Çölaşan'ın dediği gibi..

Çölaşan'ın da söylediği gibi bundan sonra ne olacağı hakkında öngörüde bulunamıyor insan, gündem sürekli değiştiği için.

Yok, operasyon gündemi devam ediyor ancak gündem içindeki gündemler değişiveriyor aniden.

Bu nedenle seçime kadar ne gelişir ne değişir kestirmek biraz güç.

Yaşanan operasyon sonrasında Erdoğan'ın artık iktidarda kalamayacağı hatta siyasi hayatının noktalanacağı seklinde düşünenler de var. Tam tersi güç kazanacağı şeklinde yorumlayanlara da rastlamak mümkündür bu günlerde.

Dedim ya gündem içinde gündem hemencecik değişiveriyor.

Dün mesela Cem Uzan çıktı uzaklardan dedi ki; 'Ben de mağdurum, beni de yeniden yargılayın' şeklinde sanıyorum Adalet bakanlığına mektup göndermiş..

Haklı mı, haklı adam..

Uzan'ın çıkışı akla hemen 'acaba siyasete geri dönebilir mi? sorusunu akla getirdi.

Öyle ya Cem Uzan'ın siyasete girmesinde en büyük desteği Washington'dan almıştı hatırlanacağı gibi..

Üstelik Erdoğan iktidara geldiği ilk tarihlerde Uzan ile dişe diş polemiklere şahit olmuştuk hatırlayın..

'Çivi çiviyi söker' misali Washington acaba  Uzan'ı başbakanlığa mı hazırlıyor? diye düşünüyor insan..

Hadi bu düşüncem 'utopik' olsun..

Ya bu sabah ki habere ne dersiniz?

'İktidar, cemaatin vakıflarını incelemeye alıyor' haberine?

Bakın, bişey söyleyeyim, Erdoğan'ın cemaat ile ilgili tutumunu kararlı bir şekilde devam ettirir ve cemaat kadrolarını tamami ile etkisiz hale getirip saf dışı edebilirse tekrar güç kazanabilir.

İnceleme haberi nasıl gündem içindeki gündemi değiştirmeye yol açıyor farkındasınız değil mi?

17 Aralık operasyonu ile ilgili çeşitli rivayetler var biliyorsunuz sevgili okurlar..

Washington, 'muhafazakarlığın daha ilerisi zarar getirebilir' düşüncesi ile bu operasyonun bir cemaati bitirme planı olarak algılamak mümkün olabilir mi?

CHP+Cemaat formülü de Washington'un dış siyaset taktiği gibi de düşünülebilir..

Önceki yazılarımda da belirttiğim gibi Erdoğan her an değişebilir.

Şimdiye kadar Cumhuriyet ve Atatürk ile ilgili çıkışlarını, cemaate göndermeler yapıyordu şeklinde de algılamak mümkün değil mi dir?

Cemaatın tümü ile saf dışı edildiğini (düşünsel olarak değil, devlet içindeki yapılanma) düşünürsek ve de Erdoğan'ın güçlü manevra yeteneğini hesaba kattığımızda karşımıza büyük değişim fotografı ile karşılaşmamız olası dahilindedir diye düşünüyorum.

Tabi bu düşünceler, her an gelen yeni haberlere göre düşünebiliyor insan.

Emin Çölaşan da yazısında 'bizler de sizler gibiyiz. Sizlerin bildiği ve sizlerin öngörünüz kadar öngörebiliyoruz bundan sonrası için. Kimse sağlıklı öngörüde bulunamıyor' diye belirtti.

Bakalım yarın nasıl bi haberle uyanacağız güne?