40' a kadar birikenler…

Gooooool! diye bağırıp coşkusuna kapıldıktan hemen sonra duyulmak istenmeyen o kelime gibi sarsar hayat. “Gol değil, ofsayt” der evren fısıltıyla ve sen gerçek bir çığlığın kulak çınlatan titremesini yaşarsın. Sarsılırsın. Tam da istediğin gibi bir sonuca ulaşacağına inanmışken bir düdük sesi, biraz karmaşa ve olduğun yere geri dönersin.

Ofsayt, kişisel hata ve dikkatsizlikten, yeterince konsantre olmamaktan yaşanılması istenmeyen bir pozisyondur. “Tam da diye” başlayan cümlelerinize “Ben bunu nasıl yaptım?” diye devam ettirdiğiniz paragraflar yarattırır size.

Keşkelere mahkum olmadan, acabalarla boğuşmadan, tüh sesleri çıkartmadan kısaca hayatı zamanında ıskalamadan, başarıyla tamamlamak için hevesle, keyifle yaşamalı insan.

Dikkatle, özenle ama hata yapmaktan korkmadan, tüm cesaretimizle yola devam etme gücünü bulmak önemli olan. Yolu tamamlayasıya kadar geçen süre ve temas ettiğimiz tüm varlıkları incitmeden, kırıp dökmeden, incinmekten korkmadan ama körü körüne canımızı da yaktırmadan, gerçekten nefes alarak yaşamalı dolu dolu.

Anlamsızlıklarla dolu bir grilik içinde değil, şeffaf, pırıltılı güneşin sıcağında keyif alınır hayattan. Kendin için hangi gökyüzünü yaratırsan, onun havasını solursun. Hayat aynasında insan olarak nasıl görünürsen, görüntünle aynı olanları çekersin kendine. İyiliği arttırmak ile iyileşirsin, iyileştirirsin hayatı. Nasıl bir ruh kokusu salarsan, sana yaklaşan tüm ruh kokuları da senin kokunla aynı güzellikte gelecek inan.

İnsan için yaratılmış ne kadar varlık varsa hepsinden istihkakın kadar kullanmalı, israf etmemeli, aşırılığa bulaşmamalısın. Çok yenilen yemek gibidir hırslar. Zamanla hırsın getirdikleri hazımsızlık yapar ve ruhunun düğmeleri gerildikçe patlarsa tüm çıplaklığın ile kötü olanı etrafa saçarsın. Doyamadığın teke şey mutluluk olmalı ve her anın için şükretmelisin yaratana. Maddesel bedel ödemeden kazanabileceğin en mükemmel değer, bir varlığın temiz sevgisidir. Tüm yalınlığın ile cimrilik etmeden bahşettiğin her bir sevgi tohumu etrafını saran kocaman ferah bir orman gibi seni sarıp sarmalar. Nefes almanı sağlar.

Zamanını size hediye eden insanlara kıymet verin. Kıymet verdiklerinize zaman verin.  Zira zaman bir insanın en kıymetli hazinesidir ve etrafa saçarak şuursuzca israf edilmemelidir. Varlık değeri ile anlamlandıranlara karşılık cömert olun. Hırsızlık yapanlara ise cimri davranın.

Sevin. Bencillik ve zihne bulaştırmadan sevin canınıza yakın olanları. Ruhunuzla sevin, sarın. Sevmek sevilmek getirir. Mutluluk hediye eder mahkum ruhunuza. Bedeniniz ile ruhunuzu değil, ruhunuzla bedeninizi yönetin.

Ağlamaktan da gülmekten de korkmamalı insan. Yağmurları düşünün. Arındırmadığı hiç bir köşe kalmaz yağdığında ve sonrası mis gibi toprak kokusu. Yağmur gibi yağın ruhunuzun ferahlatıcı gücü ile hem kendi, hem de sevdiklerinizin üzerine. Sonra kar gibi örtün geçmiş küskünlüklerini, hesaplarını, acılarını ve tıpkı karın üzerine yeniden yürüyerek yapılabilen ayak izlerinizle ilerleyin yeni yolunuzda. Geçmişin görünmediği, geleceğe giden izlerin görünür olduğu bir hayat hedefi seçin kendinize.

Gülümsemeniz yaz güneşi gibi sıcak, gözleriniz bahar gibi ışıl ışıl umut ve tazelik kokusundan olsun. Doğadan kopya çekmeli insan yaşarken. Kuruyup kalan ağaçların yeşermesini izlemeli, tohumdan büyüyen bir gül gibi sonunun gösterişli olacağına inanmalı. Gece ile batan ruhun, güneş ile yeniden doğacağını kabullenmeli. Yeniden ile başlayan cümlelerden korkmamalı. İnatla gözünü açmalı yeni güne, günlere.

İnsan biriktirmeli insan  ve biriktirilen olmalı. Temiz anılar, unutulmaz keyifli cümleler ile anılmalı göç vakti geldiğinde.

Aşık olmalı mutlaka, aşk olmalı. Senin dışındaki gibi gördüğün sen modellerine uymak zorunda değilsin. Evlilik, çocuk sahibi olmak sence olmalıysa yap. Sana bununla ilgili eşlik edecek olan çiftinin tek parçası için de olmalıysa birleşmelisin unutma.

Bahanelerle kimsenin hayatında yaşama, kimseyi bahanelerle hayatında tutma. Kimsenin özgürlüğünü, kendi özgürlüğüne esir etme. Bencilce sevme kimseyi. Sadece sev. Varlığını sev. Yokluğunda kızma. Onun başka bir yerde var olma isteğine saygı duyabiliyorsan, seviyorsundur. Sevdiklerin seninle olduğunda sevgini tüketmek için bahaneler üretmesine izin verme zihninin. Ruhunla sev.

Her şeyden önce cesur ol. Kendini yaşayabilmen için zihin düşmanına karşı güçlü ol. Elalem teşkilatını da unut. Onlar yaşayan ölüler. Sen ölü olarak mı yaşayacaksın? Yasıyor musun şimdi? Ölecek misin yaşamak nedir bilmeden? Sor kendine ve cevabını merak et.

Nefes al. İçinde senden yana olan bir sen var. Onu ihmal etme yeter.

Şansımız bol olsun.