Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ocak '12

 
Kategori
Kitap
 

Bir tarih saklar Sahaflar Çarşısı

Bir tarih saklar Sahaflar Çarşısı
 

Eskiye ve daha çok yıllarca özelliğini korumuş, eskinin izlerini hala üzerinde taşıyan eşyalara, eserlere zaafım büyük.

Açık konuşayım; klasik döşemelerden, eskiyi andıran tarzlardan ev dekorasyonunda pek hoşlanmam ama birkaç eser bulundurmayı da severim.

Bunların başında kitaplar gelir.

Paylaşmayı seven ben söz konusu kitap olduğunda bu paylaşımdan hiç hoşnut olmam. Kime ne kitap verdiysem peşine düşerim. Belki hiç hoş bir huy değil ama okuyan da geri getirme huyu olmadığından bu konudaki kontrolü elden bırakamam.

Kitaplarda yaşanmışlıklarım var. Muhakkak okurken yanımda kağıt kalem bulundururum birde. Notlar alırım, hoşuma giden sözleri yazarım.

Kitaplarımın arasında mutlaka bir iki kağıt parçası vardır.

Bazen raflardan alır öylesine karıştırır sadece o notlara bakarım.

Sahaflar bu konuda vazgeçemediğim yerlerden biri. Oradaki kitap kokusu alır götürür insanı.

Saman sayfalı kitapları karıştırıp önceki sahibinden bir iz ararım.

Onlar hiç tanımadıkları, bilmedikleri evlerde başkaları tarafından hayal edilirler. Bazen bir çay damlasında, bazen altı çizili bir cümlede bazen ise alelacele alınmış bir not cümlesinde saklılar.

Gelelim Sahaflar Çarşısı’na…

Sahaflar Beyazıt Cami’nin sol tarafındaki taşlık araziyle, Kapalıçarşı’ya açılan Sedefçiler Kapısı arasındaki bölgededir. Eskiden medrese öğrencilerinin ihtiyacını karşıladığından daha çok medrese çevresinde bulunurlarmış.

1460 yılında Kapalıçarşı inşaatı tamamlandıktan sonra, bu dükkânlara Kapalıçarşı içinde yer tahsis edilmiş ve sahaf dükkânları bir araya toplanmış. Burada 1460 ve 1894 yılında gerçekleşen İstanbul depremine kadar faaliyet göstermiş; depremden sonra çarşı, o zamanki adıyla Hakkaklar çarşısı olarak bilinen bugünkü yerine taşınmış. Sahaflar 15 yy.dan günümüze uzanan bir geçmişe sahip.

1950 yılında çıkan yangından sonra tamamen yanmış ve içinde bulunan binlerce yazma eser kül olmuş. İstanbul Belediyesi yanmayan yerleri kamulaştırıp, ahşap dükkânları da betonarmeye çevirerek, çarşıyı bugünkü mimari durumuna getirmiş. Ayrıca çarşının ortasına da ilk Türk matbaacısı olan İbrahim Müteferrika’nın büstünü yerleştirmiş. Bugün çarşıda 17’si çift katlı, 23 dükkân bulunmaktadır.

İnternetin fazla yaygınlaşmadığı, bilgisayarların elimizin altında henüz oyuncak olmadığı zamanlarda, dönem ödevi hazırlıkları için kitap arardık. İlk durağımız Sahaflar Çarşısı olurdu tabii. Yani bir tarih saklar aslında Sahaflar Çarşısı. Geçmişi canlı tutar. Günümüzde turistlerin odak noktası halindedir. Ülkemizde olan hazineler yanı başımızdayken bizler tarafından değil, turistler tarafından ilgi görüyor.

Oysa İstanbul’da yaşayıp Sahaflar Çarşısı’ndan yolu geçmemiş olan yoktur herhalde. Ülkemizde olan, tarihimizden izler taşıyan yerler ön plana çıktıkça umarım henüz fırsatı olmayanlarda birçok yeri bu şekilde keşfedecektir.

 

 

 
Toplam blog
: 670
: 1923
Kayıt tarihi
: 19.12.10
 
 

İstanbul doğumlu. Kuantum Yaşam Koçu. EFT, NLP, ETKİLİ İLETİŞİM, BEDEN DİLİ gibi bir çok konuda e..