Ankara'da bir Resim sevdalısı: Çetin uyan

Ankara’da Bir Sanat Sevdalısı : Çetin UYAN

Genç ressamları ve Ankara’da yaşayan resim sanatçılarını tanıtmaya ve resim sanatı hakkında yayınladığım yazılarımla resim sanatına herhangi bir beklenti içinde olmadan kendi payımda katkı vermeye çalışıyorum .

Resim sanatında; sanatçılarda olduğu kadar sanatseverler arasında kişiliği ve sanata katkısıyla farklılık arz eden özel, önemli ve farklı kişiler bulunmaktadır. Ankara’dan ilginç bir sanatsever portresi sunarak; Sanatçı-sanatsever dayanışması, dostluğu hakkında ve sağlanan sanata katkı adına güzel bir örnek vermek istiyorum. Bu yolla sanatçı-Sanatsever dayanışmasının neler yapacağını ve bir sanatseverin bireysel çabasının da en az sanatçı kadar önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Etrafımızda sanata bu kadar içten ve karşılıksız gönül vermiş az sayıda insan bulunduğu için örnek olması amacıyla konu kaleme alınmıştır.

Bu Sanatseverimiz adı Çetin UYAN, bir çok sanatsever gibi o da sanat eğitimi almamış. Ancak, dünyada çok önemli sanat müzelerini ziyaret etmiş, sanat tarihi konusunda yetkin, resim tarihinden önemli ve detaylı bilgiler alabileceğiniz, bir kaç taç tablo gösterin ressamını, tekniğini, sanatçı kişiliğini ve duruşunu, topluma vermek istediği mesajı bir çırpıda size anlatsın. Bu kadar konuya heyecanla bağlı bir sanatsever. .
Yaşı ellilerde mesleği Mali Müşavir ve finans danışmanı. Ankara’daki resim sergilerinde ve müzayedelerde dikkatli bakarsanız atak tavırlarıyla, kısa boyu, renkli gözlükleri, sakalı ve en önemli özelliği gülümser ifadeleri ile Çetin UYAN’ı hemen fark edebilirisiniz. Görmeseniz bile kalabalığın içindeki heyecanlı ve yine konusu resim olan sohbetteki sesinden orada olduğunu duyarsınız.

Kendi ifadesiyle “ Yaklaşık 25 yıldır resim alıyorum, ancak sayısını bilmiyorum. Ailemdeki yakın bireylere, ev alana, evlenene veya özel bir günü olan arkadaş ve dostlarıma 100'a yakın hediye etmişliğim var. Şimdi evde duvarda asılı olanlara baktım 35 tane. Bodrum'da ki evde de sanıyorum 20 tane falan.. Garajda'kileri sayamadım daha yakın zamanda arşivlemeye başladım. Garaj'da da 80-100 arası olabilir. Ama bugüne kadar yaklaşık 300 adet almışım diyebilirim. “ ile koleksiyoncu yönünde de tevazu göstermektedir.

Çetin Uyan’ın “Garaj” diye bahsettiği yer; geçmiş yıllarda bildiğiniz bir araba garajı, ama bir kişiye özel ve dışarıya kapalı bir galeriye dönüştürülmüş. Burada koleksiyon eserlerinin bir kısmı muhafaza edilirken, zaman zaman sanatçı-sanatsever toplantıları yapılmaktadır. Ülkemizden ve yabancı ülkelerden onlarca sanatçının buluşma noktası. Sanat adına coşku ile projeler üretilen, konuklarının bazılarının şiir dinletisi yaptığı, bazılarının resim yaptığı ve harika bir müzik sistemi ile müzik dinletilerinin gerçekleştiği bir yer. Başka bir deyimle “Özerk bir Sanat Cumhuriyeti”. Sınırları sadece sanatçı ve sanatsevere açık ve sadece sanatın ve güzelliğin konuşulduğu özel bir alan. Kaç metre kare olduğunu sizin hayal gücünüze bırakıyorum, ama içerisi resim sanatını kapsayacak tüm sohbetleri alacak boyutta ve içtenlikte. Çetin Uyan ; Garaj galerisini coşku dolu “ Benim koleksiyonuma ve diğer sanatçı dostlara ait yüzlerce resmin arasında insanlar kendini çok mutlu hissetti ve burası resmen bir galeridir dediler. Benim için adı sadece garaj. “ kelimeleriyle ifade etmektedir.

Bugüne değin üyesi olduğu kuruluşlarda bir çok projeye imza attı. Ankara’nın yakın köylerine tiyatro kumpanyaları, okul onarımları, okuma yazma kursları, spor alanları yapımı ve eğitime verdiği katkılardan dolayı ödüller aldı. Hobi olarak sürdürdüğü sanat ve kültür faaliyetlerinde daha aktif ve katılımcı bir sanatsever olarak sürdürmeye devam ederken, Ressam Hikmet Çetinkaya’nın sosyal projelerinde çalışmaya başladıktan sonra bu projelerini daha aktif yapabilme şansı yakaladı. Birlikte geliştirdikleri projelerle sanatı, sanatçıyı tanıtma ve sevdirme amacı ile ana okullarından üniversitelere, derneklerden vakıflara kadar söyleşiler düzenlediler. Ankara’da bir AVM’de yıl boyunca özel günlerde sanatsal etkinlikler düzenleyerek sanatı insanların ayağına götürerek başarı sağladılar. Yurt içinde ve dışında sanatsal etkinlikler, sergiler düzenlediler. TV ve radyo kanallarında projelerini anlatmak üzere canlı yayınlara davet edildiler.

Atılım Üniversitesi Fest 2012 1. Ankara Kültür ve Sanat Festivali kapsamında Hikmet Çetinkaya, Erdoğan Seçil, Adnan Turan, Çağatay Gökmen kişisel sergi küratörü, 9. Konya Uluslararası Mistik Müzik Festivali (2012) kapsamında Erdoğan Seçil sergi Küratörü, K.Ereğli Uluslararası Resim Çalıştayı küratörü (2012) ‘’Gezgin Çizgi’’ Ankara ve Beypazarı eskiz günleri (2013 ) kişisel organizasyonlarından sadece bir kaçı.
 Görev aldığı onlarca sanat etkinliklerinden en önemlisinin 2012 yılında Hikmet Çetinkaya Resim Atölyesi, Bilkent Sanat Sokağı ve Ankara Barosu ile birlikte gerçekleştirdikleri 25 Kasım Dünya Kadına Şiddete Mücadele gününde 108 resim ve seramik sanatçısı kadının aynı anda canlı performans yaptığı, yine kadın sanatçıların müzik ürettiği etkinlik. Sonrasında yapılan müzayede ile Ankara Barosunun Gelincik Projesine yapılan maddi katkıyı unutamadığını, ardından da Baronun Gelincik Projesi danışma kurulu toplantılarına davet edilmesini ise kendisini çok onurlandırdığını söylüyor.

Sonuç Olarak; Çağımızın bilişim ve hız çağı olduğunu vurgulayan Çetin UYAN; İnteraktif olmayan , proje üretemeyen ve halkla iletişim sağlamayan sanatçının yalnızlığa mahkum olduğunu açıklamaktadır. Değişen tüketici tavırları nedeniyle Özel günlerde, Kültür ve Sanat Merkezlerinde , AVM’lerde ve benzeri yerlerde yapılan tanıtımları sanatı halkla kucaklaştırmak adına son derece önemli olduğunu biliyor ve bu yolda çaba gösteren tüm sanatçılara destek olmaya gayret sarf ediyor. İlk Öğretim öğrencilerinden başlayarak tüm eğitim aşamalarındaki öğrencilere resim sanatını tanıtmak adına okullarda yapılan tanıtım çalışmalarına gönüllü olarak katılmaktadır. Çağın gereği olarak ; tüm sanatçıların tanıtımda ve halkla iletişim kurma konusunda aktif olmalarını ve gerekirse bu konuda kısa süreli bile olsa eğitim alması gerektiğini söyleyerek, bir kısım sanatçılarımızın kitap okumadığını ve yeterince araştırma yapmadığını, sinemadan tiyatrodan müzikten uzak kaldığını, dünyayı takip etmediğinden yeterince beslenemediklerini vurguluyor

Çetin UYAN benzeri sanatseverlerin sayısının daha da artmasını dilerim… Sanata katkı, sanatçıya katkıdır…

 http://www.youtube.com/watch?v=Bd50V9XLrtg&feature=youtu.be