- Kategori
- Aşk - Evlilik
Gece gözler

O deli eden uğultu kulaklarında.
Gecenin en koyu saatleri , sokaklardaki kediler bile kaybolmuş .
Dört duvar etrafın ...
Sanki gün hiç doğmayacak , sen her geceki müebbet mahkum.
Kapanıp yatağına çaresizliğine ağlamak ...
Çare değil , hiç olmadı ki.
Çünki ;
Ne yorgan halden anlar , ne yastık . Bilmektesin.
Kıvranır durursun bir kısır döngü içinde ,
Ne gece bir önceki gecedir ,
Ne de çektiğin ızdırap bir öncekinden daha azdır.
Duvarlar üzerine üzerine gelir de nefes bile alamazsın ,
Bedenin o duvarlara mahkumdur da , düşüncelerin ve duyguların özgür.
Anılara dalarsın boğulurcasına ,
Kop koyu gece yetmezmiş gibi ;
Birde gece gözler çöker gözbebeklerine ...
Simsiyah dalga dalga saçlar .
Sonra ; o tanıdık sesi duyar gibi olup ,
Kalbin çarparak tutarsın zaten alamadığın nefesini.
Dişlerinle beraber sıkarsın yumruklarını ,
Karşında nefret ettiğin birini görmüşçesine.
Bir nihavent şarkı gelir aklına ...
Yarısını bilmediğin , sadece nakarat kısımlarıyla .
Gece yetmezmiş gibi , gene gece gözler gözbebeklerinde.
Beynin uyuşur , birşeyler düşünmek istersin ...
Başka başka şeyler.
Olmaz ...
Beceremezsin , odanın sıcağına inat yanmaktadır için .
Boğazına düğümlenen o ağıt dolu ses çıkmaz bir türlü .
Gözlerin dolar ,
Dolar da ağlayamazsın ki , kaç gece önceden kurumuştur gözpınarların .
Ellerini uzatırsın karanlığa ...
Onlarda bomboş döner geri sana .
Sayamazsın kaçıncı gecedir bu , ak düşüren saçlarına ...
Hüzün dolu , çaresizlik dolu ,
Hasret dolu ,
Onsuzluk dolu.
Şairin mısraları gelir aklına ;
Deli eden bir uğultudur , başlar kulaklarında ,
Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın.
Ne yorgan halden anlar , ne yastık.
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık ,
Onun unutamadığın hayali...
Sigarandan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine ,
SEVMEK NEYMİŞ BİR GÜN ANLARSIN.