Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ağustos '06

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bir sonbahar özlemi vardır içinde...

Bir sonbahar özlemi vardır içinde...
 

Yenilenmek için en iyi zamandır sonbahar. Kalkıp kendinden gitmek için ve kendine yeniden gelmek için. Tıpkı dökülen yapraklar gibi kederinden, öfkenden, üzüntünden ve hayatındaki bütün o acıklı şeylerden arınıp, parkın ortasında çırılçıplak duran bir ağaç gibi durmak için hayatın ortasında.

Yazın tozu kaplamıştır üstünü başını ve kendini göremez olmuşsundur. Güneş yakmıştır içini. Yağmuru özlemişsindir bir de. Hani o birden bastıran ve seni mutluluktan şaşkına çeviren yağmurları. O çok şikayet ettiğin kış en güzel yanlarıyla gelmektedir aklına şimdi. En çok da kış akşamları. Sıcacık odanda, uçuşan notalar içinde sarhoş, kitabına gömüldüğün akşamlar. Ya da belki bir fincan kahvenin eşlik ettiği romantik bir film izlediğin akşamlar. O filmi izlerken döktüğün gözyaşını bile özlemişsindir.

Yazın o yapış yapış sıcaklığı alıp başını gitsin istemektesindir şimdi. Sonbaharı deli gibi özlemişsindir. Hani o balkon akşamlarında birden ürperip, ince pembe bir hırkayı sırtına geçirivermeyi, asfaltta noktacıklar bırakan yağmur damlalarını özlemişsindir. Daha sonbahar gelmeden sabırsızca dolabından çıkardığın kışlık kazaklarından yayılan naftalin kokusuyla sarhoş oluyorsundur belki de...

Belki planlar yapmaya başlamışsındır bile. Diyosundur ki içinden "Şimdi yeniden başlama zamanı." Tıpkı okula yeni başlayan çocuklar gibi heyecanla sarılmayı özlemişsindir hayata belki de. Sabahları işe giderken ve dolmuş beklerken yanından geçiveren bir grup neşeli okul çocuğu geçmektedir aklından. Tüm yaz boyu göçmen kuşlar gibi ortadan yok olan o neşeli çocuklar geri döneceklerdir. Yine kendilerine dikkatle bakanların içine hayatın o tatlı ışığını salıvereceklerdir bunu yaptıklarından habersiz. O çocukları özlemişsindir şimdi.

Dolmuşları tıka basa dolduran o uykudan mahmur kalabalığı bile özlemişsindir belki. Hani sana yalnız olmadığın hissini veren o kalabalığı. Şimdi tatil yorgunudurlar. Şortlarını, tişörtlerini çıkarıp içlerini karartan o takım elbiseleri giymek zor gelmiştir onlara. Ama kimbilir belki onlar da özlemişlerdir sonbahara ait birşeyleri.

Belki soğuktan titremeyi bile özlemişsindir. Hani buz gibi sokaktan hızlı adımlarla evine koştuğun ve yüzüne çarpan sıcaklıkla kendine geldiğin günleri. Masada buharı tüten bir kase çorbayı bile özlemişsindir hatta.

İçinde olduğunda hiç de önemsemediğin pek çok şeyi özlemişsindir. Şimdi sadece bir sonbahar özlemi vardır içinde. Seni yeniden kendine getirmesini umduğun tatlı, sarı bir sonbahar. Hani çoğuna hüzün veren ama senin damarlarını yenilenmenin enerjisiyle dolduran bir sonbahar. Kasvetinin yerine huzuru koyduğun, sarı yaprakların bitişi, tükenişi değil bir süre sonra yeşermenin yeniden tazelenmenin habercisi kabul ettiğin sonbahar.

Şimdi bir sonbahar özlemi vardır içinde... Tatlı, sarı ve ışıklı bir sonbahar...

BLOG RESMİ: Jacob CATS http://www.wga.hu/html/c/cats/autumn.html

 
Toplam blog
: 408
: 1090
Kayıt tarihi
: 17.06.06
 
 

Gazetecilik okudum... Ama gazeteciliği sırf yazabilme serüvenine bir adım daha yaklaşabilmek için ok..