Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

18 Mayıs '09

 
Kategori
Bayramlar
 

Geçmişte ve şimdi 19 Mayıs ve coşkusu

Geçmişte ve şimdi 19 Mayıs ve coşkusu
 

Bugün 19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramı. Aynı zamanda 1981 den beri de Atatürk’ü anma bayramı. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk, Birinci Dünya Savaşı sonrası ülkenin giderek kötüleşen şartlarını düzeltmek, bir milleti uyandırmak ve bir ülkenin yeniden doğuşunu sağlamak için Samsun’a ayak bastığı tarih olan bu tarihi, ülkesi gibi, kendisinin de doğum günü olduğunu söylemiş, bu inanılmaz savaşı kazandıktan sonra da, ülkenin geleceği olarak gördüğü gençlere 19 Mayıs’ı bayram olarak armağan etmiştir.

Dini bayramların heyecanı nasıl arefe gününden başlar, çarşı, pazar hareketlenirse, bizim evde ulusal bayramlardan önce, bölgede herkesten önce bayrak asma heyecanı yaşanır. O bayraklar sonra çoğalır, her taraf inanılmaz bir kırmızı renge bürünür. Doyumsuz bir güzelliktir bu. Alır insanı, tarihin derinliklerine götürür. Sonra bu kahramanlık öyküsünü, milletin nasıl yoktan varolduğunu sanki hiç dinlememişcesine yeniden, sonra yeniden dinlersiniz ve o inanılmaz koşullarda yapılan Sakarya, Afyon, Çanakkale, Dumlupınar, İnönü, Uşak, Kurtuluş savaşlarını o yokluk içinde bir yandan Meclis’te, bir yandan cephede mücadele ederek kazanan bu dahi’nin cesaret ve zekası ile övünür, onun, bu şartlarda kurduğu bu büyük ülkede Atatürk genci olmaktan gurur duyarsınız.

Son yıllarda, ilerleyen teknolojiden yararlanılarak, gerek yazılı, gerek görsel medyada bu konuda gençlerin daha iyi anlayabileceği şekilde yapılan eserler, yazılar kitaplar çoğaldı. Bu nedenle gelmiş geçmiş tüm kitap satışlarını allak bullak eden, yüzlerce baskı yapılan, Turgut Özakman’ın ‘’Şu çılgın Türk’ler’’ kitabı, Türk insanının ve gençlerinin Atatürk ve müthiş liderliğini kaynağından anlama merakından ve ona olan ilgi ve hayranlığından kaynaklanmaktadır.

Bizim gençlik zamanımızda TV ve gelişmiş kitaplar yoktu. Öğretmelerimizden dinlediğimiz klasik cümlelerin ne ifade ettiğini belki tam olarak anlayamazdık, masal gibi gelirdi ama 19 Mayıs gününün coşkusunu da daha 2 gün kala yaşamaya başlardık. 17 Mayıs’ta Dolmabahçe ve Fenerbahçe Stadlarında provalar olur, 19 Mayıs’ta da ortalık stadlardaki coşkuyla tam bir şenliğe dönüşürdü. Herkes askeri okullara hayrandı. Full dolu tribünler güneşin altında sabırla onları ve onların muhteşem gösterilerini bekler, onlardan bir rozet alabilmek için birbiriyle yarışırdı.

Bir tarihte ortaokulda iken ben de bu gösterilere gönüllü olarak katıldım. Bu havayı stadın içinden yaşamayı çok arzu ediyordum. Bir ay önceden provalara başladık. Tüm ortaokulları gösteri anında birleştiren bir karegrofi idi bu. Adapte olmakta oldukça zorlandım. Kuleli ve Deniz Lisesi’nin yürek hoplatan, ortalığı ayağa kaldıran o müthiş boru ve trampet sesleri eşliğinde stada girişlerini düşündükten sonra sahada ‘’meşelidir, dağlar meşeli’’ türküsü ile halk dansı yapmak, ne kadar hafifi kalırsa kalsın, ne şartta olursa olsun, o gün sahanın içinde o havayı teneffüs edebilmek, hepimizin rüyasıydı.

Her ne kadar Askeri okullar kadar alkış alıp, coşku yaratamasak da, o zaman çok küçük bir stad olan Fenerbahçe Stadı’nda, o güne katılmış olmanın gururunu bir kere olsun yaşarken, stad içine girerken, tüm sesleri bastıran şevkatli bir anne sesi, bizi tüm ciddiyetimizden uzaklaştırıp, resmen dağılmamıza, adımlarımızı şaşırmamıza sebep olmuştu. Bizim grupta Mahmut isimli bir arkadaş vardı. Resmen aşırı şişmandı. Heves etmiş gösteriye katılmıştı. Espiriliydi de, ayrıca sevimli. Tam açık tribün önünden geçerken onun annesinden çıkan ‘’Maaaahmuttt, evladııım, maşallah sana yavrum’’ çığlığı, Mahmut’u da utandıran ama bizim de tüm havamızı bozan, güldüren, unutulmaz bir anıydı.

Ve Samsun...

Aylardan ne olursa olsun, yıllar yılı ben her Samsun şehrine gittiğimde 19 Mayıs’ı yaşarım. Daha şehre girerken ‘’Atatürk şehrine hoş geldiniz’’ yazar. Burası gerçekten an be an Atatürk’ün yaşandığı bir şehirdir. Atatürk’ün, Samsun’a çıkışından sonra kaldığı Mecidiye’deki evi müzedir. Rıhtımda Bandırma gemisinin, içi dahil orjinali ziyaretçiye açıktır. 19 Mayıs semti vardır. 19 Mayıs Üniversitesi vardır. En büyük caddelerinden biri Gazi caddesidir. En büyük alanı Cumhuriyet alanıdır ve buradaki fener alayı kutlamaları, her yerden daha farklıdır. Buram buram Atatürk'tür, dalga dalga bayraktır bu şehir...

Bugün 19 Mayıs... Geçen yıl, gördüğüm kadarıyla stadlardaki coşkulu törenlerde, tribünler bizim zamanımızdaki kadar dolu değildi ama eminim ki Atatürk gençliği, tüm sorunlarına rağmen, Atatürk’ü, onun felsefesini, ne yaptığını, neyi başardığını, kendilerinden ne istediğini, şimdi, bizim gençliğimizdeki günlerden çok daha iyi biliyor.

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı ve Atatürk’ü anma gününde, gençlere bu bayramı armağan eden Büyük Atatürk ve silah arkadaşlarıyla, bu uğurda şehit ve gazi olan tüm askerlerimizi, o sıkıntıları yaşayan ama inandığı bir dava uğruna kenetlenen, İnebolu’dan, Ankara’ya çıplak ayakla, kağnı arabasıyla mermi ve silah taşıyan tüm kahraman halkımızı, sevgi, saygı ve minnet ve rahmetle anıyorum.

 
Toplam blog
: 465
: 918
Kayıt tarihi
: 15.01.09
 
 

İstanbul doğumluyum.. İstanbul'un  tramvaylı döneminden bu şehirde yaşıyorum. Gençlik yıllarında ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara