- Kategori
- Şiir
Elveda diyemeyecek kadar

Oturmuşum bir köşede yalnızca olacakları izliyorum
Acımasız vahşet dolu bir savaşa hazırlanır gibiyim…
Durumum kederimden umutsuzluğumdan, yine de
Hayal kuruyorum çünkü hak ettiğim tutkularım var…
***
Kimseye ihtiyacım olmadan uçmak istiyorum artık
Çimenlere korkusuzca basacağım minik bahçemizde…
Zamanı da geldi artık dostlarımın elini tutmak istiyorum
Ama an be an istediklerim de gençliğim de kayboluyor…
***
Gülmeye zorluyorum kendimi, yüreğimse kan kusuyor,
Üstelik yalnız onun istediklerini yaşamaya çalışıyorum,
Kim olduğumuzun ne olduğumuzun hiç mi hiç önemi yok
Zamanlar tükendi, yıllar tükeniyor, ben tükeniyorum…
***
Aynalara baktığımda artık yaşlı bir adamım ben
Işık yok, karanlık bulutlar yuvarlanıyor etrafımda…
Ne oldu bana böyle canımın içi ne oldu söyle
Neden taşıyacağımdan daha fazla yük var sırtımda…
***
Ama artık fazla zamanım da yok son perde kapanıyor
Güneş batıyor karanlık bulutlar kümeleniyor başımda
Ne yazık ki sil baştan başladığım yere dönüyorum,
“Kalbi kırık” umudu yıkık yüreği paramparça olarak…
***
Gülümse ama söylemek istediğini sakın söyleme,
Çünkü vakit çok geç, tıpkı bir şarkıda olduğu gibi
“Dönülmez bir akşamın ufkundayım ben artık” vakit
Çok geç ve belki de ”elveda diyemeyecek kadar…”
…
“Elveda diyemeyecek kadar…
Erdoğan ÖZGENÇ
Adana 08.04.2014 22.00