Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ocak '09

 
Kategori
Felsefe
 

Bensiz varoluşlar

Bensiz varoluşlar
 

İki gözümün oluşturduğu yuvarlak bir ekranın ardından bakarım dünyaya. Hayır, kör değilim. Karşısına vardığım, içten veya rastlantısal bir karar verişle önünde durduğum bir canlı, yaşayan herhangi bir nesne, hangi aşamalardan geçerek bir tanıma ulaşır benim gözümde?

“O bana ne kadar da yakın geliyor, şu ise uzak; ah bu ne kadar sevimli, oradaki dost; şuradaki gıcık(!); seni yıllardan beri tanıyor gibiyim. Sen orada mıydın? Fark etmemişim.”

Etkileşimim bu tarz tanımlamalarla açığa çıkabilir. Nesnelerin varoluşunu biçimlendiren olası tüm sıfatları baştan bilmek durumunda değilim. Sadece bir süreç gereklidir.

Olası günlük yaşayışımda, “kendim” ile “ötekiler” arasında açığa çıkan bu tarz etkileşimleri düşünürüm o halde. Biliyorum, o anlarda önemsediğim, vazgeçilmezler arasına koyduğum tüm değerlerim, başkaları için önemsiz olabilir. Sıradanlık yakıştırmasıyla burun kıvırdığım tüm kavramlar, bazılarından bir kaçı için sıradan olmayabilir. Hatta önemli olabilir de. Bu önemi anlayamam, bilemem; peki, bilmem, anlamam mı gerekir? Görerek, işiterek, koklayarak, dokunarak elde ettiğim ne varsa, tüm fark edişlerim, biyolojik öngörülerim, zihinsel tamamlayışlarım, benim için ayrı bir fark edişi ifade edecektir ancak başkaları için asla! Varoluşum, kendime koşulsuzca dikte ettiğim önemliliğim, diğerlerinin umrunda bile olmayabilir. Ben – ötekiler; onlar - ben, kendim – diğerleri; benden başka hepsi; bu sınıflandırmalar canlı olmanın doğallığı içinde açığa çıkan egoist boş verişliliklerin ilk adımlarıdırlar. Canlısın yaşamalısın. Bu kadar basit.

Şu anda, o canlının “benim için” ne ifade ettiğini düşünmeliyim. Sebebi önemsiz bir ani oluşla hem de; ardından ilk tepkim şöyle olur:

Sen, karşımda olan! Bensiz bir bedenin, gözümsüz bir bakışın var, zihnimsiz bir kavrayışın. Yüreğim olmadan bir çarpıntı yaşıyorsun. Nefesin burnumdan geçmiyor. Beynin benim kavrayışımdan farklı kavrıyor. Ancak hala varlığını sürdürüyorsun. Ben olmadan, beni hissetmeden, birbirimizi tanımlamadan; bir sıfatın olmadan. Ses tellerimden çıkan bir tını, parmak ucumla oluşturduğum küçük bir temas ya da uzaktan kaçamak bir bakış ile görürüm seni. Benden başka bir varlıksın “bak orada” diyebileceğim bir gerçeksin.

Sen senlesin, ben benle. Şaşırtıcı, ancak sen bensiz yaşayabiliyorsun.

-
Görsel : Pablo Picasso, Women Running on the Beach, 1922, 89x65

 
Toplam blog
: 136
: 1494
Kayıt tarihi
: 16.02.07
 
 

Yaşam ışığını 1968 yılında Bafra’da gördü. İnşaat Mühendisi ve aynı sektörde yazılım geliştiren bir ..