1 Mayıs'a dikkat

Obama, Türkiye'ye geldi. Ona "Sana ne be kardeşim" diyebileceğimiz istekleri de peşinde getirdi. Tabi ki bunlar bildiğimiz isteklerdi. Ancak, kapalı mekânlarda neler konuşuldu ve Türkiye'den neler istendi bunu bilmiyoruz. Hepimizin bildiği Heybeliada ruhban okulu açılsın ve Ermeni sınır kapıları açılsın.

Obama, hangi lobilerden komut aldı da Türkiye'ye geldi isteklerinden belli oluyor. Bizim bu istekleri reddetmemiz mümkün değildir. Sağa kıvıracağız, sola kıvıracağız ama sonunda bu istekleri yerine getireceğiz. Aynen IMF'ye yaptığımız gibi önce nazlanacağız sonra da her dediğine boyun eğeceğiz.

Yalnız, Obama'nın bu istekleri gerçek isteklerini perdelemek için yapılmış tâli isteklerdir. Asıl istekleri Afganistan, Irak, İran ve Irak'ta kurulmuş bulunan Kürt devleti hakkındadır. Türkiye'de bulunan Kürtlere ise "Azınlık" demesi bence Obama'nın ve tabi ki ABD'nin gerçek yüzünü de ortaya koymuştur.

Obama'nın yani ABD'nin ve ABD'deki lobilerin isteklerinin şunlar olduğunu tahmin ediyorum:

1-Heybeliada ruhban okulunu açın. Fakat, bunun yönetimini tamamen Patrikhaneye ya da Yunanistan'a bırakın.

2-Ermenistan sınır kapısını ya da kapılarını açın. Buna karşılık Ermenistan'dan her hangi bir talepde bulunmayın.

3-Irak'tan ABD güçleri ve silahları geri çekilirken Türkiye topraklarını kullansın.

4-İran'a karşı ABD artık aktif düşman gözükmeyecektir. Bunun yerine Türkiye ABD adına taşeronluk yapsın.

5-Irak'ta Kürdistan devletine artık Türkiye alışsın. Bu Kürt devletini Türkiye tanısın. Buna karşılık Irak da eli silahlı PKK'lıları silahsızlandırsın ve Irak Kürt devletinin fertleri olarak içine alsın.

6-Türkiye'de yaşayan ve ABD'ye göre "azınlık" olan fakat Lozan Antlaşması'nda asla azınlık olarak gözükmeyen Kürt kökenli Türk vatandaşları, Türkiye tarafından da azınlık olarak görülsün ve Türkiye'de mi Irak Kürt devletinde mi yaşayacaklarına referandum ile karar verilsin.

7-Türkiye'nin güneydoğusunda yaşayan Kürt asıllı Türk vatandaşlarının yaşadıkları toprakların hangi devlet sınırları içinde olacağına da yöre halkının referandum hakkı karar versin

Benim Obama'nın ziyaretinde bizden istediğini tahmin ettiğimin konular bunlardır. Ancak, madde 1-2 ve 3 Obama'nın bizden kesin olarak istediği koşullardır. Diğerleri olayların gidişatına göre benim tahminimdir.

Yani, Türkiye Cumhuriyeti'nden çok şey istenmektedir. Ortalığın sütliman olduğu bir durumda ABD'nin bu istekleri yerine getirilemez. Fakat, bu isteklerin bir an önce yerine getirilmesi de şarttır. O halde ne yapılmalıdır?

Öncelikle Türkiye karıştırılmalıdır. Yapılanlar oldu bittiye getirilmelidir. Bir taraftan çok üst düzey çok önemli kişiler çeşitli gerekçelerle gözaltına alınacaktır. Bir taraftan özellikle Güneydoğu'da bir karışılık yaratılacaktır. Bunu yaparken o bölgenin temsilcisi olan parti yetkilileri tutuklanacaktır. Bu da o yörede bir iç kavgaya neden olacak ve karışıklık doğacaktır.

Bir başka ortalığı bulandırma ortamı da 1 Mayıs İşçi Bayramı gösterileri olabilir. İşçi Bayramı gününde provakatörler ortaya çıkarılabilir ve ülke kargaşaya düşürülebilir. 1 Mayıs'ın tatil yapılmasının nedeni bu da olabilir. CIA, bu konuda uzmandır.

CIA, ABD'nin isteklerini kabul ettirmek için çok değişik yollara başvurabilir. Bunu yaparken elbette yerli siyasetçilerle işbirliği de yapabilir.

CIA güdümünde Türkiye'nin Ergenekon tutuklamalarının çok üst düzey yöneticilere kayması, Güneydoğu'da DTP'ye baskın yapıp seçimle işbaşına gelen yöneticileri gözaltına alıp o bölgeyi iç savaşa sürüklemek, 1 Mayıs'ı bahane edip Batı illerimizde de olaylar yaratıp, iç karışıklığa sebep olmak ABD'nin çıkarlarını yerine getirmek için kullanılabilir.

İşte, Türkiye tüm bu olaylarla uğraşırken, ABD'nin ve ABD'deki lobilerin istekleri bir bir yerine getirilir ve hiç birimizin haberi bile olmaz.

Biz ABD ve CIA'nin kendi çıkarlarını korumak için ne gibi oyunlara yöneldiğini geçmişimizde çok sık gördük.

Şu iki-üç aya dikkat edin. Oyuna gelmeyin.