- Kategori
- Deneme
Çift başlı bir yılan

İçimizde barındırdığımız kaç ses var?
Kaskatı kesilen bedenim derin bir uykuda. Bedenimin içinde, yedi kat derinlerde bir ejderha başını kaldırıp ortalığı gözlüyor. Bütün alıcıları açık… Konuşulan her şeyi duyup kaydediyor. Dikkat kesilmiş dış dünyanın en ufak ayrıntılarına. Bir güllenin yerde yuvarlanma sesi kaplıyor ejderhanın tırtıklı bedenini. Kalp çarpıntısına eklenen müthiş bir saldırganlık nefes kesecek kadar dehşet duygusu uyandırıyor.
Tahta döşemeyi çiğneyen ayakların gürültüsüne ağlayan bir çocuğun bağırışı ekleniyor. Bedenim uyuşuklukla karışık bir girdabın içinde. Gözlerim sımsıkı kapalı. Bedenimin yaşadığına dair en ufak bir belirti yok. Ejderhanın konuşmaları derinlerden geliyor. İki farklı ruhun mücadelesi gibi… Ejderha üstün gelmenin haklı gururuyla bedenin içindeki yolculuğunu keyifle sürdürüyor. En ufak bir harekette başını kaldırıp kulak kesiliyor. Ruhumun sindiği deliği bulmaya çabalamam bir şey ifade etmiyor. Çift başlı bir yılan gibi kıvrılıyorum.
Beni bu hale getiren şeyin ne olduğunu dahi bilmiyorum. Ilık nefesin burnumdan girişini bile hissedemiyorum. Cılız bir ben var içimde. Kocaman bir ejderhanın yanına kıvrılmış bir ben. Kahredici bir kaosun ortasındayken vücudumun bu kadar uyuşuk olması korkutucu. Uyumanın tatlılığında olduğumu zannetsem de koma hali benimkisi. Işıksız bir bedenin içindeki her şey ölmüyormuş, öğrendim. Benin dibinden çıkan ufak başların hâkimiyetinde kendimi kendimle bırakıyorum. Benlerimin izin verdiği sınırlar içerisinde derin bir sessizlikte kalmayı istiyorum. Derin bir sessizlik…