Bir daha olmaz

Ben yüksekten çok korkarım. Değil yüksekten asansörle yükseklere çıkmaktan da…

Ne zaman asansöre binmek zorunda kalsam elim ayağım birbirine dolaşır, kalbim küt küt atar.

Bir panik ataklık hali üzerime yapışır. Onun için de mecbur kalmakdıkça asansör gibi yüksekle ilgili makine parçalarından uzak durmaya çalışırım. .

Ama duramadım.

Yapamadım.

Küçüçük çoçukların, güle oynaya bindiği, kadınların kucaklarında bebekleriyle neşe içinde sanki koltukda oturuyormuş gibi rahat halleri karşısında ben de dayanamadım, teleferiğe bindim. Evet itiraf ediyorum gaza geldim. Ama gelmez olmayı diledim o iğrenç küçüçük kabin bozuntusunun içinde. İlk başta ben de gülücükler saça saça oturdum. Ayağım karada tabii o aralar. Derken hareket etmeye başladı. Ben de hala 32 diş gösterme hali devam ediyor tabii…. Küçük kabin bozuntusunda 4 kişiyiz bu arada ben , eşim ve bir adet Çinli çift. . Ben durmadan bir eşime sırıtıyorum, bir dönüp genç çifte . . Onlar da bana . . Böyle sırıtmalar devam ederken o aptal makine bozuntusunun iyice yükseldiğini fark ettim. İncecik çelik kablo üstünde küçük bir kabin. Üstelik bizim önümüzde , arkamızda bir yığın kabinler . Hatta yan tarafda da ayrı bir hat aynı bizimki gibi. Vay anam vay… Neymiş tepenin öteki tarafında köpek balıklarının havuzu varmış , onları görmek gerekmiş. Ben de çok istiyorum o heyecan verici balıkları izlemeyi ama bu şekilde ulaşmayı değil…

Gittikçe gittik , bir ara hızı kesildi’’ tamam ‘’dedim ‘‘ahanda kaldık şimdi burada’’. Meğer öyle olurmuş, yükseğe çıkarken yavaşlarmış iyice. . Esas vuruş yolun tam yarısında lap diye durmasıyla oldu. Durdu , neymiş manzara izlettiriyorlarmış.

-Itır bak gerçekten manzarara nefis. ’

-Ben inmek istiyom.

-Aç gözlerini, bak deniz çok güzel.

-Köpekbalıklarının ben….

-Evyah sallanıyor, haydaaa’ (eşim de beni telkin ediyor bakar mısınız)

-Anne, inmek istiyomm

-Az kaldı şu tepeyi geçince…

-Deminde öyle demiştin bir tepe geçtik ama hala buradayız.

-Yok yok bak gidiyoruz gelecek birazdan.

-Birazdan oldu hala gelmedi.

-Off sakın aşağıya bakma uçurum valla

-Anaaa, ben inmek istiyom

-Bu ses de ne ? ben de tırsıtım şimdi,

-Hep senin suçun , kara yolu yok muydu? ben inmek istiyom

-Rahatla bak geldik

-Oh, bitti, heh heh heyecanlı imiş…

Ertesi sabah gazetelerden okuduğumuza göre , bizden sonra sistem 4 saatliğine bozulmuş . İnsanlar havada asılı kalmışlar.

Ben bi daha almamayım mümkünse…

Itır Arayıcı