Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '10

 
Kategori
Siyaset
 

Bir akil adam: Haşim Kılıç!

Bir akil adam: Haşim Kılıç!
 

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, ülkede yaşanan karmaşaya tam anlamıyla "akil adam" tesbitinde bulunuyor. Başkan Kılıç, iş bu kerteye gelmeden önce de defalarca Anayasa değişikliği konusunda Yasama ve Yürütmeyi uyamıştı. Bu Anayasa ile işin bu noktalara geleceğini ve sistemin kilitleneceğini biliyordu belli ki...

Geç kalınmış bile olsa, bugün Sayın Kılıç'a kulak verme günüdür. Hem de kulaklar dört açılarak..." Yüksek Yargı Kurumlarının Avrupa Standartları Bakımından Rollerinin Güçlendirilmesi Ortak Projesi"nin açılış konferansında konuşan Mahkeme Başkanı şunları söylüyor:

"Kendi yandaşlarına, inancına ya da ideolojisine daha iyi servis yapabilmek için yargı bağımsızlığının arkasına saklanmak, hukuk ahlakının kabul etmeyeceği bir büyük onursuzluktur. Devlet gücünü kullanan kim olursa olsun, hukuk dışına çıktığında hesap vermek zorunda olduğunu bilmelidir. Bu güç, hukuk dışına çıkılarak toplumu hizaya getirme aracı olarak kullanılamaz. Kamu gücünün emanet edildiği görevliler, bunu kullanarak toplumu tehdit etme, korkutma, sindirme hakkına sahip değildir."(Milliyet com.tr)

Sayın Kılıç'ın bu sözleri, Yüksek Yargının başında bulunan bir adamın aslında bulunduğu makamın ağırlığıyla ne kadar mütenasip bir titre sahip olduğunun da ifadesidir. Yargının verdiği kararların hiç bir kesimi memnun etmediği şu günlerde, böyle bir "akil adam"ın sözlerine büyük ihtiyaç vardı.

Şimdi tüm taraflar, defalarca tekrarladığı "feryatlarına" kulak vermedikleri Haşim Kılıç'ın bu son söylediklerine kulak vermeli ve artık kaçınılmaz hale gele "Yargı reformunu" memleketin milletin geleceğini güvence altına alacak biçimde gerçekleştirmek için harekete geçmelidir.

Sayın Başkan'ın da dediği gibi, yargısı bağımsız olmayan bir ülkenin geleceğe dair güvencesi olamaz... Şu manifesto gibi sözlere dikkat edelim:

"Yargı yetkisini kullananların adil yargılama yaptığını, tarafsız kaldığını ve herkesin güvencesi olduğunu topluma hissettirme borcu vardır. Zaten yargı bağımsızlığı da bunun için değil midir?" Yargının başına buyrukları hukuk içine çekmesi için güçlü olması gerektiğinin tartışmasız olduğunu vurgulayan Kılıç, "Toplumu arındırmanın yolu budur. Hukuka bağlı olmayan kirlenmiş vicdanlarla bu görevin yerine getirilmesi beklenemez. Türk milleti adına kullanılan yargı yetkisinin hiç kimseden esirgenmeden ve geciktirilmeden kullanılması, yargısal sorumluluğun bağımsızlıktan ayrı düşünülmemesini zorunlu kılmaktadır"

Devlet'te sorumluluk üstlenmiş herkes, "bunlara bize söylenmiyor" kolaycılığına kaçmadan, eteklerindeki taşı döksün ve geçmişin "dokunulmazlıklarının" gelecekte mümkün olmadığını anlasın...

En iyisi siz Anayasa Mahkemesi Başkanının verdiği "hukuk dersini" anlamaya çalışın.. Hem sınıfta kalmazsınız; hem de birbirinizle çekişmekten kurtulurusunuz...

Ağzınıza sağlık Sayın Başkan!

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..