Aziz Yıldırım’dan şikâyetçiyim

Şikâyetçiyim çünkü spor dışındaki hayatımı yok etti.

Sinemaya, tiyatroya, bir arkadaş ziyaretine ve hatta ayda bir yemeğe gidemediğim gibi, evde televizyon izlemeyi de bana haram etti. Doktor randevularımı bile Fenerbahçe’nin maçlarına göre ayarladığımı söylersem şaşırmayın. Çünkü öyle yapıyorum.

Bir adamın ama bütün hayatı mücadeleyle geçmiş olan sadece bir adamın, aile hayatımdan tutun da, bireysel yaşayışıma kadar her şeyimi etkilemesini artık kaldıramıyorum. Önceleri sadece seviyorduk şimdi bu kulübün müptelası olduk.

Nasıl mı?

Özetle bir bakalım.

Erkek Basketbol takımıyla Cumartesi ya da Pazar Beko Basketbol liginde, Çarşamba ya da Perşembe günleri THY Avrupa liginde; Kadın basketbol takımıyla Çarşamba, Cumartesi ya da Pazar günleri hem Avrupa’da hem de Türkiye’deyiz.

Erkek Voleybol takımıyla Salı, Cumartesi, Pazar; Kadın voleybol takımıyla Çarşamba, Perşembe ya da Cumartesi veya Pazar Avrupa ve ülke liglerindeyiz.

Yelken, yüzme, boks, atletizm, bırakın iç sahayı Avrupa’da finallere abone olunan masa tenisi, daha ne kadar sayabilirim ki, altyapı üstyapı bütün dallarda, sanki başka çareleri yokmuş gibi hepsi de şampiyonluğa oynayan bir spor kulübü.

Futbol takımının durumu ortada: Cuma, Cumartesi veya Pazar günlerinde toptan kapalıyım. Sanki 90 dakika heyecan çektiğim yetmiyormuş gibi, taraflı tarafsız, yanlı yansız haftalar boyunca herkesin dilindeki maç sonları yaşanan tüm pozisyonlar ile yatıp kalkıyorum. Maç öncesindeki heyecanın maçta ve maçtan sonraki olur olmaz tartışmalarla artarak devam ettiği dünyada başka bir takım var mı?

Şükürler olsun ki imdadımıza işbirlikçileriyle UEFA yetişti de kalplerimizi Avrupa günü heyecanından kurtardı. Yoksa soluk almaya zamanımız mı kalacaktı?

Sayın Başkan, günler boyunca o kanaldan bu kanala akıl almaz bir heyecanla dolaşan bana acımıyorsun diyelim, kabul, ama hiç olmazsa televizyona hadi ona da acımıyorsun oradan oraya zıplamaktan yorulan kumandaya, başarılar arttıkça en az rakipler kadar kıvranan kimi yorumculara biraz olsun acımaz mı insan?

Beni bu kıvançla çok yorduğu için, işte bu yüzden, Aziz Yıldırım’dan şikâyetçiyim.