Assolist kim sizce?

Uzun zaman önce çizgilerle ayrılmış, sınırları olan evler yapardık kendimize. İstediğimiz kadar oda yapar onuda çizgilerle bölerdik. Sonra çamurdan pastalar yapar güneşe pişirmeye bırakırdık. Misafir gelirdi yan komşumuz. Yine çizgilerle sınırlanmış kendi evlerinden. Unutur, oyuna dalardık çoğu zaman... Birkaç gün sonra evcilik oynamak istediğimizde elimizde bir ağaç dalı, uygun yer arardık. Çizgilerle sınırlayıp ev yapmak için...

Şimdi ise bakıyorum kocaman kocaman adamlar evcilik oynuyorlar dünya üzerinde... Ellerinde yeşil sopalarla sınırlar çizmek istiyorlar... Herşeyi değiştirip yeniden yapmak istiyorlar. Oysaki bizim artık değişime ihtiyacımız yok, sabrımızda yok, zamanımızda yok... Değişimleri geçirdik biz... Onbinlerce kilometre ötede yeni yeni ayaklarının üzerinde durmaya çalışan bir ülkeye hiç ihtiyacımız yok.

Kadınlar korkmasın denmiş. Neden korkalım ki? Bu ülkeyi baştanbaşa kanıyla sulayan yiğitleri doğuran kadınlar mı korkacak? Örtülerin altında beyinlerimiz mi daha yavaş çalışacak sanılıyor yoksa?

Oysaki düşünülecek ne kadar çok şey, yapılacak ne kadar çok iş var. Neden adalati hakkıyla sağlayacak yeni yasalar çıkarılıp, mevcut yasalar günümüze göre düzenlenmiyor. Soyguncular elini kolunu sallayarak dolaşıyor? Katiller iki, üç yıl sonra aramıza tekrar dönüyor? Rüşvetin önü neden kesilemiyor? Üniversitelerin eğitim ve araştırma yapması için ödenek ayırılmıyor ve neden her ilçeye eğitmeni olmayan yüksekokul açılıyor?

Neden hiçkimse bu sorulara cevap vermiyor ve araştırmıyor?

Büyük gazeteler internet sayfalarında assolist kim tartışması başlatmışlar. Anketler var. Katılın isterseniz...