Askerim ana...

'' Vurulmuş tertemiz alnından uzanmış yatıyor, bir hilal uğruna ya rab, ne güneşler batıyor...''

Ayaz olur geceleri, şu ıssız dağ başlarında... Karanlıklar çöker; önce dağ başlarına, sonra da yirmili yaşlarındaki yüreğine. Özlem doluyordur içine, hasretler sancılıdır sabahlarına. "Ne zaman doğacak şu güneş?" diye, sorular sorarsın yalnızlığındaki geceye...

Saniyeler; asır olur da geçmez, geçemez canına yandığımın zamanı. Gözlerin; dalar gider gecenin içine, içine... Karanlık, perde olur gözlerinin önüne. Yazlık sinema misali, hayatının filmini izlemeye başlarsın sanki... Anneni görürsün perdede. Elinde, bir bardak sıcacık çay getirir sana. Üşümüş benim kınalı kuzum... hadi, sıcak sıcak içiver kara gözlü yavrum...Uzatırsın elini, karanlığın içine, içine... Tutamazsın, Anacığının elindeki bardağı. Çünkü; yoktur aslında, sen öyle hissedersin.

Sen yalnızsın Memedim, dağ başındasın ve üşürsün...Anacığının kucağını, babacığının sıcak ocağını düşünürsün... düşünürsün... Canın; bir tek sigara ister de, Korkarsın, çekinirsin... Çünkü; Babacığın, karşında oturuyordur sanki...Saygından dolayıdır Babacığına, içemezsin...Hani; Baban sana kızar ya, Evlat sigara içme sakın! iyi değildir sigara içmek, sağlığa zararlı...Öldürür adamı..! Duyarsın ama, duyamazsın aslında Memedim, dağ başındasın ve sıkılırsın...Sıkar canını; canına yandığımın dumanı... Olmazsa olmaz şimdi, çıkıp dışarı içersin ya ? Gizli saklı, gizli saklı... Ama olsun be, yak bir tane sigara...çek dumanını içine ... içine... Derinlerdesin aslında, çok derinlerde. Kızkardeşin gelir ya yanına, Gardaşım içme şu mereti, biliyorsun kızıyor Babam...der. Der de, duyuramaz sesini. Çünkü; dağ başındasın Memedim, Bacın sadece hayalinde gelmiştir yalnızlığına... Sadece yalnızlığında... Derin bir of çekersin sonra. Bilirsin ki, borç ödüyorsun sen Memedim. Vatan borcu bu, başka bir şey değil... O kutsaldır Memedim, hiçbir şey yerine geçemez... Ne Ana sevgisi, ne Baba şevkati, ne de Bacı gardaş hasreti... Dağ başındasın çünkü; orası da vatan toprağıdır Memedim, orası da vatanın parçası... Tıpkı; Anan ve Babanın parçası olan senin gibi Memedim... Senin gibi... Düşünürsün... düşünürsün, yine düşünürsün Memedim, çünkü; sabahlar uzak sana, zaman nasıl geçmez ki canına yandığımın dağ başında ? Geçmez işte... Sabahlar zor gelir, güneş doğmak için acele etmez be Memedim... Acele etmez...Çakallar ulurlar, uzaklardan...uzaklardan...İçin ürpermezin sakın, yalnız değilsin Memedim, yalnız değilsin...Çakallar sana uzak, çakallar çok uzak...çakallar senden ürpersin Memedim, senden ürpersin...Sen ki; korkuyu bilmezsin, korku senden uzak...Yalnız değilsin sen oralarda unutma ! Vatan senin yanında Memedim, senin yanında...Gerekirse, geliriz hep beraber yalnızlığına. Vatan bu; bölemezler bizi Memedim, senin gölgen dağ başlarında dolaştıkça, uğruna kan döktüğümüz Bayrağımızı, sen o dağ başlarında dalgalandırdıkça, ne seni bizden, ne de bizi senden koparmaya güçleri yetmez Memedim, güçleri yetmez... Dağ başları ayaz olur, geceleri çok karanlık. Dağ başları ıssız değil artık, sen varsın oralarda Memedim...sen oralarda... Dağ başları da Vatan, vatan bir bütün sayende Memedim... Vatan bir Bütün.
Yüce Şehitlerimizin ruhlarına saygıyla...