Bir Kuzeyden Bir Güneyden-2 ( Uzungöl )

Ben Uzungöl'ü foto-tablolarından görürken manzara görünümünü ters algılıyormuşum. Bunu Uzungöle gidince anladım. Uzungöl, maçka inanç ve arkeolojik kaynak değerleri ile doğal zenginliklerin kaynaştığı, Altındere Milli parkıyla birlikte Turizm ve mesire yeri olarak Trabzon'da Hatta Türkiye'de ilk akla gelen doğal zenginliklerimizdendir.

Manzara resim tablolarında görüpte gitmek istemeyen olmaz zannederim. Gerçekten fotoğraflarıda güzel çekiyorlar. Hele birde fotoğrafı alınan mahal hayal cenneti gibi zümrüt yeşilleri içinde maviye karışmış yeşille yıkanmış gölse o zaman akla gitmek ve görmek gelir.

Siz en iyisi Trabzon'dan sabah erkenden yola koyulun! Çamlıburunda hamsi mönüsünden bir karın doyurun. Ver elini yayla deyin. Hem yayla yaylayın hem güzellikle yeşillerin içinde yeşilsuyu seyredin. Yol güzel ikibinlerin öncesinde büyük onarımla ulaşım kalitesi arttı. Sahildeki Of ilçesine 38 Km. bağlı olduğu Çaykara İlçesine 19 Km.

Yeşil vadiler içinden çay yeşili ile kayın yeşili sizi sinesine çekerken, ladin yeşili ile irtifa kazanıp yükselirsiniz.Dar vadiler mavi gökyüzünü yeşil ağaçları ile kapatırken gök yüzünün en geniş göründüğü alanda önümüze ortası mavi sahilleri yeşil şirin bir göl çıkıveriyor. Ama acele etmeyin! onun önünde duvar tablolarında gördüğümüz karşı taraftaki şirin köy ve uzun minareli cami gölün önünde. Geldiğimiz yerde rakım 1090 m.

Fİ tarihinde dağlardan inen erozyon ve heyelan malzemesi vadinin önünü tıkayıp arka tarafta set gölü olarak Uzungölü oluştururken, set üstünde de işte o tablolardaki köy yerleşimine güzel bir arazi hediye etmiş. Şimdi burada eski yoldan kalma taş köprüyü görerek birkaç ticari ünite ve camiyi geçip yolun devamındaki göl kenarında duruyoruz. Burası belde olunca temizlik ve diğer hizmet ve bakımda ihmal edilmiyor. Çünkü belde ekonomisinde turizm sektörü önde gidiyor.

Karşıtaraf kuzeye bakan güney yamaçlar oldukça dik ve ladin ormanıyla kaplı.Bu ormanları bilmeyenler açık alandan orman içine girince gece olduğunu zannederler ki ormanın altı karanlıktır. Bu ağaçlar gölge ağacı, yani gölgeye dayanıklı olduğundan alt dalları kurumadan hayatiyetini yani yeşil canlılığını korur. Bu nedenle tepe çatısı tam kapalıdır. O yamaçtanda bu taraflar seyredilebilir içinden ormanyolu bulunmaktadır.

Güneye bakan taraf sol yanımızı göle bakmaktan terste kaldığından fark etmeden pansiyon tesislerine doğru gidiliyor. Gölün güneyinde, Haldizan deresi yanında yer alan özel sektör tarafından yapılmış otel ve restoranlar var ancak kuzey vadi düzlüğünde de ahşap pansiyon ve bungalovlar yayla uykusu için birebirdir. Tabi sahilden gelenlere, bura insanları ise daha yükseklerdeki yaylalara çıkıyorlar. Bu gölün çevre su alanları da bu yayla civarlarında birsürü küçük gölcükler. İşi olmayan tatilciler dağ yürüyüşü ile hem yaylaları hemde dağ göllerini gezebilirler.

Uzungöl bir belde-köy, yayla ve eğlence yeridir. Turistik pansiyonları, alabalık lokantaları, küçük resort tipi otelleri ve doğal manzarası ile, az bulunur güzellikte gezi ve konaklama yeridir. Turizmin değişik aktiviteleri için potansiyel mevcuttur.Uzungöl doğal manzara izleme, yürüme, tırmanma ve botanik-flora (bitki örtüsü araştırma) yaban hayatının heryönü incelenebilir.

Gözler gökte mavi dışında hep yeşil görmek isterse buraya gelmek lazım. Renklerin cennetide sonbaharda yine burada. ladin göknarlar arasında kayınların alev renkleri sarıdan kırmızıya sıcak renklerin çiçek bahçesidir. renkli sonbahar ormanları yeşille birlikte burada kucaklaşıyor. Göl sabit olup baraj gölü olmadığından yüzey seviye farklılıkları olmaz. Bu nedenle çevresi yeşil su bitkileri ile ormanla su arasında birleşmeyi sağlar.

Bir Km. uzunluğu 500 metre genişliği ile billur gibi suları çevre ormanların içinde görüntülendiği su aynası gibidir. Misafir hizmet tesislerini doğuya doğru geçip gezinti yapınca göl alanın korunması için yapılan duvar benlerin peş peşe doğal şelale görünümünde ayrı bir güzellik kattığı dereboyu görünüm sakin ve huzur verici doğal ortamın engüzel köşelerinden oluğunu söylemeye gerek yok.

Burada doğal alabalık var, peki susamurları nerede dedim! birtane getirdik balık koymadı yedi dediler. Demekki onların yerini insanlar almış olmalı.

Siz dinlenmek mi istiyorsunuz işte burası öyle bir yer.