- Kategori
- Gündelik Yaşam
Bilinçaltımı nasıl kandıramadım?

i23.photobucket.com
Diziler, filmler, binbir zorlukla çıkmaya çalıştığım hayal alemine beni sokmak için elinden geleni yapıyor.
Ben yaşıyorum ki; Aşk meşk para pul hikaye!
Onlar diyor ki; Bal gibi de var! Bal gibi de olur!
Ben yaşıyorum ki; Hakettiğim bu değildi!
Onlar diyor ki; Belki bu değildi ama daha iyisini yaşıyorsun.
Yaşadığım hayatı mümkün mertebe kaliteli , kaliteli olmasa da huzurlu geçirmeye çalışıyorum. Elimdekilerle imkanı yok yaşayamayacağını söyleyen arkadaşlara inat, bir ruh sefahatinde dolanıyor, mental bir lale devri yaşıyorum. Ama gerçeklere de her zaman kapım açık.
Gerçekleri ve bilinçaltımı içeri buyur ettiğimde, onlara ikram ettiğim türk kahvesi yanındaki likörden çakır keyif olacaklarını ve belki bir müddet sakinleşeceklerini düşünürdüm. Ama akabinde en zorlularının “Benimki az şekerli olsun!” lafıyla kendilerini korumaya aldıklarını, onları –yani gerçekleri ve bilinçaltımı- hiç birşeyin uyuşturamayacağını, kahvenin kavanozdan çıkan kokusuyla bile kendilerine gelip, tekrar tekrar bana ziyarete geldiklerini öğrendim...
Bu sebepten, “her şey çok güzel olacak” mantığından sıyrılıp , “Gelsin hayat, bildiği gibi “ düsturunu edindim. Umudumu mu kaybettim? Hayır! Çünkü ben hiç umut etmedim! Hiç plan yapmadım. Olan bitenle yetindim. Daha fazlasını istemek ve elde edememek acı veriyordu çünkü. Bilincime, altını da kapsayacak o hayat kurtarıcı emri verdim.
“ Bu kadarla yetin! "
Bilinç altım, emri anladı ve pek de güzel itaat etti. Ben sakin, bilincim mutlu, altı huzurlu yaşamaya başladık beraberce. Gerçeklere de , uzaktan öööylece bakmak düştü.
herdaimdinlenebilite:
Coldplay - The Scientist
Erdem Yener - Belki