- Kategori
- İlişkiler
Ölü aşıklar diyarı

Zifiri karanlıktı her yer. Ayın loş ışığı vardı sadece. Kar yağıyordu belirsiz. Saydam gölgeler doldurmuştu şehri. Binlerce saydam gölge. İnsanların uyuduğu saatlerde bedenlerinden ayrılan ruhlar. Her birinin elinde bir parça beden. Oradan oraya sürükleniyorlardı. Buldukları parçaların sahiplerini arayıp dururlardı gecenin karanlığında. Kendinin eksik parçasının da o kişide olduğunu umarak.
Binlerce ruh geziniyordu şehirde. Bir tanesi ürkekti sadece. Elindeki parçaya sıkı sıkı sarılmış, sanki biraz bıraksa uçup gidecek gibi. Diğerlerinden ayrı bir başına bekliyordu yağan kar taneleri flu bedenin içinden geçip giderken. Yavaşça hareketlendi sonra. Kendisini çeken kuvvete karşı koymayarak o da süzülmeye başladı boşlukta. Hala sımsıkı tutuyordu elindeki parçayı. Ölü şehrin üzerinde uçarken diğer ruhları geçti teker teker. Her birini geçerken heyecan artıyordu etsiz bedeninde. Sona yaklaşıyordu sanki. Uzunca zamandır beklemişti bu anı. Artık tam olma vakti gelmişti. Çekimin etkisi yavaş yavaş azaldığında gördü onu. Bu yaradının bir lütfu idi. Sadece eksik parçasını taşıyan ruhu farklı görüyordu. Bedenler aynıydı ama beklenen ruh bir şekilde belli ediyordu kendini. Yan yana geldiklerinde karşındaki ruh elinde tuttuğu bir parça bedeni kalbindeki boşluktan bıraktı içeri. Eksik parçası vücudunu bulduğunda tam oldu. Hayat şimdi yeniden başlıyordu.
Elinde tuttuğu parçayı halen sımsıkı tutuyordu. Bırakmaya sanki hiç niyeti yok gibiydi. Sanki onu bıraktığında kendinden bir parçada ona karışıp gidecekti gene arayacaktı o parçayı. Aslında her ruh taşıdığı parçaya kendinden bir parça karıştırır öyle verirdi. Kendinden de bir parça olurdu karşısındakinde. Bir bedende iki ruh birden yaşardı böylece. Tekrar eksik kalma korkusu baskın çıkmıştı. Bırakmadı elindeki parçayı. Yarım bırakmıştı onu. Ne zaman anladı aslında eksik olmayacağını o vakit uzattı elinde sımsıkı tuttuğu parçayı ama vakit çoktan dolmuştu. Güneş doğmaya başlamıştı ölü şehrin üstünde. Güneş ışığının vurduğu bütün ruhlar insanlar âlemindeki bedenlerine dönmeye başlamıştı...