Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

26 Ekim '10

 
Kategori
Deneme
 

Camdaki Gerilim

Camdaki Gerilim
 

Sekiz yıl kadar önceydi, yeni bir ev almıştık. Evi inşaat halinde almış olmak, içinde istediğimiz değişiklikleri yaptırma imkanı vermişti bize. Taşınırken de gene imkanlarımız ölçüsünde eşyaları yenilemiş ve özenerek dekore etmiştik yeni evimizi.

Seviyor ve beğeniyordum evimi, arkadaşlarımın da güzel bulmaları gururumu okşuyordu. Misafir ağırlamayı seviyorduk, dost ve arkadaşlarla sık sık birlikte olmaktan hoşnuttuk.

Yalnız hepimizin dikkatini çeken bir durum vardı; her misafir esnasında ya da misafir gittikten sonra evde bir şeyler kırılıp dökülüyordu. Mesela tabak takımları, bardaklar olmayacak kazalara uğrayıp kırılıyordu. Hatta daha da ilginci bazı cam eşyanın durduk yerde patlamasıydı. Bunların arasında en bariz olanı, kızlarımın odasında asılı olan lambanın bir gün hayli gürültülü şekilde patlaması ve cam parçalarının odaya saçılmasıydı.

Cam eşyalar kırıldıkça söylediğimiz bir söz vardı; "nazar çıkıyor!" İnanca göre nazar insanı ya da eşyayı etkileyebilirdi ve tercih edileni eşyayı etkilemesiydi. Çünkü bir bardak ya da tabağın kırılması ile nazarı "ucuz atlatmış" oluyorduk.

Uzunca bir süre sonra temizlik esnasında bir vazo kırıldı. Çok değer verdiğim dostlarım tarafından hediye edilmişti ve kırıldığına üzülmüştüm. Bir benzerini ya da eşini bulmak ümidiyle Denizli'de faaliyet gösteren ve ünlü firmalara ürünler yapan Denizli Cam fabrikasına gittim. Ama aradığım vazo bulunamadı çünkü söz konusu fabrika sadece firmalara toptan satış yapıyor ve ürünleri işlenmemiş halde veriyordu. Firmalar cama kendi desenlerini vererek satışa sunuyorlardı.

Bu arada fabrikayı gezme imkanım oldu. Camın kızgın fırınlarda şekil almasını, soğutulmasını izledim. İşçilerin günlük kotayı doldurma sevincine şahit oldum, belirlenen kotanın üzerinde üretim yapıldığında prim alıyorlardı. Bütün ürünler el yapımıydı, inanılmaz bir işçilik söz konusuydu.

Bir arkadaşımın eşi olan fabrika müdürü Mehmet Bey, bana bütün bu süreci ayrıntılı olarak anlattı. Bir de camın geriliminden söz etti. Söylediğine göre camın yapımı esnasında yaşanan bu süreçler mutlaka eksiksiz yaşanmak zorundaydı. Mesela cam sıcak fırında gereğinden daha az kalırsa ya da diyelim ki soğutma ve şekli sabitleme sırasında bir aksama yaşanırsa camın kullanımı esnasında sorun çıkabilirdi.

Bir de, o hiç unutmadığım açıklamayı yaptı: "Camda belli bir gerilim vardır ve yapım esnasında bu giderilmek zorundadır. Eğer bu gerilim cam eşyanın yapımında giderilmez ise daha sonra kullanım sırasında cam kendi kendine patlayıp dağılabilir..."

Hala merak ederim, bütün gergin camlar bizim evde mi toplanmıştı yoksa gerçekten nazar mıydı?

 
Toplam blog
: 12
: 7515
Kayıt tarihi
: 24.05.10
 
 

22 yıl eğitimcilik yaptım. Ege'nin güzel kenti Denizli'de yaşıyorum. Evliyim ve iki kızım var. ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara