Asker, "darbe planı" hazırlamaktan "darbe"ye fırsat bulamamış!

Kendiliğinden ortaya çıkan, gelişen ve sonuçlanan "durum"lar vardır.

Bakarsınız, ummadık bir anda/ yerde şöyle ya da böyle, bir “iş” sonuçlanmış.

Hani, kaşla göz arasında derler ya, işte öyle!

Bunu da çoğu kez, “şans”la, “şansızlık”la açıklarız.

Bazen de, bir işe girişmeden önce planlar yapılıyor; getirisi götürüsü ile her şey ele alınır. İşe girişmek, eyleme geçmek zaman alabilir; bazen de uygulama sırasında farklı durumlar ortaya çıkabilir. Buna uygun düzenlemeler yapılır.
İstenen sonuca ulaşılır ya da ulaşılmaz, orası ayrı!

*****

Son iki yıldır yayımlanan bir gazete, hakkında türlü şeyler söyleniyor, “asker”e yönelik manşetler atmakla, bir “ilk”e imza atıyor!

Sabah akşam, manşetini “asker”in yaptıklarını ve yapamadıklarını, iddia ettiği bilgilerle dolduruyor. Belge adını verdiği bilgileri, özellikle “darbe”leri haberleştiriyor; yeni yeni “darbe planları”ndan söz ediyor.

İşin ilginç yanı, bu “darbe planları”ının 2003 yılından başlaması!

Her on yılda bir darbe yapılan diye tanıtılan bir ülkede, nasıl oluyor da, 2003‘ten önce böyle “darbe planları” pek yok?

****

Bakıyoruz, aklı başında herkes, darbe dönemlerinin kapandığını söylüyor. Ama her gün bir “darbe planı” ortaya çıkardığını yazıp çizen “o gazete”, gerçek “darbe” yapmış olan ortada iken, belli çevrelerle birlikte “o darbeci”ye dokunmuyorlar!

Darbeler dönemi kapandı, dedik,

Bakın, bu konuda, “askeri darbeler içerde sağ politikacılar, dışarda da NATO ve ABD tarafından desteklenmiştir.” diyen Emre Kongar, ne güzel saptamalarda bulunuyor:

“O zamanlar askerden yana politika yapmak modaydı.
Şimdi askere karşı politika yapmak moda.
O zamanlar NATO ve ABD, askerin arkasındaydı...
Şimdi karşısında.
Bizim (sözde) sivil politikacılar da o zamanlar bu desteğe güvenerek antikomünistlik, anti-solculuk yapar, askerden yana kahramanlık taslarlardı...
Şimdi de yön değiştirmiş olan aynı dış desteğe güvenerek askere karşı kahramanlık taslıyorlar.
Üstelik de bunu demokrasi adına ama demokratik hak ve özgürlükleri yerle bir ederek yapıyorlar.” ( Cumhuriyet, 23.01.2010)

*****

“Darbe planları” olabilir mi?

“Darbe”lerin olduğu bir ülkede bu olasılık göz ardı edilemez.

Üstelik, çıkış yolu bulamadığımız zaman, “Hepsini kesmeli!” diyenlerin olduğu bir ülkede, birçok da “darbe” heveslisinin varlığı bir gerçektir.

“Darbe”ler söz konusu olunca, geçmişe baktığımızda, “darbe”lerden “solcu”ların “darbe” yediğini görürüz.

Yayını çizgisini asker üzerine kuran “o gazete”nin yazıp çizdiklerinden şu anlam çıkmıyor mu?

Asker, o kadar çok “darbe planı” hazırlamış ki, darbe yapmaya vakit bulamamış!