- Kategori
- Gündelik Yaşam
Balığa da geleceğiz Ahmet kardeş

Randımanı yüksek bir “Sığır”dan en fazla bir kilo kadar “Kuşgömü” bastırma çıkar. Bizim “Kuşgömü” dediğimiz sizin “Bonfile”niz yani…
Gerçi sizler “Kuşgömü”nü tercih edersiniz ama bağışlanın beni, ben “Tütünlük” tarafından alayım ağabey… Şöyle arasında damar damar “Yağ” olanından…
Yüzde 55 ile 60 arası randımanı olan karkas sığır etinden de toplam ve yine en fazla 60 kilo civarında “Her türlü” bastırma olur…
Geriye kalanı da “Sucuk” olur…
Et’in lezzetli olması için, kesildikten sonra en az 48 saat soğuk hava deposunda belli ısıda ve nem derecesinde bekletilmelidir.
Ondan sonra afiyetle ve iştahla yemeye sıra gelir. Eğer isterseniz yanına bir de “Yeni rakı” açabilirsiniz. İyi de gider hani… Ama İzmir’de kordon boyunda değil, Erciyes dağının yamacında, küfül küfül esen rüzgârın verdiği rahatlık ve ovaya doğru seyre dalarken…
Tamam…
Ahmet Aydın Kardeşimiz öyle diyor…
“Abi, denize ulaştın ama rakıya ulaşma maceranı da bekliyoruz. Ayrıca araya balık da girmezse üzülürüm. Rakı, balık, deniz üzerine de İzmir... Şarkı gibi yani. Devamını bekliyoruz. Selamlar, saygılar.”
Rakı, Balık ve İzmir Tamam da, benim gibi “Gayserili” nereden bilsin. Ben yukarıda anlattığım gibi “ET” ve etten mamul ne varsa anlatayım.
Mesela…
Taş tencerenin tabanına kuyruk yağını münasip miktarda yayacaksın. Üzerine “Yamıla’nın” (Yemliha) yilli (Yerli) baldırcanını (Patlıcanını) koyacaksın. Üzerine sarımsak, domates ve yeşilbiberi de ekleyeceksin. En üstüne de erkek koyunun böğrünün (Kaburga) yağlı tarafından döşeyeceksin ve ağzını kapatıp tandırın üzerine sabahtan koyacaksın. Üzerine de tandır çulunu sıkı sıkıya örteceksin. Bu arada tuzunu filan da unutmayacaksın ha…
O tandırın üzerinde, tandır çulunun altında akşama kadar kendi keyfine pişecek…
Akşam eve vardığında, taş tencereyi ortaya koyacaksın, bazlamayı da eline alacaksın ve…
Eh… Geri kalanını da siz yapın artık, lokmaları ağzınıza verecek değiliz elbette.
Adı “Pehli” olan bu yemek, genelde yaz mevsiminde ve Kayseri’nin bağ evlerinde lezzetli bir şekilde pişer…
Bu arada, bunu yanında “Rakı” gitmez ağabeyler, üzgünüm… Parmaklarınıza da dikkat ediniz bu arada tabi ki…
Balığa gidecektik, Erciyes’in eteklerinde et yemeye gittik… Balık var buyurun…
09 MAYIS 2007