- Kategori
- Doğal Hayat / Çevre
0.51gram Ekmek

sıfır İSRAF
Hızını arttıran traktörden patoza uzanan siyah kayışın dönmesi ile sanki uyuyan bir dev uyanır. Koca patoz, lastik tekerleri üzerinde sallanırken dişliler, çarklar, kayışlar arasından çıkan toz ve saman parçaları kilometrelerce uzaktan duyulabilen ve görülebilen harman yerini sarar.
Temmuz ayının sıcaklarında ekilen, biçilen, taşınan buğdayın en zorlu ara durağıdır harman zamanı. İlk buğday destesinin patozun ağzından içine girip samanın bir tarafa savrulması, buğday tanelerinin tıkır tıkır çuvala dökülürken avuca alınması ne büyük keyiftir. Buğday yığını bitinceye kadar açıkta kalan ağız, burun, kulak ve eller saman tozu, buğday tarlasının toprağı ile renk değiştirir. Bir yılın emeği ambara girmeyince rahat edemezsiniz.
TMO’nin Ekmek İsrafını Önleme Kampanyası başlattığından bu yana “buğday ve ekmek” üzerine literatürü tarıyorum.
Neden kalorileri birbirine yakın olmasına rağmen mısır, pirinç içerisinde buğday en önemlisi idi? Neden diğer hububatların tanrısı yoktu? Neden açlık denince akla buğday geliyordu?Ekmek ilk nerede ve nasıl yapılmıştı? Nüfus ve gıda arasındaki ilişki ne idi? Buğday nasıl un haline geldi? İlk ekmek mayasını kim buldu? İlk fırını kim buldu? Mısırlılar neden ölüleri ile ekmeği birlikte gömüyorlardı? İlk değirmen ne zaman yapıldı? Ekmek, neden karne ile satıldı? Ekmek ununa ilk kimyasallar ne zaman katıldı? Neden beyaz ekmeği zenginler yerken, kara ekmek denen iyi işlenmemiş ham undan yapılan ekmeği de fakirler yemek zorunda kaldı? Ekmeği para yerine ilk kim kullandı? İlk beyaz ekmek ne zaman yapıldı? Ekmek üretimi sanayi haline ne zaman geldi? Ekmek neden alın teri simgesidir? Neden ekmek, içeriği, şekil ve tekniği değişikliğe uğrasa da, dünyanın her yerinde bilinmekte, üretilmekte ve tüketilmektedir?
Neden tam buğday unundan yapılan ekmeğin vitamin ve mineral içeriği, beyaz undan yapılan ekmeğe göre daha yüksektir?
Neden Türkiye'de ABD ve AB'ye (40-50 kg./yıl) kıyasla kişi başına 3-4 kat daha fazla ekmek tüketiliyor?
Neden kültür ve inancı ekmeği kutsal, mübarek bir emanet, nimet; alın terinin, paylaşmanın, bereketin sembolü sayan Anadolu insanı günde bin 500 ton, yılda 550 bin ton ekmek (ekonomik değerinin yıllık 1,5 milyar lira) israf ediyor?
Ekmek sadece un değildir. Tohum, gübre, mazot, odun, su, elektrik, maya, nakliye, ambalaj ve emektir. Sadece su için yapılan bir araştırmaya göre; 1 kilo ekmek için 1.6 litre su kullanılıyor. İsraf edilen 6 milyon ekmek için 880 milyar litre su da boşa harcanmış oluyor.
Dünyada yaşanan ekonomik krizlerin, açlıkların, yoksullukların, göçlerin, bebek ölümlerinin, çöküşlerin, adaletsizlilerin, savaş ve çatışmaların altında; bu hırs, tamah, açgözlülük, savurganlık ve israf vardır.
İyi beslenebilirsek, zenginleşmeye gerek kalmayacak. Milletçe bir öz eleştiri yapmak durumundayız, ekmeği alırken, ekmeği bölerken, ekmeği sofrada, masada öylece bırakırken artık bir değil, bin defa düşünmek zorundayız.
Zira, refahla yoksulluk arasında sadece - tanesi sadece 0.51 gram olan - buğdayın yetiştiği 30cm. toprak vardır.
İleri bir demokrasi, Büyük bir ekonomi, Güçlü bir toplum, Yaşanabilir bir çevre, Lider bir ülke için: her doğal kaynak için “Sıfır İsraf” politikalarını hayata geçirmeliyiz.