Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ekim '06

 
Kategori
Ramazan
 

Bir ramazan klasiği : Mukabele

Bir ramazan klasiği : Mukabele
 

Bugünkü yaygın anlamıyla, bir hafızın okuduğu Kur' an-ı Kerim' i, dinleyenlerin mushaftan takip etmelerine, mukabele denmektedir. Üç aylarda, özellikle de Ramazan'da, camilerde, mescitlerde ve evlerde, günün belli saatinde hafızlar tarafından okunan Kur'an' ı dinleyerek hatim indirmek, öteden beri bir gelenek haline dönüşmüştür.

Aslında geleneğin başlangıcı, Kur' an' ın peygamberimize Cebrail tarafından âyet âyet getirildiği döneme kadar dayanır. Cebrail' in ramazan aylarında her gece gelerek peygamberimizle o zamana kadar inen âyetleri karşılıklı okuyup kontrol etmelerine de mukabele adı verilir.

Kur' an' ın ramazan ayında bulunan kadir gecesi indirilmeye başlanmış olması ve peygamberimizle Cebrail arasındaki mukabele olayının yine bu ayda yapılmış olması, bir ibadet özelliği taşıyan Kur'an okumanın bu ayda daha da sevap kabul edilmesi, mukabelenin müslümanlar arasında yayılmasına ve yaygınlaşmasına vesile olmuştur.

Tarih boyu İslâm ülkelerinde mukabele okuma ve okutma işi şevkle, heyecanla sürdürülürken, Topkapı Sarayı Müzesi Hırka-i Saadet dairesinde gece gündüz 24 saat mukabele okuma geleneği, günümüzde de devam etmektedir.

Güzel sesli bir hafızın belli makamlara uyarak âhenkli bir musiki ile okuduğu Kur'an, gerçekten insanları farklı biçimde etkilemektedir. Bir taraftan böyle manevî bir lezzeti tatmak, bir taraftan da Kur'an'ı okunurken takip ederek hatim indirmek, ayrıca yanlış okuma riskini de ortadan kaldıracak şekilde bilen birini dinlemiş olmak, müslümanlara ayrı bir memnuniyet verir.

Kur'an okumasını bilmeyenlerse sadece hafızın okuyuşunu dinleyerek, onun makamlar arasında yaptığı gezintiyle, bir musiki ziyafetine dönüştürdüğü kıraatin tadını çıkartmaya çalışırlar.

Otuz cüzden oluşan Kur'an'ın her gün bir cüzü okunmak suretiyle 30 Ramazan'da hatmin baştan sona tamamlanması idealdir. Kimileri 3 gün önceden başlayarak, duanın Kadir gecesi yapılmasına özen gösterirler.

Kur'an'ı baştan sona kadar okumaya, hatim indirmek denir. Kur'an okumayı bilmeyenlerin, hatta bilse de ne dediğini anlamayanların, hatim indirmenin yanısıra, hiç değilse zaman zaman güzel bir tercümesini de okuyarak, Kur'an'da neler anlatıldığını, bizden neler istendiğini, yapılması ve yapılmaması gereken şeylerin neler olduğunu anlayıp bilgi sahibi olmaları gerekir.

Bilinçsiz yapılan ibadetlerin değeri olmadığı gibi, anlamı bilinmeden okunan bir metin de insanı amaca ulaştırmaz.

Kur'an okumayı ibadet sayan anlayış, onun bize verdiği mesajların anlaşılıp uygulanması esasına dayanır. Ne dediği anlaşılmadıktan ve dedikleri yapılmadıktan sonra, gereksiz tekrarın sağlayacağı hiçbir fayda yoktur.

Sözgelimi, bir kapıcının eline alınacak şeylerin listesini bir kağıda yazarak verseniz, onun bu listeyi defalarca okuması, sizin isteklerinizin gerçekleşmesi konusunda hiçbir sonuç sağlamaz. "Bir ekmek, bir gazete, 250 gr. peynir, bir süt, bir küçük bal alınacak" yazan liste, ertesi gün, daha ertesi gün, durmadan tekrarlanıp sadece okunsa, siz açlıktan ölmeye yüz tuttuğunuz gibi, kapıcı da görevini yapmamış olur.

O sebeple, Kur'an okuyanlar, onda yazan âyetlerin anlamını da öğrenmek ve bu anlama göre yapılması gereken şeyleri yapıp, yapılmaması gereken şeylerden uzak durmak zorundadırlar.

Aksi takdirde indirilen hatimlerin, okunan ve dinlenilen mukabelelerin hiçbir anlamı kalmaz.

 
Toplam blog
: 859
: 979
Kayıt tarihi
: 21.06.06
 
 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, ekonomik..