Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Haziran '08

 
Kategori
Edebiyat
 

Çanakkale Şehitleri'ne mektup

Gerçek Çanakkaleliler, Şehitler ve Gaziler;
Siz kendi onurunuz, namusunuz, bizim geleceğimiz için günümüzün insanının en çok korktuğu şeyi yaptınız… Ölümü göze aldınız! Aslında devrinizin koşulları düşünüldüğün de; esir düşmek, aşağılanmak hatta ezelden bu ya da çeşitli adlarla da olsa bağımsızlığını koruyarak yaşamış bir milletin torunları olarak parçalanmak ve başka devletlerin himayesine girmek ölümden de beterdi… Yüzyıllar boyu Musevi’sinden Müslüman’ına, Türk’ünden Rum’una onlarca ırktan, dinden bazen de dilden insanlar hiçbir anlaşmazlık yaşamadan barış ve huzur için de yaşamışlar. Takvim yaprakları 20. yüzyılın başlarını özellikle de 1910’lu yılları gösterdiğinde bombalar patlamaya başlamış… Ve perde açıldığın da savaşın gerçek yüzünü belki de ilk kez bu kadar acı görmüştünüz. O sis ve gürültünün için de “neden, niçin...” gibi tek bir soru soracak vaktiniz olmadığını bildiğiniz için hemen atladınız o kurşunlarla dolu sahneye… Sizin, hepinizin önce baba evinden çıkarken “Hakkını helal et” cümlesi, sonra cepheler de sonsuz çığlıklar eşliğin de “Allah, Allah…” kelimesi dökülmüş her birinizin dudaklarınızdan.

O tepeler, siperler, dağ, taş, toprak , … sırf sizin değil… On sekizine henüz basmış yada o kadar bile olmayan, o toprakları ilk gördüğünde “Cennet” sanan beş yüz Anzak’a, bir o kadar Fransız’a, İngiliz’e hatta bu toprakların varlığından bile habersiz Avusturyalılara mezar daha binlercesine de cehennem olmuştur. Sadece savaşın geçtiği o cepheler, topraklar değil tüm vatanın sınırları onlarca milletten, ırktan, .. yüzlerce insanın kanlarıyla sonsuza dek silinmeyecek kan kırmızısına boyanmıştır!..

Siz, eş zamanlı yada birbirinizden saatler, günler bazen de haftalar sonra yine zamanın koşulları nedeniyle birbirinizden habersizce yaptığınız o kahramanlıklarla, adınızın bilinenin aksine; Seyit Onbaşı, Kınalı Ali, Ezineli Yahya Çavuş’la kalmadığını gösterdiniz. Bir askerin, bir insanın ulaşabileceği en yüksek mertebe sizin! Siz hayattayken cehennemi gördünüz, görmekle de kalmayıp en derinden yaşadınız… Elli bine varmamıştı kan kardeşinizin sayısı o anda; ama şimdi milyonlarda… Hala sizin yanınıza en büyük şevk için de giden kardeşlerimiz, çocuklarınız umarım size gerçekleri söyleyerek sizi üzmezler. Eğer; size gerçeklerden bahsederlerse sakın üzülmeyin. Çünkü; bizim geleceğimiz sizin şerefiniz âdeta “Ergenekon” gibi olacak! Düşman bizi uyur sansın ki biz de gerçek gücümüzü sabrımızın ve azmimizin eşliğin de göstererek ödeyelim size “Vatan” borcumuzu. Biz o borcu ödeyene kadar hakkınızı helâl edin. Unutmayın bu vatan sizin kardeşlerinize, çocuklarınıza, torunlarınıza sizden sonsuza dek emanettir! Kınalı Ali’nin kınası sönse, Seyit Onbaşı’nın gücü bitse, Ezineli Yahya Çavuş’un cesareti tükense de, sizin siperlerinize artık önce biz kalkan oluruz sonra nicelerinin kurumak bilmeyen kanlarıyla asla geçit verilmeyecektir düşmana!

Sizin zamanınız da vatan son umuttu! Şimdi de öyle… Emanetinize âdeta bir çocuk gibi baktığımızı bilin. Elbette her çocuk düşer; fakat sizin o asil ve cesur kanınızı taşıyan bir evladın ağlamaya hakkı yoktur. Hiç merak etmeyin, emanetiniz arada bir kötü günler geçirse de onu büyüteceğimizden ve yücelteceğimizden kuşkunuz olmasın. Bu vatan da yaşayan her birey bilir ki, siz ancak o zaman kandan göle dönen siperleriniz de rahatla uyursunuz. Uyuyun da ;çünkü artık biz uyandık. Sizin kanınız aktıkça bizim de canımız artacak, her gün yeni bir bireyimiz yanınıza gelirken bir başkası uyanacaktır!

Size bu mektubu yazarken her satır da yüreğim çarptı, gözüme televizyonda, videolarda gördüğüm o savaş manzaraları geldi. Ben değil olayları yazmak izlerken bile çaresiz kalırken siz yaşayarak çarenizi kendiniz yarattınız. Ben hiçbir şeyin sonsuzluğuna inanmam. İnsanoğlu sonunu bilmediği şeyleri sonsuz olarak tasvir etmiştir hep. Onca sonsuz sıfatını alan şeyin yanı sıra bence en çok sonsuzluğu cesaretiniz, azminiz ve sevginizle siz hak ediyorsunuz.

Sonsuzluğu bulamamış,

bir emanetçiniz...…

 
Toplam blog
: 6
: 3289
Kayıt tarihi
: 22.06.07
 
 

Lise öğrencisiyim. Kalabalık ortamları pek sevmem. Gelecekle ilgili geniş çaplı planlarım vardır hep..