Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '07

 
Kategori
Psikoloji
 

Delirmeye mi başladın? Maske hazır, hem de en akıllısından ‘al ve çık’

Delirmeye mi başladın? Maske hazır, hem de en akıllısından ‘al ve çık’
 

Güçlü olmak öğretilmiş doğduğum günden bugüne, sınırları çizilmiş hayatımın en başından. Gideceğim yol belirlenmiş yapmam ve yapmamam gerekenler kazınmış aklıma. ‘İyi insan’, ‘kötü insan’, ‘sadece insan’ olmak kavramları çizilmiş. Kurallar belirlenmiş; uyarsam elde edeceklerim, uymazsam kaybedeceklerim sunulmuş önüme.

Tercihimi aklımın el verdiği günden buyana ‘iyi insan’ olmak üzerine kullanmışım, birçok şey elde etmişim birçoğunu da teğet geçmişim. Teğet geçtiklerim ve fark etmediklerim olmuş, bazılarını arkamda bıraktığımda neden doğrular ve yanlışlar var diye sorgulamışım bir sonuca varamamışım.

Şimdi, tam da şuanda aklımın iplerini salmak ve yeni bir yolculuğa çıkmak fikri aklımda, yeni bir adam olmak ‘uslu, akıllı, beyefendi, çalışkan, delikanlı, kibar’ ve benzeri tüm sıfatlardan arınmak ve sıfır bir adam olmak…

Bu sevdiklerimin olmaması, elde ettiklerimden, eğitimimden, iş yaşantımdan ve en önemlisi hayattan vazgeçiş değil sadece ve sadece yeni bir ‘insan’ olmak fikri.

Değiştirmek istediğim şu, bu, o ya da başka bir şey yok sadece ‘sıfır bir insan’ olmak istiyorum, aynı seçimleri yapıp aynı nokta da mı bulurum kendimi bu isteğin ardı sıra gittiğimde kestirmesi imkansız ama denemeye değer buluyorum şuan içinde bulunduğum ruh haliyle.

Ne oldu da bunu istiyorum; aslında hayatıma baktığımda farklı bir şey olmadığını görüyorum, aynı rutinde devam ediyor her şey, büyük pişmanlıklarım mı var ‘hayır’ , biri bana bir şey mi yaptı ‘hayır’, sonsuz bir mutsuzluk mu yaşıyorum ‘hayır’, aç mıyım ‘hayır’, yalnız mıyım ‘hayır’ , aklımı mı yitiriyorum ‘hayır’ , yetinmeyi mi bilmiyorum ‘hayır’… Peki ‘sorun nedir’ diye soruyorum, cevabı benliğimin içinde bir yerlerde biliyorum ama tüm çabama rağmen onu bulup, soramıyorum ‘problemin nedir’ benimle diye.

İçimde kocaman boşluklara neden oluyor ezberlenmiş sıfatlarla, doku uyuşmazlığına neden olmayacak şekilde hazırlanmış maskelerle farklı yerlerde, zamanlarda farklı yüzlere sahip olmak, sadece ben olmak ve sadece ‘insan’ olmak istiyorum. Ağzımı açtığımda düşünmeden çıkmasını istiyorum seslerin o anın getirisi neyse kelimelerimde birleşsin, cümleler ortaya çıksın ve kimse aslında başka bir şey mi ifade etmeye çalışıyor demesin, neyse o olsun cümleler ne ben kelimeleri seçerken çaba sarf etmek durumda kalmalıyım ne de diğerleri ‘anladığım şeyden mi bahsediyor’ demek durumunda kalsın.

Aklımın iplerini salmaktan ve sadece ‘insan’ olmaktan ilk dem vuruşum değil bu. Aklımın bir yerlerinde bunu uzun zamandır istiyor, deniyor sonuca çok yaklaşıp o denizci düğümü ile bağlı iplerini salamıyorum aklımın. Oysa ki askerliğimi de denizci olarak yapmıştım ama kimse bana o düğümün nasıl atılacağını ya da en azından nasıl çözüleceğini öğretmemiş.

‘Ben niye öğrenmemişim’ çünkü; o doku uyuşmazlığına neden olmayan maskelerimden birini alıp gitmişim yanıma, el alışkanlığı olmuş sanırım ‘al ve çık’ pratik göründüğünün de farkındayım ama işte bugün bana lazım olan bilgiyi o süreçte kullandığım maske yüzünden sorgulamamışım.

O maskeler yüzünden neleri kaçırdığımı düşünme fikri bile, maskesiz bir yaşam için bir çok şeyden vazgeçebileceğim anlamına geliyor.

Üzgün müsün? Maske hazır, hem de en gülümseyeninden ‘al ve çık’.

Mutsuz musun? Maske hazır, hem de en mutlusundan ‘al ve çık’.

Delirmeye mi başladın? Maske hazır, hem de en akıllısından ‘al ve çık’.

Başarısız mısın? Maske hazır, hem de en başarılısından ‘al ve çık’.

Umutsuz musun? Maske hazır, hem de en umutlusundan ‘al ve çık’.

Yorgun musun? Maske hazır, hem de en enerjik olanından ‘al ve çık’.

Ve diğer maskeler…

Anlayamadığım neden üzüntümüz, mutsuzluğumuz , başarısızlığımız, yorgunluğumuz v.b. ile baş başa kalamıyoruz. Bebekliğimizde enjekte edilenlerden biri de ‘güçlü’ olmak ile ilgili miydi acaba. Ya da üzgün olmak, mutsuz olmak, yorgun olmak eşittir güçsüz olmak demek miydi?

Tüm güzellikleri, başarıları, mutlulukları, sevinçleri, sevgileri paylaşabiliyorsam maskelerin ardına gizlenmeden diğerlerini de gizlemiyorum artık. Yaktığım maskelerimin ışığında geldiğim son nokta bu. Sadece insan oluyorum bundan sonra ve içimde barındırdığım tüm duyguları kimselerden çekinmeden nasıl istiyorsam öyle yaşıyorum ve ne kendi maskelerimi ne de başkalarının maskelerini bir daha görmek istemiyorum…

 
Toplam blog
: 41
: 1436
Kayıt tarihi
: 15.09.06
 
 

27 yıl geçmiş ilk günden bu yana... Okullar okunmuş, MBA'ler yapılmış, Amerikalara gidilmiş, hayat h..