- Kategori
- Futbol
14 Nisan ve F.Bahçe olayı

14 Nisan 2011'de çıkan Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine dair kanun çıkar çıkmaz F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu birçok kişi hakkında soruşturma açıldı.
Soruşturma dahilinde Türk futbolunda efsaneleşmiş birçok isim gözaltında!.. Olay daha da büyüyecek gibi görünüyor. Soruşturma devam ettiği için yorum yapmak doğru olmaz. Çünkü "Türk hukukunda bir kişinin suçu kanıtlanana kadar suçsuzdur"
Dolayısıyla gözaltında olan Aziz Yıldırım, Mecnun Odyakmaz, Cemil Turan gibi isimlerin de aralarında bulunduğu pekçok kişi ile ilgili bir suçlamada bulunmak doğru olmaz. Diğer taraftan bu soruşturma ile ilgili iki husus dikkatimi çekti.
1- Sporda Şiddetle ilgili yasa çıkar çıkmaz emniyet gereğini yerine getirmiş. Avrupa'daki şike olaylarının uzantısı Türkiye'ye sıçrar sıçramaz olay ayrıntılarıyla araştırılmış ve teknik takip ile bugüne gelinmiş. Bu Türk adaletinde pekçok şeyin artık değişmekte olduğunun göstergesi. Ergenekon soruşturması ile başlayan dalga, adı Başbakan Erdoğan kadar bilinen ve dokunulmaz olarak görülen Aziz Yıldırım'a kadar ulaştı. Bugüne kadar vatandaşların bu isimlere dokunulmayacağına dair olan inancı artık değişiyor. Aziz Yıldırım ve diğer isimler suçsuz dahi bulunsalar önemli olan verilen mesajdır. Bu mesaj, bundan sonra şikeye yeltenen kişilerin artık o kadar da rahat olmayacaklarının göstergesidir.
2- Yürütülen operasyon tamamen Futbol Federasyonu'ndan habersiz olarak yapılmakta. Bu da Emniyetin, Futbol Federasyonu'na güvenmediğinin göstergesi. Belki de soruşturma ilerledikçe işin içinden Futbol Federasyonu yetkilileri bile çıkabilir.
Bu arada internetteki gazetelerde yayınlanan haberlerin altındaki yorumları da büyük bir merakla okuyorum.
Kimi olaya fanatizm ile yaklaşıyor, kimi olayın şamatasında!.. Diğer taraftan işin en acı tarafı ise F.Bahçe taraftarlarının olayı protesto etmek amacıyla F.Bahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın önünde buluşması...
Olay, adli bir olay olması itibariyle yapılan uygulama son derece hatalı bir uygulamadır. Ortada bir kanunsuzluk varsa bunu ortadan kaldırmak adına gösteri yapmak hukuksuzluğa destek vermektir. Gösteri yapılacaksa soruşturmanın sonucunu beklemek gerekir. Ancak ne yazık ki günümüzde gerek Ergenekon davası gerekse sporda şike soruşturması ile ilgili yapılan soruşturmalarda hem siyasetçiler hem de spora gönül verenler hoşlarına gitmeyen bir inceleme olduğunda kanunları hiçe sayarak gösteri yapmaya başlıyor.
Kendimize şu soruyu soralım:
Bu olay bizim değil de rakiplerimizden birinin başına gelseydi acaba davranışımız ne olurdu?
Bu soruya vereceğimiz yanıt adalete olan isteğimizi, inancımızı ve ihtiyacımızı belirler...