Bir muallimin hatıra defteri .25 : Mareşal Fevzi Çakmak geçiyor

(Balıkesir istasyonu bir büyük buluşma yeri gibidir. Be kez oradan  Mareşal Fevzi Çakmak’ı uğurluyorlar. O günler sinemalarda üç filmin birbiri peşi sıra seyredildiği günler. Sinema en büyük eğlence. Ve 1940 nüfus sayımı yapılıyor. Bizim öğretmen adayımız da Sayım Memuru  oluyor ve gurur duyuyor…)

6.Teşrinevvel (Ekim).1940
Çanakkale’den askeri tetkiklerinden dönen kıymetli Mareşalimiz Fevzi Çakmak dün akşam Balıkesir’e geldi. Bu gün sabahleyin 10’nda Kütahya treniyle Ankara cihetine hareket etti. İstasyonda büyük merasim yapıldı.

Bu vesile ile Mareşalimizi ikinci defa Balıkesir’de gördüm. Birinci defa 1931 yılında Safranbolu’dayken görmüştüm.

Öğleden sonra samimi arkadaşım Galip, Hüseyin ve ben üçümüz Halk Sineması’na giderek üç film seyir ettik. Bilahare  mektebimize döndük.

7.Teşrinevvel. 1940
Birkaç gün evvel samimi arkadaşım Galip Ünal Kütahya treniyle Çerkeş’ten geldi. İki buçuk ay tatil dolayısıyla ayrılıktan sonra birbirimizle kavuştuk. İlk görüşmemizde boyuna ailelerimizden, öteden beriden konuştuk.

İstanbul’da oturmakta olan telgraf memuru Hıfzı Bey’in ve Zübeyde Hanım teyzemin kızı takriben  onaltı onyedi yaşlarında Melahat, tahminen bundan bir ay kadar evvel beyin hastalığı yüzünden vefat etmiş. Galip’ten öğrendiğim bu haberden pek çok müteessir oldum.

8.Teşrinevvel.1940
Bu gün sabahleyin Jimnastik öğretmenimiz Şahin bey Ankara’ya izci olarak gideceklerin numaralarını bildirdi. Ankara’ya gideceklerin hepsinin sayısı kırksekiz. Bu sene ben de Ankara’ya giderim diye ümit ediyordum; lakin kısmet değilmiş , gidemiyorum.

İnşallah artık Allah sağlık ve muaffakiyet verirse , öğretmen olunca giderim. Talebeliğimizde gidebilseydim, tabii daha şerefli olacaktı.

9.Teşrinevvel.1940
Bu gün öğleden sonraki mütalaada kıymetli Direktörümüz Bay Nuri Ormancı bizi konferans salonuna toplayarak nasihatlarda bulundu.

Müdür Bey bir baba şevkatiyle bize öğütler verdi.
Toplantıdan sonra izin verildiğinden şehre çıktık. Defter kalem gibi ihtiyaçlarımızı temin ettik.
İki gün evvel Bandırma’dan Efendi Ağabeyimden mektup aldım. Samimi arkadaşım Galip, Recep, Hüseyin’le beraber mektebimizin bahçesinde oturduk ve konuştuk.

14.Teşrinevvel.1940
1940 Umumi Nüfus Sayımına iştirak için bizim Şubeden altı arkadaş bu gün öğleden sonra vilayete gittik. Vali Recai Güreli Sayım hakkında izahat verdi. Ben III numaralı Sayım Mıntıkasına sayım memuru olarak tayin oldum. Kontrolumuz ile birlikte mıntıkamıza giderek sayım günü yazacağımız evleri gezip gördük. Bizim mahallede Kemal  Çetin, Ahmet Topuz,Tayip, Ahmet ve “Hasan’ın vazifeleri var. Böylece bu genel nüfus sayımında ben de üzerime vazife aldım.

15.Teşrinevvel.1940
Bu gün mektepte 3.dersten çıktıktan sonra Galip’le ikimiz bahçeye çıkarken Efendi Ağabeyim’le buluştuk. Efendi Ağabeyim Gönen Ortaokul müzik öğretmenliği için Bandırma’dan burasının Maarif Müdürlüne istida getirmiş.

Efendi Ağabeyim’le mektebin bahçesinde yarım saat kadar görüştük. Sonra ayrıldık. Efendi ağabeyim bu gün Bandırma’ya döneceğini söyledi. Bana da harçlık verdi.

Hayrullah ve Galip’le de görüştüler. İnşallah Efendi Ağabeyim Maarife girer.

20.Teşrinevvel.1940
Bu gün Umumi Nüfus sayımı yapılacak. Nüfusumuz 1927’de  14 , 1935’de 16 milyondu. Bakalım bu gün ne kadar çıkacak?

Ben de Balıkesir 6 Eylül Mahallesinde Nüfus sayım Memurluğu vazifesi aldım. Kontrolumuz Maliye Muhasebe Müdürü Emin Bey. Bu sabah 6.15’de kalktık, kahvaltı yaptık. Sonra sayım memuru arkadaşlarla 6.Eylül Mektebi’ne gittik. Orada hemen vazifemize başladık. Ben tam 9.15’de bitirdim. Saat 11.307da hepimiz bitirdik. Sayım zamanımızda pek çabuk vakit geçti.

(Gencimiz  Balıkesir’de nispeten sakin günler geçirirken , dışarıda neler oluyordu? 7.Ekim.1940’da Alman ve İtalyan birlikleri Romanya'yı işgal etti. 21. Ekim’de İngiliz uçakları Berlin’i dört saat boyunca bombaladı.  Türkiye’de 20.Ekim’de yapılan Genel Nüfus sayımı sonuçlarına göre Türkiye’nin nüfusunun: 17.820.950.olduğu anlaşıldı.)