- Kategori
- Güncel
'Vur kır parçala... Bu maçı kazan'

orjinalsin:-)
Fanatikler zorlu müsabakalarda şöyle bağırırlar: ‘Vur kır parçala bu maçı kazan’ Unutmayın bu sözü.
Bir iş adamı Gezi parkında elinde bir pankartla gezdi: ‘Ne sağcıyım ne solcu çapulcuyum çapulcu.’
Bir tepkiyi dile getirdi.
Sn Başbakan ilk mitinginde pankartta yazanları aynen tekrar ederek, o iş adamını azarladı ve şunları ekledi. ‘Sakın onları ihya etmeyin!’ Meali şu: O iş adamının perakende satış mağazalarından alışveriş yapmayın…
Kanuni Sultan Süleyman dönemini anlatan bir dizi filmle ilgili de ‘seyretmeyin’ buyurmuşlardı…
Hepinizin bildiği bir bisküvi markası var.
Komedi türündeki bir reklamında, padişahın yemekleri kontrol eden uşağı yemeğin tadına bakıyor ve zehirlenerek aniden düşüyor. Padişah da kahkahalar atarak bisküvi yemeye başlıyor.
Sn başbakana izletmemişler sanıyorum. Üstelik Sn Başbakan bu markanın bir dönem dağıtım ortaklığını da yapmıştı.
Bu bisküvi markası sadece bisküvide değil birçok gıda türünde Türkiye devi olmuş durumda. Muhafazakâr patronlarıyla tanınıyor ve mevcut iktidarı desteklediği biliniyor.
Yahu bunlar neden hiçbir reklamında türbanlı, çember sakallı figürler kullanmıyorlar? Her reklamlarında güzel kızlar, yakışıklı çocuklar, espriler gırla… Reklamlarındaki figürlerin giyim tarzları hiçbir şekilde misyonunu taşıdıkları hayat tarzına benzemiyor. Yani paralarımız alırken harikalar, yaşam tarzımıza karşı ise yasakçılar. Biz de o bisküviyi yemesek mi acaba? Onları ihya etmesek mi acaba?
Aynı iki yüzlülük başka ürünlerde de var. Örneğin bir mobilya markası, hatta bir holding bünyesinde birkaç mobilya markasını birden içinde barındırıyor. Hepsi muhafazakârlar, cemaatçiler. Gelin bir de reklamlarını izleyin… Zannedersiniz ki bütün figürler gezi parkından çıkmış… Ayıp be size… Bunun adı takiyye değil mi? Bu ürünleri evlerimize sokmasak mı acaba?
Sn başbakan Ak tolgalı beylerbeyi olmuş kükrüyor: ‘Gençler, çevreciler siz Gezi parkını boşaltın ve bizi illegal örgütlerle baş başa bırakın, biz de gereğini yapalım’ diyor. Sonra ABD’ye sesleniyor ve Gezi parkı eylemlerinde, geçtiğimiz aylarda ABD elçiliğine saldıran örgütün de olduğunu ima ediyor.
Sn başbakanım siz değil misiniz Kandil’e, İmralı’ya elçi gönderip barış sürecini başlatan. PKK ile barışıyorsunuz da PKK’nın binde birini bile yapmamış olan başka örgütlerle neden barışmıyorsunuz? Madem barışacağız bence herkesle barışmalıyız. Yani sadece ABD için iyi olanlarla barışıp antiemperyalist olanlarla barışmazsak bize gülmezler mi?
Sn başbakanım hani bu mayıs Gazze’ye gidecektiniz ne oldu? Gazze yerine Gaz mı sadece? Yoksa büyük birader izin vermedi mi?
Gezi parkı olaylarında geçtiğimiz günlerde bir milletvekili polise kimliğini gösteriyor, vurma diyor. Polisin umurunda değil, pata küte devam. Polis, milletvekilinin burnunu kırılıyor. Sonuç? Koca bir hiç. Hatırlıyor musunuz bir BDP milletvekili emniyet amirini tokatlamıştı, ne oldu? Hiç bir şey olmadı…
Kameraların önünde bir gösterici polis tarafından vurulup ölüyor. Vuran polisin kim olduğu belli ve tutuklanmıyor bile.
Yandaş dershanelere verilen ÖSYM sorularıyla gelecekleri ellerinden alınan gençlik.
Polis örgütünün sadece bir tek görüşün insanlarından oluşması.
Suriye’de Müslümanı Müslümana kırdırmanız. Birbirini vahşice öldüren cahillerin ellerine silah tutuşturmanız. Taliban’ın, El-Kaide’nin Türkiye’de yuvalanmasına ön ayak olmanız.
Edep yahu. Millet bu çifte standartlardan dolayı ayaklanıyor görmüyor musunuz?
Yazının başında bahsettiğim o fanatik tezahüratı, bu gün mitinglerinde kim söylüyor sizce?
Biz bunlara bir daha oy vermesek mi acaba?
Akil yaraya tuz: http://www.youtube.com/watch?v=2zQEeDliNx0