Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mayıs '08

 
Kategori
Psikoloji
 

Meğer...

Meğer...
 

deviantart.com


Kalktım sandımdı bıraktığın enkazın altından. Ellerim dizlerim her şeyden önemlisi yüreğim onulmaz yaralar almış, yaraların üzeri kanatan kabuklardan bağladıkça tarifsiz acılara yuvarlanmıştım. Karanlığın en koyusunda akan gözyaşlarımla ıslatmıştım yaşanmışlıkları. Yarattığın depremlerin, açtığın yaraların, tükettiğin gücümün küllerinden emekleyerek kalkmışım meğer. Kabuk bağlamış yaralarım sert, tırnak taktıkça koyu kan sızan yaralar. Ölmem mi gerekiyor!. Bu şehrin hikayesinden, bu yaşanmışlıkların izlerinden, hayalinin ve varlığının gezdiği kaldırımlardan, görebilme ihtimalimden, soluduğumuz aynı havadan ne kadar daha gitmem gerekiyor ki, yaralarımın kabukları düşsün kanamadan.

Halbuki ben yaraların iyileştiğini, ellerimle var gücümle yaşama sarıldığımı, çelikten bir iradenin temellerini attığımı, yüzüme baktığında bıraktıklarından arta kalan hiçbir hissin hiçbir gücenmişliğin, hiçbir yaşanmışlığın izlerini bulamayacağın kalkan yarattığımı sanmıştım. Aldanmışım. Atmıştım tüm aklımdan yaşanmışlıkları dipsiz uçurumların kenarından, bir daha dönüşü olmayan rüzgara fısıldamıştım hasretimi, sana dair ne varsa yazılmış çizilmiş kilitli sandıklara gömmüştüm, öyle yapmış gibiydim çünkü… Arada bir yerde bir resim gelip otursa da o an, o saniye, seyredip iade ediyordum hain belleğime… Bir duruş, bir kare, hani ikimizin şahit olduğu, bir başkalarına ait olmayan, olamayan yaşanmışlığımız… Çayın ilk yudumu gibi, gözlerin ilk bakışı, telefonda söylenen ilk alo gibi, ilk öpüş, ilk ürperiş, ilk ayrılış, ilk ağlayış… Öyle.

Uzun zaman oldu sandığım anlardan başka hayatlara akan yolların, başka hayallere dalan yüreğimizin ardından hiçbir şey hissetmeyeceğimizi sandığım.

Onca geçen zamana, onca çekilen acıların koyuluğuna rağmen bitmemiş meğer…

Meğer ne kadar kırılganmış yüreğim, ne kadar ağırmış içimde seni taşımak… Sabırsız, ilk bakışta aynı yerde kaldığım. Kalkanlarımın zerreleri saçılmışken yerlere...

 
Toplam blog
: 359
: 1593
Kayıt tarihi
: 29.11.06
 
 

Deli-dolu, akıllı,  yalandan yere çamura yatan, normal değerlerde zekalı, esprili, şakacı, kendin..