Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ekim '12

 
Kategori
Etkinlikler / Festivaller
 

Bibliyomların Mekânı: Sahaf Festivali

Bibliyomların Mekânı: Sahaf Festivali
 

Bu ay, her ay yaptığım gibi yapmayıp; bir sahafiye kitabı değil, sahafiye kitaplar deryasını yazacağım: Sahaf Festivali’ni!

Beyoğlu Belediyesi’nin birkaç yıldan buyana  yaptığı en iyi iş, Sahaf Festivali’dir bana göre (ve bence, tüm bibliyomanlara göre de…). Açıldığı günden kapanışına kadar hemen her gün gittiğim ve her seferinde de ellerim kollarım dolu dolu döndüğüm, muhteşem bir festival…

Erasmus, “Elime biraz para geçti mi kitap alırım; geriye kalanla da yiyecek ve giyecek.” demiş. Bu sözü Erasmus yerine, ben de rahatlıkla söyleyebilirdim pekâlâ… Bu yıl ki Sahaf Festivali’nden aldığım kitaplarla, Erasmus’un (ve tüm kitapseverlerin ya da kitap-delilerinin) sözünü bir kez daha fiiliyata döktüm…

Onlarca sahafın ve on binlerce kitabın biraraya geldiği Tepebaşı’ndaki bu mekân, benim gibi kitapperestler için, oradaki her bir kitabı tek tek incelemek gibi delice bir heyecan uyandırıyor. Nitekim, vaktiniz ve sabrınız varsa, sabah 11 akşam 23 arasında açık olan bu festivalde, bu iş iki haftada hâlledilebilir… (Elbette şaka yapıyorum. Kitapperestim ama o kadar da uçuk değilim. En azından ben uçuk olmadığımı zannediyorum!)

En genci ebeveynimin yaşlarında olan kitaplar arasında huşû içinde yol alırken, Descartes’ın, “Bütün o güzel kitapları okumak, geçmiş yüzyılların en has insanlarıyla sohbet etmeye benzer” sözünü hatırladım. Sanırım, bu sözün hatıra gelmesi için en uygun mekân, bu Sahaf Festivali’dir zaten…

“180 LİRAYA ‘DÜNYANIN EN GÜZEL ARABİSTANI’ “

Yazıyı okuyanlar arasında, “İyi güzel, sabahtan beri güzelleme yapıyorsun da, sen bir de fiyatlardan haber ver” diye soranlar olacaktır. Sorulursa da iyi olur ayrıca, çünkü bence de haklı ve yerinde bir sual bu. Efendim, şöyle izah edeyim: Duyduğunuzda, dudağınızın uçuklayacağı ve ardınıza bakmadan uzaklaşacağınız fiyatlara da kitaplar var, adedi iki liraya olanlar da… (Ve iki liralık kitaplar arasında, hiçbir yerde bulamayacağınız çok kaliteli enfes eserler de var. Üşenmeyip de rafları tek tek gözden geçirirseniz –ve elbette iyi kitaptan anlıyorsanız-, kesinlikle tatmin olmuş bir şekilde evinize döneceksiniz.)

Şu pahalı kitaplara bir iki örnek vereyim: Mesela bir sahaf, Özdemir Âsaf’ın ilk baskı ve yazarından imzalı olan kitabına, 350 TL fiyat çekiyor! Bu, öğrenci bütçesini bir tarafa bırakalım, hatırı sayılır bir geliri olan insan için de yüksek bir fiyattır. Tabii şu da var ki, o ilk baskının ve hele hele Özdemir Âsaf imzasının tutkunu olanlar için, gözden çıkarılmayacak bir rakam değildir.

Bir diğer örnek de, şu: Sahaf Festivali’nde, Emre Aköz’le bir saatlik bir sohbetimiz oldu. Sohbetimizin konusu, ağırlıkla, şiir üzerineydi. (Antr parantez olarak şunu söylemeliyim ki,  o konuşmamızda, Edip Cansever ve Oktay Rifat şiirine dâir çok önemli şeyler öğrendim Emre Aköz abimden. Emre abi güncel konulardan fırsat yaratabilse de, edebiyata ve özellikle de şiire ilişkin yazılar da yazsa keşke, diye düşündüm…) Sohbet ettiğimiz pavyon/stand ise, her hafta düzenledikleri kitap ve efemera müzâyedelerine katıldığımız Ekber (And) abinin “Pazar Mezatı”ydı. Emre abiyle yaptığımız muhabbet süresince gelen müşteriler arasında, ikimizin de dikkatini çeken bir kız oldu. Dikkatimizi çekmesinin nedeni cinsiyeti değildi elbette; şiirle, hem de o sırada konuştuğumuz Turgut Uyar’ın “Dünyanın En Güzel Arabistanı” kitabının ilk baskısıyla ilgilenmesi oldu. Muhtemelen ilk kez bir sahafa geliyordu ve baktığı kitabın sahaf piyasasındaki yüksek fiyatından –yine muhtemelen- haberi yoktu kızın. “Ne kadar?” sorusuna aldığı “180 TL” cevabını nasıl karşıladı bilmiyorum; çünkü o kadar uzun süre ilgilenmedim bu mevzuyla. (Emre abi, 30 Eylül 2012 Pazar tarihli Sabah gazetsindeki köşesinde, bahsettiğim sohbetimizi ve bu olayı yazdı.  Emre Aköz’ün “180 Liraya ‘Dünyanın En Güzel Arabistanı’ “ adlı o yazısının linkini şu: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/akoz/2012/09/30/180-liraya-dunyanin-en-guzel-arabistani)

GİZEMLİ BİR KİTAP

14 Ekim’e kadar açık olan bu fuarı (gerçekten festival olan “Sahaf Festivali”ni), tüm kitapseverlere hararetle öneririm. Bahsettiğim yüksek fiyatlı kitaplar kimsenin gözünü korkutmasın, çünkü onlardan kat kat fazla kitabı, çok uygun fiyatlara alabilme imkânı var. Bendeniz, Halid Ziya’nın “San’ata Dâir” adlı kitabınının ilk baskısını, çok uygun bir para karşılığı satın aldım örneğin. Dediğim gibi, birazcık aramak, yani zahmet etmek gerekecek. Meyvelerini göreceksiniz…

(Yoo, hayır: Komik denebilecek bir fiyata satın aldığım 1933 tarihli Türkçe bir kitabın içerisindeki Sabetayizm/dönmelikle ilgili pasajdan söz edip de, konunun takipçilerini heyecanlandıracak değilim. Buna hakkım yok!)

[Not: Erasmus’un ve Descartes’ın sözlerini, Celâl Üster’in çevirip derlediği şu kitaptan naklettim: “SÖZÜN ÖZÜ / Eski Çağlardan Günümüze Ünlü Yazarlar Ve Düşünürlerden Özlü Sözler”, Can Yayınları, 2010]

 
Toplam blog
: 29
: 712
Kayıt tarihi
: 16.10.11
 
 

İstanbul doğumluyum. Kitap okumayı, arada da bir şeyler karalamayı seviyorum. Çeşitli edebiyat de..