- Kategori
- Voleybol
Fenerbahçe Voleybolu gözden mi çıkardı ?

Amatör şubelerdeki haklı başarısı ile övünen Fenerbahçe’de bu sene voleybolda alınan sonuçlar, takımlarının başarısı ile gururlanan Fenerbahçe taraftarını üzüyor.
Fenerbahçe erkek voleybol takımı geçen yılları çok aratan başarısız sonuçlara imza atarken, bayan takımı da yerlerde sürünen görüntüsü ile içler acısı bir durum ortaya koyuyor.
Dünya Kulüpler şampiyonu ve geçen yılın İndesit ligi Avrupa şampiyonu olan ve yıllarca bu sporda hegemonya kurmuş olan rakiplerine salonu dar eden Fenerbahçe’nin bilhassa bayanlardaki bu gözle görünür düşüşünün bir çok sebebi olduğu kesindir.
Bunun başında takımı başarıdan başarıya taşıyan ve halen dünyanın en iyi voleybol hocası olarak kabul edilen Brezilya’lı Ze Roberto’nun takımdan ayrılmasına müsaade edilmiş olmasıdır. Enteresandır. Ze Roberto’nun gitmesine müsaade edenler, onun yardımcısı Kamil Söz’ü göreve getirmiştir. Düşüşün en büyük nedeni budur. Bu iş yardımcılarla olacak iş değildir. Başarı bu kadar ucuz değildir.
İkincisi de Fenerbahçe kadro zenginliğini kaybetmiştir. Geçen sezonlarda yedek dahi çıkamayan kalitedeki oyuncular, bu sene direkt oynamaktadır ve alınan yeni oyuncular da gidenlerin kalitesinde değildir. Örneğin pasör Elif neredeyse takımdan kovulan bir Naz Aydemir değildir. Bütün yük Kim’in üstüne yüklenmiştir ve o da bu ağır yükü tek başına kaldıramamaktadır.
Düne kadar Türkiye’de sadece Vakıfbank Genel Sigorta ile çekişen ve ona karşı da başarılı olan Fenerbahçe bu sezon bütün derbileri sırayla kaybediyor. Eczacıbaşı ile Vakıfbank ile başa baş dahi oynayamıyor. Yeniliyor. Mücadele edemeden yeniliyor.
Bugün kendi evinde, kendi taraftarı önünde ezeli rakibi Galatasaray ile oynadılar. Oynamadılar da boy gösterdiler. Daha düne kadar kendilerine rakip dahi olamayan Galatasaray’a bir haftada 2. Kez 3-1 lik setlerle mağlup oldular. Sporda mağlup olmak da vardır ama bu şekilde perişan ve aciz görüntü vermek şampiyonluklara ambargo koymuş bir takıma hiç yakışmıyor.
Galatasaray takımındaki Calderon isimli siyahi oyuncu belki de ligin en etkili smaçörü. Buna karşılık Fenerbahçe’nin en etkili blokçusu Eda ve Seda ortada yok. Takımda bir tuhaflık var, moralsizlik var ve en kötüsü de mağlubiyetlere alışma var ki bu sezon 7 maçta şimdiden 3. Mağlubeyet aldılar. Teledünya Türkiye kupasında Galatasaray’a elendiler.
Bu bayan ve erkek takımlarına başarıya ulaştıran, bu başarılara taraftarı da alıştıran, beklentiye sokan Fenerbahçe yönetiminin biz artık amatör sporlara desteğimizi azaltacağız diye bir kararını bilmiyorum. Duymadım ama görüntü Galatasaray’ın bile bu spora ağırlık verdiği bir dönemde bunu gösteriyor. Başkan Aziz Yıldırım ‘’UEFA artık futbol gelirlerinin sadece futbolda harcanmasını istiyor’’ sözü Fenerbahçe’nin bu spordan vazgeçme sebebi olamaz. O zaman Acıbadem gibi güçlü bir finansör bulmak da yönetimin görevi.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ı bu sezon ilk defa Galatasaray ile oynanan voleybol maçının tribününde gördüm. Takımın acizliğini ve boşvermişliğini mutlaka büyük bir üzüntü ve sinirle izlemiştir. Bunun hesabını ilgililerden mutlaka soracak ve eminin gereği neyse yapacaktır.
Aksi halde iddiasız, ezeli rakibine karşı ezik, seyredene sıkıntı veren, sürekli yenilen bir takımla devam etmek, ne Fenerbahçe’ye yakışır, ne de Türk sporuna katkı veriri.
''Öylesine bir takım işte, var mı var, maksat spor olsun'' demeye kimsenin hakkı yok. Fenerbahçe yarıştığı her dalda şampiyonluğu hedeflar. Yoksa,
Dağıtırsınız gider.
Yoksa yoktur olur o zaman. Kimse de üzülmez.