Arapça yerine Farsça öğretelim...

Bir yabancı dili bir çocuğa niye öğretirsiniz? “Büyüyünce mühendis olacak, alim olacak … Yabancı ülkelere gidecek. Orada onların ilmini irfanını öğrenecek; sonra memleketine  dönecek; öğrendiği ilmini, irfanını burada öğretip, uygulayarak insanlarımıza ve insanlığa yararlı olacak, diye mi? Öyle değilmiş…

Liselerden sonra, ilkokullara da Arapça dersi seçmeli olarak konuldu.

Peki, hadi diyelim Arapça öğrettiniz, Arapçayı seçmeli değil zorunlu ders haline getirdiniz.. Söyler misiniz, çocuk Araplardan hangi bilimi, ilimi öğrenecektir? Hangi Arap ülkesi hangi bilim dalında, hangi teknoloji dalında ne yaratmıştır, ne yapmıştır… Hiçbir şey… Sıfır… Peki bizim çocuklarımız Arapça’yı niye öğrenecekler? Kuran-ı Kerim’i doğru anlamak ve doğru çevirmek için öyle mi?

Zaten Kuran-ı Kerim’i bu işin üstatları en aşağı yirmi kere çevirdiler. Üstatların hiç birisi de, öteki üstadın çevirisini beğenmez. Bu iş böyledir.

Arapça öğretimi gençlerimiz için vakit öldürmektir. Akli bir karar değildir. Zaten Arapça bu ülkenin sayısı 536’ya varan İmam-Hatip Liselerinde okutulur (İmam Hatip Liselerinden mezun olan 105 bin İmam-Hatip’nin çoğunluğu, İmam Hatip olmazlar ; büyük politikacı olurlar.) Arapça, İlahiyat  Fakültelerin’de (24 adet) okutulur ; ayrıca şimdi artık her biri Üniversite çapına ulaşmış “Kuran Kursları”nda okutulur.. Yine de kimse bu dili öğrenemez.

Niye? Çünkü bu dili öğretmeye kalkışanların çoğu Filoloji mezunu değildir; öğretmenlik formasyonu yoktur. Arapça’yı da doğru dürüst bilmezler.

Ayrıca bir çok Arapça filoloji bölümünde okutulur. Tarih bölümlerinde öğrencinin başında boza pişirirler, Osmanlıca veya Arapça’yı öğrenin , diye… Osmanlı Dili Edebiyatı Bölümlerinin en temel derslerinden biridir Osmanlıca veya Arapça…

Niye öğrenemez? İnsan ihtiyacı olduğuna inandığı bir bilgiyi öğrenmek, kazanmak ister? Arapça’yı niye öğrensin ki? Hac’ca gidecek, orada iki gün kalacak “Lazım olur!” diye mi öğrenecek..

MEB’nın başına getirilen Ömer Dinçer gizli kapaklı kendisinden beklenilen bütün işlevleri yerine getirmektedir.

Kendisine direnen 60 tane Milli Eğitim Müdürü’nün ayağı kaydırılmıştır.

Önce, orta öğretime, sonra da bu yıl da ilköğretime Arapça dersleri konulmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı, ilköğretim 4., 5., 6., 7. ve 8. sınıf öğrencilerinin yabancı dil dersinde bu yıl seçebileceği Arapça ders öğretim programı hazırlanmıştır.

Aslında, Çince, İspanyolca, İtalyanca, Rusça …bunlar işin piyazıydı… Şimdi de buyurun size Arapça… Niye çünkü Anadolu halkı Arapça istiyor… Eyva.. Anadolu halkını bıraksan, Hac’ca gidecek; bir daha da oradan dönmeyecektir..

Evet, halk ne istiyorsa, ona onu verin.. Populizm; demogoji, ahlaksızlık.. ve yozlaşma…

Tabii, bir hinoğlu hinlik de burada ortaya çıkacaktır (yavaş yavaş) din dersleri başı açık yapılmayacağından "Arapça" dersleri de "Din dersi"ne çevrilerek ilköğretim öğrencilerine de “türban” takdim edilecektir. Artık, bu noktadan sonra Okul Müdürlerinin de söyleyecek sözü kalmayacaktır.

Din derslerine türbanlı giren öğrenci Arapça derslerinde de buna alıştırılacak ve korkutulacak.. ve türban hızla ilkokullarda yaygınlaştırılacaktır…

Büyüklerimiz istediği kadar “Ne var bunda, ne var bunda..!” deyip dursunlar. Milli Eğitimin, Milli Eğitimlikten çıkıp “Cemaat Eğitimi”ne dönüştürülmesi çabaları… İşbirliği içinde yürütülmektedir…

“İlköğretim ve liselerde "seçmeli yabancı dil" dersi seçenekleri arasına Arapça da eklendi. Resmi Gazete'de yayınlanan düzenlemeye göre, örgün eğitim kurumlarında Arapça eğitim ve öğretimin yapılması kararlaştırıldı.

Bakanlar Kurulu aldığı kararla, örgün eğitim kurumlarında Arapça eğitim ve öğretimin yapılabilmesini sağlayan bir düzenlemeye imza attı.

Resmi Gazete'de  yayımlanan kararda, "Örgün eğitim kurumlarında Arapça eğitim ve öğretiminin yapılması; Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) 24 Mart 2010 tarihli ve 1896 sayılı yazısı üzerine, Bakanlar Kurulu'nca 8 Nisan 2010 tarihinde kararlaştırılmıştır" ifadesine yer verilmişti.

MEB'in hali hazırda uygulanan düzenlemesine göre ilköğretim ve liselerde zorunlu yabancı dil dersi kapsamında İngilizce, Almanca ve Fransızca eğitimi verilmekteydi. Bu derslere ek olarak ise Çince, İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Japonca ve Rusça da seçmeli dersler arasındaydı. 8 yıllık kesintisiz eğitimi öngören 1997'deki düzenlemede ilköğretime 4. sınıftan itibaren zorunlu yabancı dil dersi konulmuştu

Şimdi Arapça’yı İlköğretime seçmeli ders olarak oturttular. Yakında zorunlu ders haline de gelebilir. Çünkü bu işler böyledir, bir kez taviz verdin mi , sürer.. gider.

İlköğretimde, (Çince, İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Japonca ve Rusça) seçmeli ders olarak konmuş. Bu bir oyundur. Nerde bulacaksın Eleşkirt’te İspanyolca öğretecek öğretmeni… Tabi o olmayınca “size Arapça verelim…” diyeceklerdir. Arapça’yı da İlahiyat Fakültesinden mezunlar, olmazsa İmam Hatipliler okutacaktır. .. Yani bazılarına yine iş çıktı. Zaten Müdürlerin de çoğunluğu  İmam –Hatip’li, bu arada bir kolaylık göstereceklerdir bittabi…

Arap ülkeleriyle ahbaplığımız al takke ver külah…diplomatlar düzeyinde devam edip gidiyor. Diyorum ki, siz de bir teklif etseniz bakalım, “Bak biz ilkokula, liseye Arapça koyduk, sizde bari Liselerinize Türkçe’yi seçmeli ders olarak koysanız..” desek , acaba ne derler… Arap ülkelerinin tümündeki Üniversitelerin çoğunluğu eğitimlerini İngilizce yapıyorlar; ve hocalarının çoğunluğu da ABD’nin muhtelif Üniversitelerinden gelen hocalar.. Onlar çala kaşık, ilk orta, lise, üniversite demeyip İngilizce öğrenmeye çalışıyorlar. “Türkçe mi?” Niye, diye sorarlar adama… Bir de gülerler.. Anlaşıldı mı?

Bence Arapça yerine Farsça öğretelim.. Adamlar yakında atom bombası yapacaklar… zaten yaptıkları otomobilleri satın almaya başladık… Maşallah atınca  2500 km giden füzeleri de var… Gördün mü teknolojiyi, ilimi ve bilimi… En büyük Ayetullah’lar da zaten oradan çıkıyor…

İşin içinde iş var Sayın Seyirciler… Siz de oturmuş öyle seyrediyorsunuz… Hey, bu gemi zaten Arabistan’a gidiyor farkında mısınız?