Çatıları kukumav kuşlarınca beklenen kızlar (II)

Çatıları kukumav kuşlarınca beklenen

Hikayelerini, tıpkı kızları gibi kendileri yazan

Çamaşır bulaşık yorgunu asi anneler

Kapısında bacasında çakallar uluyan

Derme çatma, köy kökenli kalabalık odalarda

Kaçaklar gibi sevişir,

Arkasından birine daha gebe kaldıkları kızlarının,

Kaderleri ve kederleri kendilerininkine benzemesin diye…

Ak tülbente sarınıp, masum dualar ederlerdi…

...

Beyaz atlı prens yorgunu, , ,

Hayırsız komşu çocuklarına kaçan asi kızlar!

Kendim ettim, kendim buldum gizi içinde,

Dört duvar arası biriktirdiği incileriyle...

Yeni doğmuş bebelerine,

Yağmur damlası jileler örer

Pişmanlıklarını yüreklerine gömerlerdi...

...

Yeni doğanını sarıp kundağa

Bağışlanmış olmanın da verdiği, mutlu mesut pozlarla

Ana baba elini öpmeye giden, bağışlanmış asi kızlara

Göğsü sedef kakmalı sandıklardan çıkarılmış,

Naftalin kokulu öğütler,

Taze gibi verilir,

“Koca kapıdan kovarsa, , ,

Bacadan girilirdi…”

...

Bu arada yeni doğanlarına kendilerini adayan asi kızlar

Hayırsız kocanın haylazlıklarına kör, sağır kalıp,

Bir süre bebeleriyle oyalanırlar...

Ömür boyu saklanacak aile fotoğraflarına,

“Yelesi düşmüş at misali…”

Gülüşü fay hattı pozlar verirlerdi…

...

Hikayeleri annelerinkine benzeyen asi kızların,

Kaderleri ve kederleri de annelerininkine benzer,

Yeni doğanına devredilmek üzere…

Saçak altı saksıda bekletilirlerdi…

Hikayeleri bitse de asi kızların,

Bitmezdi başı bulutlarda...

Beyaz atlı düşleri! ...