Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '07

 
Kategori
Blog
 

Blog ve yorum...

Blog ve yorum...
 

Yazmak bir tutkuysa içimizde... Yazarız...

Düşündüklerimizi... Yaşadıklarımızı... Hüzün ve sevinçlerimizi... İsyanlarımızı... Duygularımızı...

Bazan bir şiir olur bu.. Bazan da bir deneme...

Önceleri kendi kendimize bir yerlere... Örneğin bir deftere/kağıda... Veya bilgisayarda bir "metin belgesine" dökeriz satır satır.

Zaman içinde yetmez tek başına yazmak-okumak... Yakın bulduklarımıza okur... Paylaşırız.

Sonraların işi şu "blog" dedikleri... Kitlelerle paylaşmamız kelimeleri.

Neden yazarız blogda acaba? Paylaşmak için... Başkaları da okusun diye.

Okunma sayısı ve yorumlardan anlarız "yazmanın neresinde" olduğumuzu.

"Umurumda değil... Ben sadece yazarım" diyemeyiz...

Bunu diyorsak eğer, kendimizi kandırırız sadece... Sorarlar o zaman bize "Neden blogda yazıyor ve okunmaya açıyorsun yazılarını? Kendi kendine yaz, yayınlama o zaman... Ya da yaz, biriktir... Kitap çıkart zamanı geldiğinde... Paylaşma blogda yazanlarla."

Yorum blogun dinamiğidir... Okuyanın "yaz(dıklar)ımız hakkındaki" düşünceleridir... Ve bizim söylemek istediklerimizi ne derece anlatabildiğimizin "göstergesi"dir. Yaşam penceremizden gösterebildiklerimizdir.

Bize gelişme sağlar yazılarımızda... Farklı pencerelerden de bakabilmeyi öğretir... Bir konu hakkında, göremediklerimizi gösterir.

Burada yorumlara verilen cevaplar "önem" taşır...

Yazan yazmıştır "şairane" örneğin... Ama öyle bir cevap yazar ki yoruma... O yazının neden yazıldığını gösterir size.

Gerçekten iç dünyasını mı yansıtmıştır yazdıkları... Yoksa -bir arkadaşımızın vurguladığı gibi- "Tribünlere mi oynamıştır" anlarsınız.

Yorumunuzla alakasız bir tepki veriyorsa... Ve illa da "benim dediğim gibi" diyorsa... Bilirsiniz ki "sözünün üzerine söz konmasına" tahammülü yoktur... Sadece "kendi" penceresi vardır onun... Oradan bakar... O kadar yaşar.

Bir de sadece teşekkür edenler vardır... O da nezaketinden... Yorumunuzu gereksiz bulmuştur... Çünkü o söyleyeceğini söylemiştir artık... Gerek yoktur "ona göre" daha fazla söze... Anlarsınız.

Bir yazıyı okuduktan sonra... Eğer varsa yorumlara bir göz atarım... Veya bilirim daha önceki yorumlara verdiği cevaplardan tepkilerini. Ama yine de içimden geliyorsa yorum yazmak... Yazarım... O an iiçimden geldiği gibi...

Cevaplar mı?

Benim yorumladığım...

Onunsa "anladığı" gibi.

 
Toplam blog
: 139
: 1916
Kayıt tarihi
: 12.04.07
 
 

Bana biri kendini anlat dese, susar kalırım. Her konuda çılgın bir istekle konuşan ben, işte o anda ..