Duayen Kalemi önermek: Ne haddime…

Fransızca bir sözcük (Doyen= Yaşlı, kıdemli) habersizce dilimize yerleşivermiş. Kullanıyoruz işte; hâlbuki Türkçe karşılığı da var; her nedense bizi “Duayen” kadar kesemiyor.

“Aksakal” Sözcüğü muhteşem değil mi?

Görmüş geçirmiş tecrübeli zat ı muhterem…

 Yazısını önermeye yeltendiğim güçlü kalemin ya hoşuna gitmezse; kaş yapayım derken göz çıkarırsam; bu yüzden “Duayene” sadık kaldım.

Kendimi garantiye aldım.

Laf aramızda: 6 Ocak 2012 Cuma günü hallaç pamuğuna çevirdi kafamın içini; hadi özel yaşamı es geçtim.

 Dikkatsizliğimden parmağımı oldukça derin kestim.

Çok kanadı bir ara başım döndü; yine de Rabbime şükürler olsun. Günü bir kaç yavan olayın dışında firesiz noktalayabildim.

Sıra haberleri izlemeye daha doğrusu okumaya geldiğinde işte o anda gerilim başladı.

Kulunçlarım nüksetti. Yağmurlu havanın etkisiyle de peksimet gibi kaskatı oldu.

Milliyet’in haberleri sanki sözleşmişçesine; adamı hasta etmek için sanki birbirleriyle yarışıyorlardı.

 Ben de magazine konuk olurum dedim.

“Bülbül artık şakımayacak” Tanımam etmem lâkin bir vefat haberi...Ardından “Ağrı’da yoğun bakım ünitesinde ağır yaralı üç kurşunla infaz edildi” haberi…

Ne büyük kahramanlık örneği?

Yatağında yatan adamı vurmak? Her babayiğidin harcı mı yani!

Siyaset gündemine bakmak aklıma geldi çünkü en neşeli haberleri bünyesinde barındıran kategori.

(Tabii ki Büyük Millet Meclisimizden sonra ikinci sırada)

Askeriye haberi okudum ve suratıma 26 tokat yemiş gibi oldum.

“Tamam, kardeşim bu kadar yeter; haber faslı bitti. Yatıyorsun” Kendime öyle bir emrivaki yaptım ki…

Kendimle gurur duydum.

 “Dizüstünü” Tam yatağına yatıracaktım ki

 “Şeytanın gör dediğini” gördüm.

Başladım sindire sindire okumaya; üstadımız: “birbirine sürtülen başparmakların tırnaklarını” anlatmış ve bir fıkrayla süslemiş.   

Ve fıkrayı şu cümle ile finale taşımış.

“ Vali Van pis bokunuz Numan”

 Duayenin: 6 Ocak Tarihli yazısı gözünüzden kaçtı ise…

Mutlaka okuyun derim.

Benim gözlerim yaşardı.

Çok duygulandım. Mehmet Altan oğlunun Star gazetesinde yer alan yazısını da önermiş.

O önerebilir; o bir Duayen…

Benim ne haddime?

Ne yapayım dayanamadım.

Vali Numan’a vuruldum.

7 Ocak 2012 Cumartesi

Alev Meisel/İzmir