Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Nisan '10

 
Kategori
İlişkiler
 

Eşcinsel

Eşcinsel
 

 

Doğrudan saldırıya geçmeyeceğinize ve yazımın tamamını sabırla okuyup, sonra ne diyeceğime bakıp kararınızı ona göre vereceğinize olan inancımla, en sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim.

Eşcinsellik bir hastalık mıdır? Evet, eşcinsellik bir hastalıktır. Hatta hiç şüphe yok ciddi bir hastalık, hem de ağır patolojik bir vakadır. İnsan doğasına, tabiatına, yaradılışına, mizacına ters olan her şey bir hastalıktır.

Öyle ki; bu eğilimlerin toplum nezdinde itibar görmesi ya da yaygın olması bile, bunun bir hastalık olmadığı anlamına gelmez.

Ya da eşcinselliğin sonradan kazanılmayıp, doğuştan gelen bir genetik bozukluktan kaynaklanması da bu gerçeği değiştirmez. Hatta aksine doğrular.

Doğuştan kalbi delik bir bebek nasıl hastaysa, ileride eşcinselliği tercih edecek bir vücut kimyası, metabolizması ve kromozom yapısıyla doğan bir bebekte hastadır.

Eşcinselliğe hastalık denmesindeki alınganlık, insan fıtratına yani doğasına, yaradılışına ters olan bu eğilimin, cinsel tercihle ilintili olmasıdır.

Eşcinselliğin bir hastalık olmadığını savunanlar, değişik açılardan savunmaya geçmektedirler. Size ne, alan memnun veren memnun diyenler vardır.

Biz sizin seksüel tercihlerinize karışmıyoruz, siz niye bizim tercihlerimize karışıyorsunuz diyenler vardır.

Yolun ortasında tavşanlar gibi çiftleşen bir kadınla bir erkek gördüğünüzde, misâl yanınızda çocuğunuz, karınız ya da kocanız varsa, niçin rahatsız olursunuz? İlişki mi sizi rahatsız ediyordur? Halbuki en doğal bir ihtiyacı giderecek davranışı sergiliyorlardır.

Sizi rahatsız eden bunun gözünüzün önünde olmasıdır. Çünkü size göre cinsel ilişki normal, ancak bunun herkesin önünde olması anormaldir.

Bu işe bir önlem alınmazsa, hangi sokağın başında nasıl bir manzarayla karşılaşacağınızı bilemezsiniz. Bu bir nevi sizin özgürlüğünüzü de kısıtlayacaktır. Evet alan amca, veren teyze de memnundur ve hatta bu seks şovunu yapanlar sizin tercihlerinize de karışmıyordur ancak siz, ‘sokak ortasında karşılaştığınız bu tablo yasallaşır, normalleşirse, karşıma ne zaman böyle rahatsız edici bir manzara çıkacak’ diye huzursuz olmaya başlarsınız.. Karınızı, kocanızı alıp özgürce gezemeyebilirsiniz.

Çok üzerinize gelirlerse, bu şekilde ilişki kurmak ‘hastalıktır’ demeye kadar varırsınız. Eşcinsellikte de durum farklı değildir.

İster kadın olun ister erkek olun, şâyet homoseksüel değil normal bir ilişkiyi tercih eden heteroseksüel iseniz, günlük yaşantınızda karşınızdaki hem cinsiniz olan bir kadının ya da erkeğin size, bir yakınınıza, çocuğunuza ‘yan gözle’ bakması ihtimâli bile sizi rahatsız etmeye yetecektir.

Bu taraklarda beziniz olmadığından ve bu iş size göre de ters olduğundan, kimin size ya da çocuğunuza ‘yan gözle’ bakıp bakmadığını da ilk anda anlayamayacağınızdan çevrenizdeki ‘yangöz’ potansiyeliyle dolu insanların var olduğunu bilmek de sizi rahatsız edecektir.

Yangöz bu, torba değil ki çevirebilesin, bugün sana da bakabilir fark etmezsin, yarın onüç yaşındaki çocuğuna da...

Hülâsa; amacımız onları dışlamak, şiddete maruz bırakmak değil, siz de öyle doğabilirdiniz. Ama Allah aşkına hiç değilse yaşam tarzları, tercihleri özendirilmesin. O kadar.

Sabrın sonu ile

 
Toplam blog
: 269
: 1885
Kayıt tarihi
: 08.01.07
 
 

Kabataş Erkek Lisesi Matematik (1992) Marmara Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Mak..