Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ekim '06

 
Kategori
Psikoloji
 

Bir tatlı huzur...

Bir tatlı huzur...
 

Şu iş yaşamı yok mu? Hangi sektörde olursanız olun ya ayaklarınız, ya kafanız, ya elleriniz ya da hepsi akşam eve gittiğinizde kullanılamaz hale gelmiyor mu?

Bir de bunların üzerine stres, iş yaşantısının şeytani oyunları, entrikalar eklenince eminim herkesin kafasından şu cümle geçiyordur; "alıp başımı bir yerlere gitsem, kimse beni bulamasa, kendimle başbaşa olsam huzurumla..."

Her ne kadar kendimi fazla yormayacağım, hakkımda düşünülenleri umursamayacağım, artık iyi niyetli olmayacağım, sürekli iyilik için çırpınıp, hayal kırıklıklarıyla başbaşa kalmayacağım deseniz bile bunu başarabilmek zaman istemiyor mu?

İşte tam bu kaosun içinde bulduğunuzda kendinizi, ne uzaklara gitmenize gerek var, ne de başka bir rahatlama tekniğine ihtiyaç var...

Minicik elleri, pamuk gibi ayakları, mis kokan yanaklarıyla size dünya halinin ne kadar boş olduğunu anlatan gözleriyle bakan bir bebeğe sarılarak, kucağınıza alarak geçireceğiniz dakikalar herşeye bedel...

Onlardaki sakinlik (tabii karnının aç olmaması ve gazının birikmemiş olması gerekiyor) sizin tüm negatif enerjinizi üzerinizden alacaktır emin olun..

Ne zaman içim sıkılsa soluğu ya yeni doğum yapmış yakınımda ya da hastanede alıyorum...

Herkese herşeyi unutturacak sağlıklı bebekler dilerim...

 
Toplam blog
: 5
: 3177
Kayıt tarihi
: 13.10.06
 
 

Psikoloji, sosyoloji ve felsefe ile yakından ilgiliyim. Tıbbi yayınları araştırmaktan keyif duyarım...