Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ekim '15

 
Kategori
Dostluk
 

Düşenin dostu olur mu? Olur...

Hani bizde meşhur bir laf vardır ya, “düşenin dostu olmaz” diye!
 
O lafı dün yolda düşünce anladım. 
Bir yandan canım yanarken, bir yandan aklıma bunlar geliyor.
Tabii bu laf yere düşen birisi için söylenmemiş olsa da;   
Ben hemen kendi halime uyarladım.)
Çevreden koşup gelenler ve yardım etmek isteyenler olunca, 
Düşenin dostu oluyormuş dedim;)
Gerçek anlamına gelirsek; benim iyi zamanımda, yani itibarlı ve paralı diyeyim.
Herkes çevremde olmuş, oturtacak yer bulamamış, her gün aramış, sormuş, ilgilenmiş…
Bunlar, o durumda olan insanın gururunu okşar ama inandırıcı olmadığını o da bilir.
Onun için, en iyi koşullarda bile kendini yalnız hisseder.
Hal böyle olunca, iyi gün dostu da yoktur.
Çünkü onlar çevredir, arkadaştır,  sosyal ortamdır.
Dostluğun adı çok derindir. 
Öyle herkese dostum deyip sarılamazsın!
Gerçekten! Her koşulda senin yanında olacağını hissetmen ve inanman gerekir.
Bir söz söylediğin zaman, alınıp ilişkiyi kesmeyeceğine ve her daim yanında olacağını bilmek,
yaşadığın şeylerin vefasını taşıdığını görmen gerekir.
Bu anlamda kendimi düşününce benimde sağlam bir çevrem ve arkadaşlarım var.
Ama dosta gelince düşünüyorum ve emin olamıyorum. 
Kendim başkasına tam anlamıyla dost olamadığım ve eksiklerim olduğu için bu düşüncem.
Benim gururum dostluğumdan önde geliyor.)
Birisi beni kıracak bir şey söylediği zaman o an yaptığı her şey silinebiliyor.
Biraz insani, biraz da nankörce gelebilir tabii…
Daha sonra kırgınlığımız hakaretsiz ve saygı çerçevesinde kaldıysa, o kişiye ait vefa duygum hiç bitmez.
Gün gelir arar, nerede kalmıştık derim.
Bildiğim tek şey; benim arkadaşımsa, düşse de kalksa da, beni onun insanlığı ve bana karşı tutumu ilgilendirir.
Cebindeki para, sahip oldukları ya da çevresi değil.
Sürekli kendini anlatan ve asla değişmeyen insanlara dost olamam!
Her zaman arkadaş olarak kalırlar.
Eğer kendinizi bir gün eskisi gibi görmezseniz, birçok şeyinizi bir anda kaybettiyseniz, “çevremde hiç dostum kalmadı! Ne arayan, ne soran var demeyin”
Onlar zaten sizin iyi gün arkadaşlarınız ve çevrenizdi, dostunuz değil!
Sonuçta hepimiz ektiğimizi biçiyoruz.
Çevremizi, arkadaşlarımızı ve dostlarımızı bizler seçiyoruz.
İyi ilişkiler yürüttüysek ve güven kazandıysak korkmaya gerek yok.
Her koşulda yanınızda bulacağınız çevreniz olacaktır.
Adını arkadaş ya da dost koymak size kalmış;)
Ben bu hakkımı ruhuma göre cevaplamak istiyorum. O gün ne hissediyorsam odurJ
Düşenin dostu da olur, düşmanı da… 
Sizi ilgilendiren, ”sizin ne kadar dost olduğunuz” kısmıdır. Bunları düşünmeden başkasına atıp tutmayın! 
Gerçeklerle yüzleştiğiniz zaman, bu kadar da canınızın yanmadığını göreceksiniz.
Sevgiyle ve Dostça kalın...
 
 
Belgin BAYKAL
 
 
Toplam blog
: 25
: 177
Kayıt tarihi
: 12.07.14
 
 

Anadolu Üniversitesi Halkla İlişkiler Mezunu Köşe yazarlığı, makale yazımı ve iletişim konusu..