Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mart '09

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Dağ Habertürk doğurdu!

Dağ Habertürk doğurdu!
 

Parlak kâğıt, dar gazete... Hepsi bu.


Aylardır sözlü reklamı yapılan ve sonunda geçtiğimiz günlerde her türlü reklamı yapılan Habertürk gazetesi çıktı. "Farklı" deyip durdukları gazeteyi merakla bekleyip aldım. Ben iki fark gördüm. Bunlardan biri dergi kâğıdı kalitesinde bir kâğıda basılmış olması. İkincisi ise diğer gazetelerden farklı boyutu. Bir sürü ek vermesini siz boşverin. Hepsini toplasanız gazete gibi gazete ortaya çıkmıyor. Zaten gazetenin diğer gazete boyutlarından farklı olması da okuru düşündüklerinden değil. Daraltılan gazete boyutundan oldukça iyi kâğıt kârına geçilecek. Şimdilik deneme fiyatı olan 50 Krş ancak bir hafta sonra 75 Krş olacak.

Her hangi bir yayın organını aldığımda önce künyesine bakarım. Habertürk'de de öyle yaptım. Genel Yayın Yönetmeni elbette Fatih Altaylı. İlginç olan Türkiye'de bu kadar deneyimli gazeteci varken Yayın Danışmanı'nın Murat Bardakçı olması.

Sonra gazete sayfalarında dolaşmaya başladım. Üçüncü sayfada Pakize Suda köşesi var. Altıncı sayfaya geldiğimde ise Anadolu'nun köy kahvelerinden birine girdiğimi sandım. Çünkü bu sayfada "Selamün aleyküm" diye başlık atıp yazı yazan tesettürlü bir bayan var. Sonraki sayfalarda alıştığımız formatıyla Fatih Altaylı ve Murat Bardakçı var. Ekler ise İstanbul, ekonomi, pazar, magazin, spor...

Ne kadar değişik gazete değil mi?

Böylesine güzel baskılı bir gazete yapıyorsunuz hiç değilse düşünce yazılarına da yer verseniz iyi olmaz mıydı? Örneğin bunca ek içinden birini düşünsel yazılara ayırsanız da konusunda uzman kişiler gazeteyi yalnız üçüncü sayfa haberleri olarak görmeyen okurlara da seslense daha iyi olmaz mıydı? Yani, o okurlar düşünsel yazıları içeren hiç değilse dört sayfalık bir eki eline alsa ve bilgi edinse, ufukları genişlese daha iyi olmaz mıydı?

Şimdi bundan sonra ne olacak?

Künyedeki ekip Doğan Gurubu ile çatışmalı ekip. Akılları sıra Doğan Gurubu yayınlarıyla kavgaya girecekler ve onların satışını engellemeye çalışacaklar. Oysa Doğan Gurubu yayınları buna benzer ne badireler atlattı da hâlâ ayakta kaldı. Ama, bu gurupla kavgaya girenlerin şimdi esameleri okunmuyor.

İşte size "değişik" gazete! Üçüncü sayfada Pakize Suda, altıncı sayfada "Selamün aleyküm" diye yazan tesettürlü bir bayan. Doğan Gurubu sayesinde adı sanı duyulan Fatih Altaylı ve Murat Bardakçı...

Künyeyi açıp da "Yayın Danışmanı: Murat Bardakçı"yı görünce anladım ki bu gazeteden hiç bir şey olmaz. Bol bol Doğan Gurubuyla kavga, Osmanlı İmparatorluğu'nu tepeden tırnağa yağlama, Mustafa Kemal'in anılarıyla oyun oynama...

Bunca reklamdan ve bunca sermayeden sonra "Dağ Habertürk'ü doğurdu" desek abes kaçmaz. Ama, yine de bu gazeteyi "ben okurum" diyenler varsa, Pakize Suda'dan ve tesettürlü kafalardan (yalnız köşe yazısı yazan gerçek tesettürlü bayanı kastetmiyorum. Tesettürlü erkekler de buna dahildir) çok şey öğrenecekler(!) demektir.

Ama ben elime aldığım ilk sayıdan sonra bir daha bu gazeteyi almayacağım.

 
Toplam blog
: 278
: 3275
Kayıt tarihi
: 26.05.07
 
 

İstanbul'un Kadıköy ilçesinde doğdum. Bir daha da Kadıköy'den ayrılmadım. İstanbul Üniversitesi, Ede..