Derbinin ve 10. haftanın ardından.

Bir haftadır heyecanla beklenen derbinin galibi, bir Kadıköy klasiği olarak, yine Fenerbahçe oldu. Hafta içi Avrupa sınavlarından tatmin edici sonuçlarla dönen iki takımdan, bol yıldızlı olanı Galatasaray olmasına rağmen, asıl iş ayaklarda değil, kafada olunca fark da geldi.

Galatasaray’ın mağlup tamamladığı her Fenerbahçe derbisinden sonra, sarı kırmızı ekibin iyi oynayan; sarı lacivertlilerin ise golleri bulan ekip olduğu söylenir. Dün de iyi başlayan bir Galatasaray olmasına rağmen, daha iyi olan taraf Fenerbahçe’ydi. Aragones, in takımı eksiklerine rağmen, Galatasaray’a karşı oynaması gereken oyunu oynadı. Orta saha organizasyonu daha iyi olan takımlar, Galatasaray’ı yenmekte güçlük çekmiyorlar. Sezon başından beri, daha dirençli olan ekiplere karşı hep puan ya da puanlar kaybeden bir Galatasaray izliyoruz. Dün de farklı olmadı.

Fenerbahçe karşısına dört forvetle çıkmak, üstelik iki gün önceki Benfica maçında yorulan bir kadroyla çıkmak Skibbe’nin yaptığı en büyük yanlıştı. İkinci yanlışı da, devre arasında iki oyuncu değişikliği yaparak başlamasıydı. Özellikle Ümit Karan’ın olmayışı Galatasaray’ın hücum gücünü birden bire yok etti. Kewell ve Nonda maça ısınana kadar skor 3-1’e gelmişti. Bunlara sarı kırmızılıların yan top hastalığını bir türlü çözememesi ve psikolojik ezikliği de eklersek Fenerbahçe’yi yenmek imkansızlaştı. Emre Aşık ve De Sanctis’in kişisel, Galatasaray savunmasının artık kemikleşmiş hatalarını da unutmamakta fayda var. Sonuçta, Galatasaray maçları, Fenerbahçe için terapi niteliğindeki maçlar oluyor. Ne de olsa, ezeli rekabet ebedi dostluk...

Derbi maçının dışında da, Süper Lig’de çok şaşırtıcı sonuçlar vardı. Özellikle Antalyaspor’un Sivas önündeki galibiyetini, neredeyse koca bir devreyi on kişi oynayarak kazanması alkışlanacak bir sonuç. Mehmet Özdilek iyi başladı; sonunu iyi getirmesi dileğiyle...

Lig ikincisi Ankaraspor, son haftaların parlak ekibi, komşu Eskişehirspor’u son dakikalarda da olsa yenmeyi bildi. Keşke Ankaraspor’un tüm maçlarını izleme şansımız olsa, gerçekten izlenmeye değer bir ekip.

Gaziantep, çıkışa geçebileceği bir maçta İstanbul B.Ş’den dört gol yiyerek rakibinin geçen haftaki Trabzon mağlubiyetini unutmasına neden oldu. Bir diğer şok galibiyet de Denizli’den geldi. Kayserispor’u başında hocası olmadan yenen horozlar haftayı mutlu kapattı.

Cuma günü Kocaelispor karşısında beş gollü galibiyet elde eden Beşiktaş’ın sorunlarını çözmeye başladığını düşünmüyorum. Kocaeli’den kendi evinden iki gol yemek iyiye işaret değil. Mustafa Denizli’nin ısrarla oynatmaya çalıştığı 4-3-4 sistemi özellikle kanatlardaki hücum oyuncularının defansif yönlerinin iyi olmasıyla ve orta sahadaki üçlünün gücüyle çalışan bir sistem. Başarılı bir Beşiktaş’a ligimizin ihtiyacı var. Mustafa Denizli’nin bu zor görevi başarmasını bekliyoruz.