Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mayıs '08

 
Kategori
Psikoloji
 

Depresyon ya da iyi hissetmek

Depresyon ya da iyi hissetmek
 

Fotoğraf, sevgili arkadaşım Ali Gülcü'nün hediyesidir.


Yok ki bu dünyada en mükemmeli, en iyisi; bu öyle bir kapı ki ona ulaştıkça yenisi açılır. Her seferinde yeni bir hedef ve biraz daha omuzlarda ağırlaşan sorumluluk duygusu. Sürekli tüketmekle de ruhun açlığı dolmuyor. Tüketmekle gelen mutluluk nankör oluyor.

Ruhum bana yetişmek için koşuyor. Hayal kırıklığı ve yılgınlık kaplamış bedenimi. Nedense güvensizlik ve kuşkunun hakimi, depresiv gelgitlerdeyim. Zehirli sarmaşıklar gibi bencilce ruhumumu sarmalamışlar.

Başkalarının isteklerini karşılamak için vermiş olduğum her “evet” cevabı, beni benden uzaklaştırmış.

Artık vasat olma özgürlüğümü kullanmak istiyorum.

Kim ister ki vasat olmayı? Herkes en iyisini, en mükemmeli istemez mi?

Mükemmel çalışan, mükemmel ebeveyn, mükemmel kadın&erkek, mükemmel arkadaşlık, mükemmel kadın&koca&sevgili, mükemmel insan... Hepsi fasa, fiso.

Artık işyerinde sedece kendi işimi yapıyor, başkalarının işlerini rica ile bile olsa yapmıyorum. Müdüre, alttan almıyorum. Durum neyi gerektiyorsa öyle cevap veriyorum. Mükemmel bir baba ve mükemmel bir eş de bir yere kadar.

Bugün kendime bir iyilik yaptım. Hep mükemmeli aramayacağıma söz verdim.

Kendime verdiğim sözleri gerçekleştiremediğim için ve yapmış olduğum hatalar için “işe yaramazın tekiyim” şeklinde olumsuz konuşmalar yapmaktan kendimi men ettim.

İçimdeki sesle inatlaşmıyorum artık. Bir anlaşma yaptık onunla. O benden kendisini dinlememi istedi. Ben de ondan beni eleştirmemesini ve olumsuz düşünmemesini istedim.

Sonuç da vasat olmakla, bir miktar memnuniyetsizlikle karşılaşsam da, mükemmelliyetciliğin beklentisinden çok daha iyi olduğunu anladım. Korku ve kuşkularımdan kaçmıyorum artık, onlarla yüzleşiyor ve ayaklarımı yere daha sağlam basıyorum.

Deniz kenarına daha sık gidiyorum. Daha önce görmedim mi, dikkat mi etmedim ne, deniz ne kadar da güzel parlıyor; ışıl ışıl.

Gökyüzü bu günlerde daha bir mavi. Bulutlar devinim halinde. Rüzgar ağaçları ve yaprakları konuşturuyor sanki. İnsanların koşuşturmasına inat doğa ne kadar da yavaş. Gıpta ediyor ve doğayı taklit ederek yavaşlıyorum.

Para, mal, hırs, kibir, bencillik ve mükemmelliyetcilik ne için? Yarın öleceğini bile bile...

Bugün kendime bir iyilik yaptım. Vasat olmayı seçtim.

Yararlandığım Kaynak: Dr. David Burns “İyi Hissetmek” adlı kitabı.

 
Toplam blog
: 52
: 7250
Kayıt tarihi
: 08.11.07
 
 

1971 Fethiye'de doğdum.  2000 yılından beri evliyim. Büyüğü 29, 17 yaşında, diğeri 12 yaşında ü..