Ben de parti kurmak istiyorum.

"Eee parti kurmak istiyorsan neden siyaset kategorisinde yazmıyorsun?" diyebilirsiniz tabii. Hemen cevabını vereyim. Birincisi ben partiyi blog yazarlarından kuracağım. İkincisi, biliyorsunuz internet yasakları yasası kabul edildi. Cumhurbaşkanının onayına sunuldu. Şimdi siyaset kategorisinde yazarsam dikkatlerini çeker, sitemizi falan kapatmaya kalkarlar. Ne me lâzım biz çaktırmadan bu işi blog kategorisinde halledelim en iyisi.

 

Geçmişe bir göz attığımızda bütün liderler, kendilerine en yakın kişileri partiye almışlar, seçildikten sonra da bakan yapmışlar. Örneğin Süleyman Demirel. Bakın geçmişte kurduğu hükümetlere, hep aynı adamlar:

 

Nahit Menteşe

Sadettin Bilgiç

İsmet Sezgin

İhsan Sabri Çağlayangil. v.b.

 

Ecevit, zavallım hiçbir zaman tek başına hükümet olamadığı için koalisyon ortaklarının dediklerini yapmak zorunda kaldı. Görünürde iki kere tek başına hükümet kurdu, birincisi AP den 11 milletvekili transfer edip, hepsini bakan yapıp, bir hükümet kurdu, yüzüne gözüne bulaştırdı. İkincisinde ise seçime götüren bir azınlık hükümeti kurup, dışardan destek almıştı. Ama yine de üç tane bakanı bağımsızdı. 

 

Gelelim Turgut Özal'a

 

O çoğunlukla kendi akrabalarını bakan yaptı. 

 

Ali Tanrıyar

Vural Arıkan, 

Hüsnü Doğan,

Yusuf Bozkurt Özal v.b.

 

Kimi dünürü, kimi bacanağı, kimi dayısının oğlu, ve kardeşi gibi...

 

Tayyip Erdoğan'a gelince, o da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'yken yakın çalıştığı kişileri önemli görevlere getirti. Örneğin Veysel Eroğlu, önce İSKİ Genel müdürü, sonra DSİ genel müdürü, şimdi de Orman ve Su işleri Bakanı olması gibi. Zaten son hükümet değişikliklerinde de müsteşarını ve özel kalem müdürünü bakan yapmıştı.

 

Bu durumda benim kuracağım parti iktidara gelirse blogda uzun zamandır diyologda bulunduğum kişileri bakanlığa getireceğim. Şimdi "Neden sen başbakan oluyorsun?" diyebilirsiniz. Parti kurmak fikri benden çıktığı ve bu konuda öncülük ettiğim için tabii ki, ben başbakan olacağım. Siz de parti kurun siz de başbakan olun. Allah...Alllah....

 

Geçmişte bloga yeni üye olan bir arkadaşımız, kendisine yorum yapan kişilerden Milliyet Blog yönetim kurulu kurmuş ve sonrasında bazı tepkiler almıştı. Bazı toplantılarda da  gruplar kurulup, kararlar alınıyor. Ama biz böyle ufak işlerle uğraşmayız. Biz ancak  ülke yönetimine talip oluruz.

 

Şimdi kuracağım hükümet üyelerini size tanıtayım. Tekrar söylüyorum, bu kişiler blogda benim yakın gördüğüm ve aktif yazan kişiler. Siz de böyle bir parti kurduğunuzda siz de kendinize yakın kişilerle parti kurun.

 

Başbakan yardımcısı..................................Erdal Ceyhan

Bilim, Sanayi ve Teknoloji bakanı.............Ata Kemal Şahin

Milli Eğitim Bakanı......................................  Mesut Selek

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı............... Yurdagül Alkan

Dışişleri Bakanı..........................................   Newyorker

İçişleri Bakanı...........................................     Ayşegül Hayvar

Adalet Bakanı............................................     Mehmet Burakgazi

Maliye Bakanı............................................     Ersin Kabaoğlu

Sağlık Bakanı............................................     Selçuk Şensöz

Avrupa Birliği Bakanlığı............................... Refik Başdere

Çevre ve Şehircilik Bakanı...........................Necip Köni

Ekonomi Bakanı........................................    Levent (Yeşilsoğan)

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme B.....Nedim Üstün

Kültür ve Turizm Bakanı............................   Şennur Köseli

Kalkınma Bakanı.......................................    Nahide Çelebi

 

Bu hükümete itiraz eden varsa ya şimdi söylesin veya ömür boyu sussun.

 

Bir dakika,...bu cümle burada söylenmiyordu değil mi? Pardon....

 

Bu kabineyi güven oyu için teklifinize sunuyorum. Kabul edenler? Etmeyenler?

 

******

 

Arkadaşlar bu mizansen için şunu söyleyebilirim. Böyle bir hükümet kurulmuş olsa, Türkiye'yi iyi mi idare eder? Yoksa kötü mü? Onu bilemeyiz. Ancak bildiğim tek bir şey var. Böyle bir hükümet olsaydı hiçbir zaman günümüzde gördüğümüz yolsuzluklara bulaşmazdı. Buna adım gibi eminim. 

 

 

 

 

.