADI

1-Hocam, hayat öykünüzden bahsedebilir misiniz?

1 Ocak 1946, Cazkırlar Köyü, Yatağan / Muğla’da doğdum. İlkokulu köyümde, liseyi Muğla ve Aydında, lisans eğitimimi E.Ü. Ziraat  Fakültesinde (1967) tamamladım. Lisans tezim dahil tüm akademik yükselme tezlerimin konusu “Tarımsal Kooperatifçilik” üzerinedir.  1974 bilim doktoru, 1980 üniversite doçenti ve 1988’de profesör oldum. E.Ü.Z.F. Tarım Ekonomisi Bölümü kurucularından,  CBÜ. Alaşehir MYO  Kooperatifçilik Programının kurucusuyum. 1976’dan 1999’a kadar Tarım Ekonomisi Bölümü Kooperatifçilik Bilim Dalı başkanlığını yürüttüm. 1999’da sağlık nedeniyle üniversiteden ayrıldım. 2007’de Muğla Üniversitesinde görev aldım. 2013’de oradan emekli oldum. Mesleki alanda 18’i kitap, geri kalanı makale olmak üzere 150’den fazla yayınım, bir o kadar da ulusal ve uluslararası bilimsel toplantılara  bildirili olarak katılmışlığım var.( Daha fazla bilgi için bkz : http://www.biyografya.com/biyografi/3114)

2- Neden bu mesleği seçtiniz?

Aslında  Ziraat fakültesi'ni çabuk ve yüksek burs verdiği için seçtim. Batı Toroslar’ın küçük bir dağ köyüne yerleşmiş yörüklerden 5 çocuklu  küçük bir çiftçi ailesinin dar imkanlarıyla okudum. 5 yıllık Ziraat Fakültesi eğitimini sürdürürken ülkenin sosyo-ekonomik sorunlarıyla kendimi haşır neşir buldum. Özellikle tarım mühendislerinin ülkenin ekonomi politikaları hakkında yetersiz kaldığını gözlemledim. Ayrıca Türkiye’de tarımın nasıl insafsızca sömürüldüğünü fark ettim. Özellikle “yerel kaynakları  bütünleşik bir yapı içinde (tarım+sanayi+ ticaret+hizmetler) uygulamayı hedefleyen 1930’lu yılların ekonomi politikaları”ndan sapılarak kurgulanmakta olan finans kapitalin kucağına nasıl itildiğini yaşayarak tanıklık ettim. Fakülteden mezuniyet alanım teknik bir alan olmasına karşın akademik yaşantımın ekonomi ile ilgili olması gerektiğini düşündüm. Henüz yeni kurulmuş tarım ekonomisi ile ilgili birime başvurdum. Akademik çalışma olarak “Tarımsal Kooperatifçilik” alanını seçtim.

3- Meslek hayatınızdaki dönem noktaları nelerdir?

Lisans eğitimimi teknik (Tarla Bitkileri) alanda yapmama karşın lisans bitirme tezimi “Tarım Ekonomisi” hocasından (Prof. Dr. Ali Aras) aldım. Konusu ise “Manisa Merkez İlçesindeki tarım kredi kooperatifleri” idi. İl kez sahadan  tarım kredi kooperatifleri (TKK) ile ilgili çeşitli bilgileri toplayıp analiz etmiştim. Doktora tezi olarak İzmir ilinden 82 kooperatif ve onların ortakları ile olan ilişkilerini araştırdım. Tez çalışmaları sürerken, bölümde “Çiftçilerin Etkin Örgütlenmesi” konulu bir seminer sundum. Hocam tarafından şiddetle eleştirilerek istifaya davet edildim. Fakat bir yıl sonra aynı konunun MPM’nin düzenlediği bir etkinliğe[1] bizzat bölüm başkanı tarafından sunmak üzere görevlendirildim. Doktoramla ilgili çalışmalarımı sürdürürken Bergama’nın bir köyünden, TZOB’nin 1973, İzmir’deki genel kurulundan , kooperatifçilikten bahsettiğim için kovuldum. Fakültedeki odamı birlikte paylaştığım ABD’li  Prof.S. Russell beni teselli etti : “Üzülme Mr. ÇIKIN, 100 yıl kadar önce biz de benzer sorunları yaşadık. Sizin çiftçiler henüz piyasanın tokadını yememişler. Önemli olan piyasanın tokadını yedikleri zaman onlara gerekli bilgi ve kurumlaşmayı  sağlayabilecek  kadroları yetiştirmektir.”

1974’de doktoramı tamamladım. Tarım Ekonomisi Bölümü kuruluş hazırlıkları başladı. Bölüm lisans ve lisansüstü eğitim dersleri içine uygun ağırlıkta kooperatifçilik derslerini yerleştirdik. Lisans eğitimi programı içine ‘Genel Kooperatifçilik, Tarımsal Kooperatifçilik, Tarımsal Kooperatif İşletmeciliği’; Lisansüstü eğitim  programı içine ‘Özel Tarımsal Kooperatifçilik, Tarımda Kurumsal Yapı ve Örgütlenme, Tarımsal Kooperatifçilik Yayımı’ derslerini koyduk.

1980’de doçentliğimi verdim. Doçentlik tezimin ana temasını  “Kooperatifleşmenin Tarım İşletmelerine Ekonomik  Etkisi” olarak  belirledim.  1982’de “2. Türkiye İktisat Kongresi” ve “2.Türkiye Tarım Kongresi” etkinliklerinde düşüncelerimi Kongre’de paylaştım.  İlginçtir, bildirilerim İktisat Kongresi’nin hem  “Tarım” ve hem de “Sanayi” raporlarında yayınlanmasına karşılık Kongre’ye davet edilmedim.

1988’de profesör oldum. Profesörlük tezimin ana teması “Mandıra işleten bir kooperatifi” ve ortaklarıyla ilişkileri incelemek oldu. 1989’da, bugün Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ)  bünyesinde bulunan Alaşehir MYO Kooperatifçilik programının kuruluş hazırlıklarını yaptım.

1990’da Türkiye Milli kooperatifler Birliği tarafından gerçekleştirilen“ I. Türkiye Kooperatifçilik Kurultayı” çalışmalarına katıldım. Bu arada 3’ü doktora, 8’i uzmanlık, diğerleri lisans bitirme tezi olmak üzere 40 civarında kooperatifçilikle ilgili tez yönettim. 2002’de  TMKB’nin  “Kooperatifçilik iletişim ödülü”, 2016’da Hasattürk Gazetesinin “Kooperatifçilik üstün hizmet ödülü” tarafıma verildi.

Sağlık sorunu nedeniyle 1995-2005 arasında çalışmalarımı ara vermek zorunda kaldım.

4-"İyi bir kooperatifçi"nin tanımı nedir?

İyi bir kooperatifçi lider, önder bir kişiliğe sahip olmalıdır. Öyle bir önder, öyle bir lider ki, yerellikten kopmadan bölgeselliği, bölgesellikten kopmadan ulusallığı, ulusallıktan kopmadan küreselliği kucaklayabilmelidir. İyi bir kooperatifçinin özellikleri şu başlıklar altında toplanabilir :

- Kooperatifçi bir kişi yerel ortamda düşüncelerini rahatça söyleyebilmelidir;

-Kooperatifçi devrimci olmalıdır, devrimciliğini her zaman savunabilmelidir;

-Kooperatifçi tutumuyla, sazıyla, sözüyle, misafirperverliği ile kültürel faaliyetleriyle  devrimciliğin öğretmenliğini yapmalıdır;

-Kooperatif önderi, kendisine yönelebilecek tepkileri önceden tahmin edebilmeli  ve bunları  ustalıkla göğüsleyebilmelidir;

- Kooperatif lideri, köyünü, yöresini sosyal, kültürel yönden geliştirebilmeli, demokrasi açısından bölgesinde siyasallaşmaya katkıda bulunabilmelidir;

- Kooperatife ve kendisine yönelen tepkileri hoşgörüyle karşılayabilmeli ve yatıştırabilmelidir;

- Köyünü, yöresini aşan sosyal, kültürel ve ekonomik sorunları çözüm ararken kamu ve özel kesimlerden yararlanabilmeyi becerebilmelidir;

-Yerel kooperatif lideri, liderlik ve kooperatifçi özelliklerini yerel sınırların ötesine taşıyabilmelidir…

- Vb..

5-Mesleğinizin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Özetle, “insanlığın geleceği kooperatiflerle kaim olacaktır” diyorum. Çünkü : yüzyıllardır süren en yüksek kara göre planlanmış işletmecilik sonucunda oluşması beklenen makro ekonomik denge gerçekleşememiştir. Ekonomide piyasa fiyatları üzerinden gerçekleşen  fonksiyonel bölüşüm sonucunda nüfusun neredeyse 4/5’ininden fazlası olan emeğin payı sürekli küçülmüştür. Ayrıca klasik ekonominin temel kuralı olan “tüketilmeyen mal üretilmez”  ilkesinin çağdaş ekonomideki karşılığı “harcanamayan geliri yaratan üretim alanları da ekonomik faaliyetten çekilmek zorundadırlar”.  İşte ekonomide harcanamayan sermaye gelirleri (rant+ faiz  + kar) banka stoklarında birikti. Özellikle 1970’lerden sonra “finans kapital” olarak yeni bir mal gibi pazarlanmaya çalışılan bu “para meta”lar,  banka stoklarını o kadar doldurdu ki, miktarını tahmin etmek çok zor. Tahminlere göre  mevcut yıllık küresel üretimi 5-10 kez katladığını ileri sürenler var. Bunun anlamı, kredi mekanizmaları kolaylaştırılarak piyasaya bol miktarda  “metalaşmış para” girecek ve fiyatlar sürekli artarken, emekçilerin bir taraftan gelirleri azalacak, diğer yandan da borçları sürekli artacaktır. Ayrıca ekonominin işleyebilmesi için her insanın en azından kendi gereksinimini karşılayabilecek geliri sağlayabilecek mal ve hizmet üretmesi gereklidir. İşte bu noktada “kar arayan işletmeler”den çok , “insanların ihtiyaçlarına göre faaliyetlerini organize edecek işletmelere” ihtiyaç duyacaktır ekonomi…. Bu işletmelerin adı da 1844’lerden beri şu veya bu şekilde varlığını sürdüregelen “kooperatif işletmeler”den başkası değildir.  Nitekim 2008 krizinden bu yana kooperatif kavramı, sosyoloji ve ekonomi literatüründe  en çok  tartışılan kavramlardan biri olmuştur.

 

(Devam edecek)



[1]   A. ÇIKIN, “Türkiye tarımı için daha etkin bir örgütlenme modeli”, MPM :Türkiye Tarımında Gelişmeler ve Kaynakları, 23-25 Aralık 1975, Adana

 
Toplam blog
: 174
: 482
Kayıt tarihi
: 29.01.07
 
 

Şair ve bilim insanı (Tarım Ekonomisi). 1 Ocak 1946, Muğla doğumlu. 1968'de asistan olarak girdiğ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara