Çankaya Kızılay toz toprak içinde!

* Cumhuriyet Gazetesi Ankara ekinde, Haziran 2009'da yayınlanan yazıya göre, fen işlerinden sorumlu Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı, Kızılay merkezindeki bazı cadde ve sokakları (Yüksel Caddesi, Karanfil ve Konur Sokak) kastederek "oralar işportacı işgali altında. Uzun süredir böyle bir kullanım söz konusu. Birde orada sokağın dokusunu ve yapısını kötü etkileyen ticari kullanımlar söz konusu... Kötü kullanımlara izin vermeyeceğiz" açıklamasından bir yıl sonra sokak yenileme çalışmaları başlatılmıştır.

* Çankaya Belediyesinin yazın ortasında başlattığı çalışmalara sokak esnafı şiddetli tepki göstermektedir. Bu konuda 'Hosta Piknik' ve 'Gür Kopyalama' yetkilileri ile 'Lila Bazaar' sahibi ve diğer esnaflar Cumhuriyet/Ankara ekine (sayı 319) yapmış oldukları açıklamalarda "işlerinin %50 azaldığını, %70 zarar ettiklerini, etrafın çok kirlendiğini, ilave tadilat yapmak zorunda kaldıklarını, her yerin toz toprak içinde olduğunu" söylemişlerdir.

* Kızılay kent merkezi yenileme çalışmaları amacıyla; (Yüksel Caddesi, Karanfil ve Konur Sokak) yazın ortasında, sıcakta kazılmış, bozulmuş ve toz toprak içinde bırakılmıştır! İnsanlar, bu sıcak havalarda, kafeterya, restoran vb. yerlerin önündeki açık alanlarda oturamaz hale gelmiştir.

* Yanlış planlamayla, bahar aylarında yapılması gereken işler, yazın ortasında yapılarak, işletmeler istemeyerekte olsa zarara uğratılmıştır! Belki de hiç gereği yokken, yayalara açık-taşıtlara kapalı olan bu alanlarda, sokak döşeme kaplaması ve kaldırım taşı değişimi vb. imalatlar nedeniyle, kaynakların israf edilmiş olabileceği kanaatindeyim.

* Öte yandan, Belediye Başkanı "Çankaya Belediyesi olarak sorunları yerinde tespit ediyoruz. Bunun için ülkemizde belediyecilik alanında, örneği görülmemiş bir halkla ilişkiler çalışması başlattık" diye basına demeç vermiştir. Görülmemiş halkla ilişkiler neymiş acaba? "Çankaya Çözüm Merkezi" ve "Muhtarlık İletişim Merkezi"ni yaşama geçirdiklerini, belli mahallelerde "anket uygulaması" ile sorunların tespitini yaptıklarını söylemiştir!

* Sorunlar herhalde böyle tespit edilemez! Sorunlar, belediyeden maaş alan çalışanların bir plan dahilinde yönlendirilmesi ile tespit edilir! Bana göre; her semt için en az ikişer-üçer gruptan teşekkül edecek, üç veya beş teknik elemandan oluşacak, sürekli mahalleleri tarayacak acil-bakım-onarım ekipleri oluşturulmalıdır.

* Ekipler (merdivenli yol, bordür-kaldırım tamiratı, imar uygulaması sonucu belediyede kalan arsa-arazi parçalarının çöplük olarak kullanımlarının önlenmesi, yeşil alana dönüştürülmesi, teraslama yapılması vb.) eksikleri yerinde tespit ettikten sonra, keşiflerini düzenlemeli, programa alınmalı ve uygulamaya konulmalıdır.

* Yurttaşların muhtarlara yapacakları talepler ile sorunlar çözülemez. Bu ipe un sermek, işi yurttaşların üzerine yıkmak, sorumluluktan bir biçimde kaytarmaktır. Çünkü muhtarlar bu konularda üstünkörü bilgilere sahip ve bir biçimde belediye yönetimine bağımlı olduklarından, belediye çalışmaları konusunda memnuniyetsizliklerini ifade eden ve talepte bulunan yurttaşlarla tartışacaklar ve işleri geçiştirebileceklerdir. Onların büyük çoğunluğu evrak imzalayıp üç kuruş almanın peşindedirler.

* Çankaya'da; parklar bakımsız bırakılmakta, trotuar tamiratları zamanında yapılmamakta, sokaklara gündüz saatlerinde çöp bırakılmakta, katı atık toplayıcıları onları dağıtmakta, zabıta denetim yapmamakta ve yaptırım uygulamamaktadır. Yukarıda bahsettiğim konularda, sadece Dikmen semtinde, yetkililer görmek isterlerse onlarca örnek görebilirler!

* Belediyede "Fen İşleri, Park ve Bahçeler, Temizlik İşleri ve Zabıta" birimleri doğru dürüst çalışmadığı, tamir-tadilat işlerini zamanında yapmadığı, parklara bahçelere bakmadığı, sokakları temiz tutmadığı takdirde, belediye başkanı "ağzıyla kuş tutsa" halka yaranamaz...

foto: Çankaya Kızılay Meydanı