Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ekim '10

 
Kategori
Güncel
 

CHP yönetiminin, Cumhuriyet’in 87. yılı resepsiyonunu protesto etmeye hakları yoktur ( 2.Bölüm)

CHP yönetiminin, Cumhuriyet’in 87. yılı resepsiyonunu protesto etmeye hakları yoktur ( 2.Bölüm)
 

Prof.Öner Samanlı, “Tiyaset” Söylemimi, siyaseti ti-ye almak olarak algılayabilirsiniz .Dedi (Haber)


CHP’NİN 87. YIL RESEPSİYONUNA GİTMEME EYLEMİ, CHP’YE OY VERENLERİN HAKKINI GASP ETMEKTİR ( Bölüm 2 )

....

...

Devamla….

….

MİLLİYETÇİLİK İLKESİNDEN ÇOKTAN UZAKLAŞILMIŞ DURUMDADIR

Şov ve reklam gibi sadece birlikteliğimizde adı kalmıştır.

ABD emperyalizminin boyunduruğuna kültürel ve siyasi asimilasyon politikaları gelindiği bu tarihsel süreçlerde günümüz gençliği ve Türk insanına, yurtsever olarak direnmeyeceksin, direnirsen işte halin bunlar gibi olur anlayışıyla, suçsuz gençlerin idamlarıyla milliyetçilere yada diğer anlatımla yurtseverlere izlettirilmiştir.

BÖYLELİKLE, BEYİN VE YÜREĞİ KORKAK BİR, TÜRK GENÇLİĞİNİN, ÖNÜ AÇILMIŞTIR.

Oysa, Cumhuriyetin kurucusu, bu gibi durumda neler yapabileceği hakkında, Türk gençliğini “Bursa Söylevi” ile çok güzel ve net şekilde bilinçlendirmiş aydınlatmıştır.

Yurtseverlikleri ile bilinen ve tanınan, adları hiçbir rüşvet ve iltimasa karışmamış, asla Cumhuriyet rejimine karşı gelmemiş, hilafeti ve din tacirliklerini savunmamış gazeteciler, yazarlar, akademisyenler, askerler, polis şefleri, hukukçular ve yöneticiler üzerindeki oluşturulan ve ereğinin ne olduğunu hala kimsenin çözemediği bir hukuksuz baskı ve yıldırmalar, tutuklamalar yumağının sonrasında, insanlığımız yürekliliğinden korkarak, benliklerinden kaçmaya başlamıştır.

Gençlik ve aydın insanımız, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyen, yeni bir model oluşturmuşlardır.

Ne diyor türküde;

“Şişeler, Lingo lingo lingolik
Irak-ı mı içtin sen bensiz
Çamura mı düştün a densiz
Yar yar yar yar yar yar aman”

UMARIZ HIZLA İLERLENEN BATAK YOLDAN DÖNMEK OLANAKLI OLABİLİR.

Ama bilinen odur ki, bataklığa hızla gidenlerin hiçbirinin döndükleri görülmemiş duyulmamıştır.

Sarılacağınız tutunacağınız güçlü bir dal olmadıkça…

KORKU İMPARATORLUKLARI TÜRKİYE’DE BİR BİLİNMEZDİR.

Korku imparatorluğunun temsilcilerine Türkiye’de kimse tarafından direniş gösterilememektedir.

Korku imparatorluklarının dediğine evet, yaptığına evet, yaparım diyebileceğine bile hazırlıklı, bir toplumsal sınıf ortaya çıkmıştır.

Boynu eğik ve zül altındaki millet…!

Bu duruma tepki verenler ve bizler gibi yazanlar, asılsız çeşitli senaryolarla iftiralara boğularak cezaevlerinde tutuklu bulunmakla kalmayıp, tüm aile bireyleriyle birlikte bu ülkenin vatandaşı olmaktan dolayı kin ve nefrete bürünür hallere getirilmişlerdir.

Hiçbir eylem ve devlet karşıtı suçu ve sabıkası olmayanlar bunların çoğunluğu arasındadırlar.

Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit tarafından, Ahmet Necdet Sezer’den önce 10. Cumhurbaşkanlığı teklif edilen, bu öneriyi saygın ve kişilikli nezaketiyle, “zaman zaman siyasi ve etik olaylara tepkilerim toplum tarafından bilinmekte olduğundan ve mesleğimden kopamayacağım için bu kutsal görev teklifinizi kabul etmeme, izninizi rica ediyorum” diyebilen, sonrasında da, 10. Cumhurbaşkanı olabilmesinde, Ahmet Necdet Sezer’e bu yolu açan, “Prof.Dr. Mehmet Haberal” bunlardan sadece birisi değil midir..?

10. Cumhur olmaktan bile, mesleğine ve ereklerine olan tutkularından dolayı vazgeçebilen bu tür zihniyetler ise şimdilerin “Devlete Karşı Suç Zanlıları” olarak tutuklu olabilmektedirler.

Hatta hiçbir şekilde devleti ve milletine ihanet etmeyeceğine kendimizden bile daha emin olduğumuz, kişiler kaç uzun yıldır, cezaevlerinde özgürlüklerinden mahrum olarak siyasi iradenin tercihi ile tutuklu bulunmaktadırlar.

Bugünkü açmazlara bakıldığında, şunu söylemek kesinlikle doğrudur.

Adnan Menderes ve diğerlerinin, bugünün izlenen filmle karşılaştırıldığında çok masumane şekilde idam edilmiş olduklarını söylersek acaba hata mı yapmış oluruz..?

Burada vermek istediğimiz mesaj, onların yaptıkları yanlışları savunuyoruz anlamında kesinlikle değildir.

Karıncanın yuvasına götürdüğü ile filin götürdüğü gibi bir olgudur bugünün durumu.

HALKÇILIK ÇOKTAN BİTİRİLMİŞTİR

Halklar şimdiki süreçlerde birbirleri ile kavgalıdırlar.

Turgut Özal döneminde ortaya atılan bir “Ortadirek” söylemi tabir caiz ise, milletin halklarının, bütünleşmesinden öte, kopmasında önemli etkenlik olarak karşımıza çıkmıştır.

“Ortadirek” güçlü diğer direkler karşısında fazla tutunamamış ve bir süre sonra, “benim milletim işini bilir” olgusundan da koparak sefaletiyle emperyalist burjuvazinin kucağına oturuvermiştir.

Milletin toplumsal ve sosyal toplulukları olan halk, halk olduğunu unutarak, etnik ve sosyal kimliklerinin peşine düşürülmüştür.

Türk Kürt örneğinde görüleceği üzere büyük kavganın içerisine sokulmuştur.

Kardeşin kardeşe düşmanlıklarının tohumları, Türkiye’de daima iktidara gelen sözde milli irade siyasetçilerince sabırla süslenmiş siyasi süreçlerle başlatılmış ve azimle sürdürülerek bugünkü korkunç düşmanıl doğumlar gerçekleştirilmiştir.

Bu durumların sonrasında ise, sürdürülebilir siyasi erksel politik etkiler kendini hissettirmiş, siyasi ve otoriter baskılar peşi peşine gizli yada aleni güçlerin de destekleriyle milletin yaşam felsefesine sindirilmiştir.

Yazının devamını 3. Bölümde;

“CHP, Yönetiminin, Cumhuriyet’in 87.Yılı Resepsiyonunu Protesto Etmeye Hakları Yoktur. (3.Bölüm) Okuyabilirsiniz.

….

Ne mutlu bizlerin, bu özgün ve kutsal, uğrunda yüz binlerce şehitlerin verilmiş olduğu topraklardaki Cumhuriyet hakimiyetinde yaşamamızı sağlayan Mustafa Kemal Atatürk ve memleket evlatlarına….

87. YILIMIZ KUTLU VE MUTLU OLSUN.

CUMHURİYETİMİZ, SONSUZLARA KADAR YAŞATILSIN..!

Sayın Cumhurbaşkanlığı Makamı, "Milliyet Blog Yazarları"na da üç beş "Cumhuriyet Resepsiyonu" davetini inşallah gelecek yıl göndermeyi sakın ha ihmal etmesin..!

(TABİÎ Kİ ARİF OLAN ANLAR, BAŞTA DA BEN OLMAK ÜZERE)

Saygılarımla.

….

..

İstanbul - 2010

….

ERHAN SOYSALTÜRK

Bana ulaşmak için mi..?

Buyurun, hep beraber; erhansoysalturk@hotmail.com

Allahuekber…….!

Yazarın Dipnotu:

“Bu Yazı Milliyet Blog’daki “BAŞKA BİR TÜRKİYE YOK” köşesi için kaleme alınmış bir; Erhan SOYSALTÜRK yazısıdır.

5846 sayılı, FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU Telif Hakları Yasası kapsamındadır.

Yazar ismi ve Link verilerek alıntı yapılabilir.

 
Toplam blog
: 225
: 396
Kayıt tarihi
: 12.07.10
 
 

29 Ekim 1923'te, Dünya'ya ilan edilen, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün kurmuş olduğu ve bi..