Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ağustos '09

 
Kategori
Eğitim
 

DÜNYADAN EĞİTİM YENİLİKLERİ 3: Yarının Yenilikçi Eğitim Projeleri Başlatmak

DÜNYADAN EĞİTİM YENİLİKLERİ 3: Yarının Yenilikçi Eğitim Projeleri Başlatmak
 

2008 TED Konferansında TED Ödülü’nü kazanan Dave Eggers, Amerika’da devlet okullarında eğitimin kalitesini arttırma hedefini kafaya takmış.

TED Ödülü’nün özelliği şu: Bir idealinizi dünya ile paylaşıyorsunuz ve TED size bu idealinizi gerçekleştirmek için 100 bin dolar veriyor. Daha da önemlisi, TED kaynaklarını ve networkunu size açıyor.

Dave Eggers’ın amacı da vatandaşları bölgelerindeki devlet okuluna katkıda bulunmaya teşvik etmek ve davet etmek.

“Once Upon A School” (Bir Zamanlar Bir Okul) projesinin amacı devlet okullarını idealizm ile, yeni bir enerji ile, kreatif düşünce ile ve sosyal yenilik projeleri ile geliştirmek, masal güzelliğine ulaştırmak.

Bu amaçla açılan portalda okullarda uygulanan ve dünyaya örnek olabilecek yaklaşık 250 sosyal yenilik projesi var. http://onceuponaschool.org. Her eğitimcinin siteyi incelemesini tavsiye ederim.

Ortaya konan yenilikçi projeler size geniş bir perspektif, taze bir enerji, eğitim adına yeni bir umut ve bol sayıda kreatif fikir sağlıyor.

Mesela, bir okulda çocuklar teknoloji laboratuvarlarını gezdikten ve elektronik cihazların nasıl çalıştıklarını öğrendikten sonra sonra eski elektronik eşyaları okula getiriyor, parçalarına ayırıyor, yeniden birleştiriyor ve eğlenceli şekilde kendi aletlerini tasarlıyorlar.

Başka bir okulda çocuklar çocuk hastanesini ziyaret ediyorlar, orada gönüllü çalışarak hasta çocuklara yardım ediyor, onlarla arkadaşlık geliştiriyorlar. Benim en beğendiğim projelerden bazılarını sizinle paylaşmak istiyorum:

• Nepal’de açılan çocukların yeteneklerinin ve güçlü yönlerinin tesbit edildiği, geliştirildiği, kariyer yönlendirmenin yapıldığı ve çocuklara özel koçluk sağlanan “Hayal Merkezleri”.

• Kenya Nairobi’de sokak çocukları için açılan Öğrenme, Girişimcilik ve Para Kazanma merkezleri, onlara hayat boyu kullanabilecekleri temel becerileri, okuma yazmayı, el işleri yapmayı, dikiş dikmeyi, takı yapmayı, ürün geliştirmeyi öğretiyor. Çocuklar hem ustalardan zanaat öğreniyorlar, hem beceri geliştiriyorlar, hem iş kuruyorlar, hem ailelerine para kazandırıyorlar.

• Bir öğretmen ilkokulda çocuklara kreatif düşünceyi, stratejik düşünmeyi, potansiyellerini keşfetmeyi, aklın gücünü öğretmek için kullanılmayan bir sınıfı satranç tahtası şekline getiriyor. Öğrenciler renkli giysiler tasarlayıp giyerek farklı satranç taşları oluyorlar ve oyun oynarken hayatı keşfediyorlar.

• Bir okul bilimi çocuklara sevdirmek için her bir bilim dersinin bütün materyallerini ayrı bir eğlenceli bilim kutusuna topluyor. Her bilim aktivitesinde uygulama, oyun, proje üretme, video ve sunum da oluyor. Gönüllü anne babalar da ayda bir gün işyerlerinden izin alarak misafir eğitimci olarak uzmanlık geliştirdikleri alanlarda çocuklara bilim/sanat/tasarım dersleri veriyor. Proje sonucunda okulun bilim olimpiyatı başarısı yüzde 200 artıyor.

• California’da bir okul yılın bir gününü hizmet ve sosyal sorumluluk günü ilan ediyor. O gün bütün öğretmenler, bütün öğrenciler ve bütün çalışanlar toplum için hayırseverlik projeleri yapıyorlar. Bir günde toplanan bağışlarla yüzden fazla çocuğa burs sağlanıyor, bir multimedya lab kuruluyor, ve bölge okullarına 75 bilgisayar bağışlanıyor. En önemlisi, her çocuk erken yaşta bir mum yakmayı ve topluma katkıda bulunmayı öğreniyor.

• Bir girişimci, evlat edindiği sokak çocuğuna girişimciliği öğretiyor ve iş kurmasını sağlıyor. Başarılı olunca da bölgesindeki okuldaki gençlere girişimcinin düşünme şeklini, becerilerini ve mantığını öğretmeye karar veriyor. Sabah bir saat erken gelen gönüllü gençlere gerçek girişimcilik projeleri yaptırıyor ve onların kendi işlerini kurmasını sağlıyor. Başarılı olmuş girişimciler ile öğrenciler buluşturuluyor ve usta-çırak ilişkisi içinde onlardan ders alıyorlar. Her genç yaratıcı fikirler üretmeyi, iş planı yapmayı, iş planını sunmayı, sermaye bulmayı öğreniyor. En iyi iş planları ve iş fikirleri ödüllendiriliyor.

• Amerika’da organik ve taze ürünlerle kaliteli yemek yapan dünyaca ünlü bir restoranın sahibi, çocukların okullarda sağlıksız ve donmuş yemekleri düşünmeden ve acele ile yediklerini gözlemliyor. “Yemek yemek çok değerli bir insan deneyimidir. Çocuklarımız adabı, ahlakı, ekolojiyi, sürdürülebilirliği, iyi insan olmayı, çevreyi korumayı, doğal dengeyi sofrada öğrenirler” diye düşünüyor ve restoran olarak çocuklara taze, lezzetli, organik öğle yemeği sağlıyor. Fast food akımına karşı “yavaş yemek” hareketini kuruyor ve yöredeki çiftçilerle beraber yemekte kalitenin, sürdürülebilirliğin, tazeliğin mücadelesini başlatıyor.

• Bir beden eğitimi öğretmeni “İçeride Çocuk Kalmasın” kampanyası ile çocukların oyun alanlarına, parklara, doğaya çıkmalarını ve bol bol spor yapmalarını teşvik ediyor. Amaç çocukların daha sağlıklı yaşamalarını, spor alışkanlığı kazanmalarını, şişmanlık, oburluk, bilgisayar ve TV bağımlılığı gibi tehlikelerden uzaklaşmalarını sağlamak. Ailelerle beraber her pazar okul piknikleri ve doğa gezileri düzenleniyor. Piknikleri çocuklar aileleri ile beraber organize ediyor. Çocuklar için bahar ve yaz spor kampları, oyun kampları, turnuvalar düzenleniyor. Takım çalışması ve iletişim dersleri dışarıda çimenlerde veya parklarda yapılıyor. Ağaç ve yeşil sevgisi doğanın içinde kazandırılıyor. Her çocuk mutlaka kendi ismiyle ağaç dikiyor. Her çocuğa toprak veriliyor, ekmesi ve sebze yetiştirmesi sağlanıyor.

• Bir okul çocuklara yemek yapmayı öğretmek ve sağlıklı yeme alışkanlığı kazandırmak için iki haftada bir çocukları gruplar halinde gönüllü velilerin evine götürüyor. Veli, çocuklara sebzeleri-meyveleri, malzemeleri yıkamayı, vitaminleri, yemek hazırlamayı öğretiyor. Sonra çocuklar hep beraber yaptıkları yemeği yiyor. Kendileri yemek yaptıkları için çok daha iştahla yiyorlar. Öğrenciler yemek yapma ve ev işlerine yardım etme becerisi kazanıyorlar. Bu ev dersleri, bahçe işleri, sebze yetiştirme, tamir yapma, ağaç dikme, çiçek yetiştirme, ev dekorasyonu, temizlik gibi konularda da yapılıyor.

• Bir balıkçı, okulundaki öğrencilere uygulamalı olarak her yıl bot yapmayı ve balık tutmayı öğretiyor. Botu hep beraber yapıyorlar ve açık arttırmayla okul yararına satıyorlar. Çocuklar el becerilerini, marangozluğu, balıkçılığı öğreniyorlar.

• “Mindgym” adı verilen programda çocuklar güncel olaylara, haberlere, insan davranışlarına sosyal bilimleri kullanarak farklı açılardan bakmayı öğreniyorlar. Sorgulama, eleştirel düşünme, problem çözme becerileri çocuklara örnekler ile kazandırılıyor. Programda tiyatrolar ve videolar da yoğun olarak kullanılıyor. Çocuklar tiyatro yaparak olayları ve insan davranışlarını yorumluyorlar. Çocuklar beyni farklı çalıştırmayı, gözlem yapmayı ve insan psikolojisini uygulamalı olarak öğreniyorlar.

 
Toplam blog
: 279
: 2488
Kayıt tarihi
: 09.09.06
 
 

Dr. Fahri Karakaş, Londra’da University of East Anglia’da görev yapmaktadır (Norwich Business Sch..