- Kategori
- Anılar
57. gün

Alıştım yeni yerime, ilk zamanlar nerede durup ne iş yapacağımızı bilmediğimiz için salak salak dolanıyorduk etrafta. Şimdi sabit bir koltuğum ve bir masada belli bir köşem var.
Her sabah saat 06:00 da koğuş kalk cümlesi ile güne başlamaya alışamadım daha. Beş dakika daha diyemiyorum mesela. Kaç gün kaldığına bakmıyorum. Hatırladıkça vakit uzadıkça bakmayı seviyorum, şafak on gün birden düşüyor.
Bir tüfeğim ve yetmiş altı adet mermim var ama kullanmaya yetkim sınırlı. Hani çok sevinçli ya da hüzünlü olduğum an çıkarıp iki tane sıkamıyorum.
Bir de nöbetlerim var burada, ünlük iki saatlik. Günün yirmi iki saati hiç aklıma gelmeyen bir düşüncenin o iki saatlik sürede aklıma bu kadar yoğun gelebildiğine hala şaşırıyorum. Kendimle sohbet ediyorum, kendi kafamın içinde ve geçmişten sahneleri tekrar yaşıyorum. İki saatin sonunda çelik yeleğimi çıkarttığımda filme ara veriyorum. Bir sonraki nöbete kadar mola..