Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Haziran '16

 
Kategori
Kültürler
 

Avrupa'da Parçalanmış Bir Millet Macarlar

Macarlar Avrupa’daki talihsiz halklardan birisi. Her ne kadar birçoğu kabullenmese de kökenlerinin Türk ve Hazarlara hatta Hun İmparatoru Atilla’ya dayandığını kabul etmese ve yaklaşık yüz elli yıl Osmanlı İmparatorluğu’nun himayesinde kalmalarına sinirlenseler de Avrupa’da Polonyalılarla birlikte en çok ezilen ve gözlerinde gizli bir hüzün olan millet.

2. Dünya Savaşı esnasında Almanlarla müttefik olmaları Polonya’dakine benzer Hitler soykırımı uygulanmamış olsa da yine de Macaristan’daki Yahudiler Hitlerin hışımlarına uğramışlar. Oradaki Yahudiler de toplama kamplarına gönderilmiş, kaçabilenlerin önemli bir kısmı Türkiye’ye sığınmış, daha sonra da Amerika’ya sığınmışlar.

Savaş kaybedilip de sınırlar çizilince Macarların önemli bir kısmı Romanya ve Slovakya gibi ülkelerde kalmışlar. Geçen günlerde Macaristan’daki çalışma ziyaretimiz esnasında Slovakya’nın başkenti Bratislava’ya da uğradık. Macar rehberimiz Katalin Slovakya’nın toplam beş milyon olan nüfusunun yüzde onunu Macarların oluşturduğunu, Macarların kendi dilleri olan Macarcayı kullanmalarının yasak olduğunu ve Macar dilinin okullarının ve dillerinin yasaklandığını belirtiyor. Bizler bize demokrasi dersleri veren Avrupa’nın bunu nasıl yapabildiğini ve bu durumu nasıl onayladığını anlamaya çalıştık. Ama ne yazık ki pek mantıklı gelmedi. Nasıl olabilirdi, demokrasinin beşiğinde “kimsenin annesini, babasını, ana dilini, doğduğu yeri, ırkını ve rengini seçmesinin mümkün olmadığı bir dünyada Macar’a Macarca konuşmak yasaklanabilirdi?”

Macarlar Slovakya'da dinlerini bile özgürce yaşayamıyorlar kendi dillerini konuşamıyor ve dualarını bile Macarca yapamıyorlarmış. Ne özgürlük, ne medeniyet ama!

Daha sonra Budapeşte’de gezerken yine tesadüf eseri Transilvanya bölgesi Macarları ile karşılaşıyoruz. Bayraklarında hilal de bulunan bu insanların durumunun da Slovakya’daki Macarlardan daha iyi düzeyde olduğunu öğreniyoruz. Bu konuda; Romanya'daki Transilvanya ve Banat adı tarihi iki büyük bölge içinde Macarlar da diğer halklarla birlikte yerel halk olarak yaşamaktadır. Romanya'da yaşayan 22 milyon insanın yaklaşık 2,5 milyonu Macarlardan oluşmaktadır. Romanyalı Macarların %96'sı Transilvanya ve Banat'ta yaşamaktadır. Macarların, Romanya'da her türlü kültürel hakları mevcuttur; anadillerinde eğitim, Macarca radyo programları, Macarca televizyon programları, Macarca gazete, Macar partileri, kültürel gruplar, istedikleri zaman anadillerinde avukat tutma gibi çok çeşitli pozitif haklara sahiptirler.  İlköğretim okulundan lisenin bitimine kadar Macarca eğitim gören Macarlar, bu süreçte Rumenceyi iyice öğrenmek için seçmeli ders statüsünde okumaktadırlar. Targu-Mureş, Cluj-Napoca ve Timişora şehirlerinde Macarca eğitim veren üç üniversite bulunmaktadır” vikipedi böyle yazıyor.

Avrupa büyük güç olma potansiyeli olanları bilinçli olarak dağıtırken, birkaç ülkenin halkından gayrisine parçalanma, daha da küçülme, küçültme politikası uyguluyor. Orta Çağdaki Almanya haritasına bakan hemen herkes, orada binlerce renk görür. Bu renklerin anlamı her rengin farklı bir prensliği, derebeyliği sembolize ettiğidir. Anlaşılan o derebeylikler birleşmenin gerçek akıl olduğunu idrak etmişler de geri kalan ve zamanında tek renk olan ve İmparatorluk olan toprakları parçalama bölme stratejilerine girişmişler. Almanya doğu-batı demeden birleşmeyi seçerken, diğerlerine ayrılık kalmış. Çekoslavakya, Yugoslavya derken bizi niye parçalamak, ayrıştırma istemelerini anlamak için ne olmalıyız?

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..