- Kategori
- Aşk - Evlilik
Aşk üzerine notlar
Birgün bir bakıyorsunuz hayatın dizginleri sizin elinizde değil. Yaşam size istediklerinizi değil de ummadıklarınızı vermiş. Kalbiniz acımış, sızlamış, koruyamamışsınız. Ve artık ne olursa olsun değişmeyen bir gerçek yanı başınızda 'yalnızlık'.
Neden böyledir aşk? Neden insanı cezbeden heyecanların, günahlarının yanında güveni barındırmaz, suküneti sığdırmaz?
Tam aşkın göbeğindeyken, savaşın içindeyken, acıyı mutluluk sanarız. Sonuna kadar yaşarız acıyı. Birbirimize hükmetmek için oyunlar oynarız. Yılmayız, ağlarız, anlayamayız ama bıkmayız da. Ben hep insanların ikiye ayrıldığını düşünürüm. 1.si bu oyunlardan bıkan ve yorulanlar.2.si ise bıkmayanlar. Bu 2. tiptekiler plağı hep başa sarar ya da yeni bir plak alıp dinlerler.
Bıkıp yorulmayanlar ise fark etmeden sevgiyi ararlar, aslında bilmezler aradıkları şeyin sevginin kardeşi güven olduğunu, sığınacak bir liman olduğunu. Bir sığınak bulanların sayısı çok azdır. Ama yine de insanoğlunun nankörlüğü bitmez. Buldukları limandan sıkılırlar, sevgiyi istemezler ve yine heyecan ararlar.
Eminim ki girdikleri sığınakta bir ömür mutlu ve huzurlu yaşama isteği ve şansı olanalar çok azdır ve umarım ki bu yazımı okuyanlar bu şanslılar arasındadır.